Akbank Sanat'ta karma sergi: Bilgi mi yoksa cehalet mi?

“Seçilmiş Cehalet: Bilgi ve Bilmek İstemediğimiz Şeyler Üzerine” adlı karma sergi Akbank Sanat’ta görülebilir. Küratör Ekmel Ertan ile sergi üzerine sohbet ettik.

Yayınlanma: 15.12.2021 - 04:00
Akbank Sanat'ta karma sergi: Bilgi mi yoksa cehalet mi?
Abone Ol google-news

Akbank Sanat, “Seçilmiş Cehalet: Bilgi ve Bilmek İstemediğimiz Şeyler Üzerine” sergisine ev sahipliği yapıyor.

Karma serginin katılımcıları arasında Morehshin Allahyari, Soheila Golestani, Mary Maggic, Jennifer Lyn Morone, Christoph Wachter & Mathias Jud, Pınar Yoldaş’ın eserlerinin yanı sıra Tansu Açık, Zeynep Direk, Pascal Gielen, Güven Güzeldere, Anıl K. Jain, Ömer Madra, Renata Salecl ve Ebru Yetişkin yer alıyor. 

“Seçilmiş Cehalet” çok şey anlatıyor. Özellikle de bizim ülkemizde. Bakın küratör Ekmel Ertan ne diyor: “Her şeyi bilemeyeceğimizi biliyoruz. Bildiklerimizin bir kısmını farkında olmadan, kaçınılmaz olarak öğreniyoruz. Bilmediklerimizin bir kısmını bilmemeyi tercih ediyoruz. Bu durumda bildiklerimiz kadar bilmediklerimizde seçimlerimizle ilgili. Bilgi evrenimiz bilmeyi seçtiklerimiz kadar bilmemeyi seçtiklerimizden de oluşuyor. Cehaletimizi de kendi tercihlerimizle oluşturuyoruz. Neyi bilmek istemiyoruz, neden bilmemeyi seçiyoruz?” 

Sergide yer alan yapıtlar tam da bu soruya yanıt veriyor.  

Ertan ile sergi üzerine sohbet ettik. 

- Serginin oluşum sürecinden bahseder misiniz? 

Cehalet, Renata Salecl’ın sonradan kitaplaşan ve çok yakında Türkçesi de yayımlanacak olan “A Passion for Ignorance” (CehaletTutkusu) kitabının ilk makalesini 2018 yılında bir toplantıda dinlediğimde gündemime girmişti. Sonra Salecl ile konuşarak bunu amberFestival’in teması olarak kullanmak istedim. AmberPlatform/BIS tarafından düzenlenen amberFestival’i yazık ki 2015’den bu yana yapılamıyor. Ancak bu sene 10 Mart - 18 Mayıs 2021 tarihleri arasında arasında Berlin’de fonlanan bir ağ festivali olarak gerçekleşen, organizasyonunu ve sanat yöneticiliğini yaptığım amberNetworkFestival’in teması “Digital Sonrası Cehalet” oldu. Konuyu yeniden ele alıp bu kez biraz daha farklı bir perspektiften “Seçilmiş Cehalet” kavramı etrafında sergiyi oluşturmaya başladım. 

- Serginin adı neden “Seçilmiş Cehalet”, ama serginin alt başlığından başlayalım isterseniz. ‘Bilgi verebilmek istemediğimiz şeyler üzerine bir sergi’ diyor alt başlığında. 

Bütün kültürlerde bilgi değerlidir; dolayısı ile araştırma ve öğrenmek de. Bilgiyi aramak başından beri insan için karşı konulmaz bir uğraş olsa da, cehalet-bilmeme, öğrenmeme- her zaman bilginin karşısında yer aldı ve hor görüldü. Bilgi aranıp bulunması, erişilmesi gereken ki çoğu zaman ve çoğu kimse için de kolay erişilemeyen bir şeydi. Eğitimin yaygınlaşması bilgiye erişim, sürecini bir ölçüde demokratikleştirdi. Toplumlar demokratikleştikçe ortalama cehalet de azaldı. Dijital devrim ise bilgi ile cehalet arasındaki ilişkiyi toptan değiştirdi. Artık bilgiye erişim çoğu insan için çok daha kolay. Bu kolaylık aslında bilgi ile ilişkimizi yeniden düzenliyor. Bilmek zorunda olduklarımız artık ne ailenin, ne örgün eğitimin, ne medyanın empoze ettikleri ile sınırlı değil. Sürekli olarak bilebileceğimizden çok daha fazlasına maruz kalıyoruz. 

- Yapıtlara baktığımızda sonuç ne çıkıyor, bilgiyi mi yoksa cehaletimi seçiyoruz? 

Bilgi bir seçim olunca cehalet de bir seçim oluyor. Bu sergi, başlığı ile cehaletimizi seçtiğimizi söylüyor. Bilgimizi, bilmek istediklerimizi, bilgi alanlarımız, seçiyor olmamız ilginç değil, ama bunu seçerken cehaletimizi de seçtiğimizin farkında mıyız? Işığı tuttuğumuz aralıklar, yani bildiklerimiz ilgi-bilgi alanlarımız bizi mutlu ediyor olabilir. Bu sergi karanlıkta bıraktıklarımıza, cehaletimize bakıyor. Neleri bilmemeyi tercih ediyoruz. Bilmemeyi seçtiklerimizle de aynı ölçüde gurur duyabilecek miyiz? Seçilmiş Cehalet, cehaleti seçtiğimiz, başka bir deyişle bilmek istemediğimiz alanlara bakıyor. Sergideki her bir iş -sanatsal işler ve video-konuşmalar-  bu alanlara, konulara dair birer örnek teşkil ediyor; duyumsal ya da bilişsel yöntemlerle o aralığa derinlemesine bakmaya çalışıyor.  

Sergi 12 Şubat 2022 tarihine kadar Akbank Sanat’ta görülebilir.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler