Zenginlerin adaleti... Rüzgar Çetin serbest

Beşiktaş’ta alkollü kullandığı aracıyla çarptığı ekip arabasındaki bir polisin ölümüne diğerinin de yaralanması neden olan yönetmen Sinan Çetin’in oğlu Rüzgar Çetin’e taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan iyi hâl indirimi ile 6 yıl 3 ay hapis cezası verilerek tahliye edildi. Mahkeme başkanının tutukluluğun devamı ve 15 yıl hapis cezası verilmesi yönünde karşı oy kullandığı dava kapsamında önce yaralanan polis şikâyetinden vazgeçmiş, ardından da hayatını kaybeden polisin ailesi şikâyetini çekmişti.

Heyetteki değişiklik

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen karar duruşmasına 8 aydır tutuklu yargılanan Rüzgar Çetin katıldı. Şikâyetlerini geri çeken kazada hayatını kaybeden polis memuru Fatih Alagöz’ün ailesi ile yaralanan polis Emre Tetik ve avukatları ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada heyet değişikliği yapıldığı heyet değişikliği nedeniyle ile eski tutanakların okunduğu da tutanağa geçirildi.

Esasa ilişkin görüşünü açıklayan savcı, Çetin’in bir polisin ölümü ve bir polisin de yaralanması ile sonuçlanan kazaya sebebiyet verdiğini belirtti. Alkollü olması, Trafik İhtisas Kurulu raporu ve dosyadaki diğer raporlar, Karayolları Trafik Kanunu’nun birden fazla maddesini ihlal etmesi gerekçesi ile “Bilinçli taksir ile bir kişinin ölümü bir kişinin de yaralanması” suçundan 3 yıldan 22.5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Suçun niteliği, bilinçli taksirle hareket etmesidikkate alınarak tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

‘Helallik alındı’

Son savunmasını yapan Çetin, “Kazaya sebebiyet verecek bir hareket içerisinde değildim. Aldığım alkol oranını bilerek, yasal sınırlar içerisinde olduğuna inanarak arabaya bindim. Hızlı değildim. Böyle bir şey yaşanmış olmasından dolayı çok üzgünüm. Bir insanın sevdiklerinden ayrılmasına üzgünüm. Böyle bir olayın yaşanacağını nereden bilebilirdim ki” diye konuştu. Çetin’in avukatlarından Mehmet Uysal ise kazada hayatını kaybeden Fatih Alagöz’ün ailesi ile kazada yaralanan Emre Tetik’in şikâyetlerinden vazgeçtiğini hatırlatarak, “Onların da helalliği alınmıştır” dedi.

Dosyayı karara bağlayan heyet, Çetin’i oy çokluğu ile “taksirle bir kişinin ölümü ve bir kişinin yaralanmasına neden olma” suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Çetin’in öngördüğü neticeyi istememesine karşın neticenin meydana gelmesi, bilinçli taksir nedeniyle kazanın meydana gelmesini dikkate alarak cezayı yarı oranında artırarak 7.5 yıl hapis cezasına çıkardı. Kişiliği, iyi hali, duyduğu pişmanlık, duruşmadaki tutum ve davranışları lehine takdiri hafifletici sebep sayarak Çetin’in cezasını 6 yıl 3 ay hapse indirdi. Verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alan heyet, mağdurların şikâyetinden vazgeçmiş olması gerekçesi ile oy çokluğu ile tahliyesine karar verdi. Rüzgar Çetin, tahliye olmasının ardından kendisini almaya gelen bir ciple Silivri Cezaevi’nden ayrıldı.

HUKUKÇULAR TAHLİYEYE İTİRAZ ETMEDİ

Cezanın azlığı tartışılmalı

* Ayhan Erdoğan(Ceza hukukçusu) Temyiz aşaması içerisinde alınan cezanın onanması halinde tartışalacak olan tahliye değildir. Bunların hepsi dikkate alındığında tahliye bu ceza miktarı ile uygunsuz değil. Burada tartışılması gereken ceza miktarıdır. Eğer mahkeme başkanının muhalefet şerhi doğrultusunda 15 yıl verilseydi tahliye olmazdı. Tartışılması gereken cezanın azlığı. Sinan Çetin faktörünün etkili olduğunu düşünüyorum.

* Turgut Kazan (avukat) Rüzgar Çetin’in eyleminin çok acılı sonuçları oldu. Toplumsal bir tepki de doğdu. Bu tepkiyi doğal karşılamak gerekir. Uzun sürecek bir Yargıtay süreci olacak. O nedenle mağduriyet doğabilir. Tutuklamaların Türkiye’de yanlış kullanıldığını söylüyoruz. Mağduriyete uğrayanların yakınlarının şikâyetten vazgeçmeleri bu tür duruşmalarda olağan.

* Ergin Cinmen (avukat) Yasal düzenlemeyle infazı gereken cezalarda hapiste kalınacak süre değişti. 4 yıl hapis cezası alan kişi cezaevinde kalmıyor örneğin. Tahliye yasaya uygun. Türkiye’de bir tedbir olan tutuklama ceza olarak kullanılıyor. Aslolan tutuksuz yargılamadır.