Asrika ihanetine göz yumabilir misiniz?

Asrika ihanetine göz yumabilir misiniz?

16.01.2020 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Sözcü davasının gerekçeli kararı, kamuoyunun tüylerini diken diken eden şaşırtıcı bir içerikle öne sürüldü. Artık mantık, delil, şahit aranmıyor. Yalnız “ben bu manşeti böyle okudum, böyle anladım” şeklinde bir yorum, yıllardır Atatürkçülük, laiklik ve demokrasinin kalesi olarak bilinen bir gazeteyi “FETÖCÜ” ilan etmek için yetebiliyor. Bizler de gücümüzün yettiği oranda, bu “deli saçması” olarak dayatılan hukuksuzluklara karşı bir savaş veriyoruz. Bugün size yine bu kabul edilemez iddialardan, geçmişe yönelik yapılan akıldışı yorumlardan bahsetmeyeceğim. Bu sefer geleceğimizi hedef alan, altımızı oyarak hazırlanan bir tuzağa dikkatinizi çekmek istiyorum.

Cumhuriyetimizin varlığına yönelen bu iğrenç saldırının adı ASRİKA, İslam Devletler Birliği. Bu, açık suç unsurlarıyla dolup taşan yüz kızartıcı girişim, Riyad veya Tahran’da fanatik bir mollanın hezeyanıyla toplansa, güler geçersiniz. “Anca gidersiniz” diyerek o sayfayı kapatırsınız. Ama ne yazık ki bunu yapamayacaksınız. Projenin mimarı, daha düne kadar Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın “Güvenlik Başdanışmanı”, “Güvenlik ve Dış Politikalar Kurul Üyesi” bir zat. Birkaç hafta önce İstanbul’da toplanan “ASSAM” kongresinde (Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği), laik-demokratik bir hukuk devleti olan (olmasını istediğimiz) Türkiye Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmak ve şeri yasalara bağlı, Asya’dan Afrika’ya uzanan bir İslam Devletleri Birliği’nin bir parçası yapmak isteyen girişimin sahipleri, bütün cerahatlerini ortalığa kustular. Bu densizler, başkentimizi İstanbul’a alırken, dilimizi de “Arapça” olarak değiştirerek, her zerresi ve kazanımıyla Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkma planı için düğmeye basıyorlar! Umarım tuzağın boyutlarını anlatabildim.

Öncelikle birkaç soru sormak istiyorum: Sayın Cumhurbaşkanı, Adnan Tanrıverdi gibi birini, yanı başınızda bu büyük göreve getirirken dayanağınız neydi? Hadi güvenlik soruşturması demeyelim de, hiç mi istihbaratın tornasından geçirmediniz? Ağzına din-İslam-Allah adını alan her şebeke, sizi bu şekilde kandırabiliyor mu? Yok ben abartıyorsam, Tanrıverdi’nin işlediği bir suç yoksa, o zaman her önüne gelen sizin Başkanı olduğunuz Cumhuriyet yapısını dağıtmak, yok etmek için en büyük kentimizde açık toplantı yapabilir mi? Mesela yarın Kürtler “İstanbul’da Kürdi Devletler Birliği kuruyoruz, başkenti İstanbul, dili Kürtçe, bayrağı şu şekilde, sınırları da şuradan şuraya uzanıyor” diye bangır bangır bir açık toplantı yapabilirler mi? Bunu da görmezden mi gelirsiniz? Yoksa o toplantı derhal basılır, katılanlar gözaltına alınır ve peş peşe davalar mı açılır? Evet, aynen öyle olur Sayın Cumhurbaşkanı. Peki bir etnik temele dayalı başkaldırı, meydan okuma ve küstahlığa bu tepkiyi vereceğinizi biliyoruz da, “ASRİKA” rezaleti hakkında neden hâlâ sesinizi ve hükümetinizin, içişleri bakanınızın tepkilerini duyamadık? Konu din olunca, akan suların durması ve gözlerin görmemeye başlamasının bedelini bu ülke, en ağır şekilde daha yeni ödedi. Çok daha beter bir felaket bizi 15 Temmuz’da ele geçirmiş olabilirdi. Peki 3.5 yıl önce yaşanan o kaostan siz ve ekibiniz hiç mi ders çıkarmadınız? Öyle sinsi ve terör örgütü gibi planlar hazırlamış bir insan türünü nasıl yapınızın kalbine yerleştirdiniz ve bu durumu nasıl hâlâ içinize sindiriyorsunuz? Tanrıverdi isimli, “Mehdi gelecek” gibi evlere şenlik çıkışlarla ortada dolaşan bir zat, makamınızda hangi tarihler arasında “görevde bulundu”? Görevi, Mehdi’nin ne zaman geleceğini saptamak mıydı?

Bir diğer sorum ana muhalefet Partisi CHP’ye: Durumun ciddiyetinin farkında mısınız? Topluca ayağa kalkıp bu alçakça girişimin üzerine yürümek için ne bekliyorsunuz? Lütfen Meclis’i birbirine katın ve Atatürk’ün partisi olduğunuzu hatırlayarak gereken en sert tepkiyi verin. Bu olayın gündemin ilk maddesini işgal eden Kanal İstanbul’u bile felaket senaryolarında solda sıfır bırakacak bir tuzak olduğunun bilincine varın.

Bir sorum, hâlâ yetkileri ve etkileri olduğuna inanıyorlarsa, hükümete, AKP grubuna ve başta İçişleri Bakanı olmak üzere tüm kabineye: THY, ASELSAN, HAVELSAN, MKEK, TAİ gibi kuruluşlar ve başta Bursa Büyükşehir Belediyesi olmak üzere birçok belediyenin desteği ile yapılan bu suç buluşmasını “normal” mi karşılıyorsunuz? Bu girişimin, içinde sizin de yer aldığınız binayı kökten devirmek için oraya getirilmiş, tam teçhizatlı bir yıkım ekibi olduğunun farkında değil misiniz? Milletvekili yemininizi ederken bir ayağınız havada mıydı?

Bir sorum da Cumhuriyet Başsavcıları’na: Bu olayın farkında mısınız? Ne zaman müdahale edeceksiniz? Yoksa anayasa ve Türk Ceza Kanunu değişti de ben mi ıskaladım? Bu konunun üzerine çökmediğiniz her gün, yarın tarihte aleyhinize bir kanıt olarak yazılacak.

Nihayet bir sorum da televizyonlarda ASRİKA’yı hafife alarak, “demokratik” algı formülleri yaratan, bunu sivil toplumun bazı şeyleri önerme hakkına bağlamaya çalışan komedyenler sürüsüne: Yine aynen FETÖ döneminde olduğu gibi kullanıldığınızın farkında mısınız? Yarın öbür gün bu abartılı ebadlarda suçlar ortaya çıkıp da dosyalar, savcılar aracılığıyla önünüze düşmeye başladığında sakın üzülmeyin, hiç de şaşırmayın.


Peki kendi arka bahçemiz?


İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk’ü kutluyorum. Gereken tepkiyi en doğru sorularla parlamentoya taşımış! Her milletvekilimizden de bu tavrı bekliyorum. Biliyorum, halkımız, aydınlarımız yıllarca uyuşturuldu, reflekslerini kaybettiler. Sonra son 12-13 yılda yılda biraz uyandılar, ama hâlâ Cumhuriyet’in sloganıyla “Tehlikenin farkında mısınız” sorusuna, rahat ve yüksek sesli bir yanıt veremiyorlar. Örneğin bu makalemi hâlâ abartılı, şovcu, paranoyak bulan kendi çevremizden insanlar var mıdır? Kesin HÂLÂ vardır! Zaten bu yazı en başta onlara! Hatırlayın bundan 30 yıl önce de “Paranoyak Bedri Baykam, TCK’den 163. Madde’nin çıkarılmaması için yapılan kampanyaların Muammer Aksoy, Türkan Saylan, Oktay Ekşi, Necla Arat ve Yekta Güngör Özden ile başını çekiyordu. O zamanlar da bu fikirler “eksantrik” bulunuyordu. Yani son 30 yılda rejim değilikliği de dahil onca bedel ödedik ama tepki reflekslerimiz bu bedeller oranında gelişemedi.

AYAĞA KALKIN, HUKUKÇULAR, SANATÇILAR, SİYASİ ÖRGÜTLER! BU İHANETLERİ CİDDİYE ALIN, KONTROL DIŞI BÜYÜMESİNİ BEKLEMEYİN. YAŞADIĞINIZ ONCA SİYASİ DÜŞÜŞÜ HATIRLAYIN!

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025