‘Yürü be İstanbul’ sandığa yürü

Cumhur İttifakı’nın adayı Binali Yıldırım’ın söylemleri muhalefet liderini aratmıyor. Yurtdışından gelseniz, ülkeyi tanımasanız 25 yıldır İstanbul’u Erdoğan ya da AKP değil de bir başka parti yönetiyor zannedebilirsiniz!

İktidarın bu açmazını CHP’nin ve Millet İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Ekrem İmamoğlu’nun iyi değerlendirdiği açık bir şekilde görülüyor artık. İmamoğlu, dün bir buçuk saatlik konuşmasında birbiri ardına vaatlerini sıraladı. Vaatleri sıralarken kendine ve ekibine olan güvenini de ortaya koydu. Yeni olan, genç olan benim diyordu...

İmamoğlu, Erdoğan’ın “Bu seçimler Türkiye için beka seçimleridir” söyleminin sokakta karşılığının olmadığını yinelerken “İstanbullu için bu seçimin üç anlamı var” diyerek sıralamayı şöyle yaptı:

“1. Ekonomi! 2. Ekonomi! 3. Ekonomi!”
“Kriz var hanımlar, beyler! Derin kriz! Can yakıcı, yuva yıkıcı kriz! Beka sorunu diye İstanbulluyu boş yere uyutmaya çalışmayın” diyen İmamoğlu, İstanbul’a “yeni bir başlangıç” vaat etti:
“ Adil bir kent olacak. Yeşil bir kent olacak. Yaratıcı bir kent olacak. Kadın dostu bir kent olacak. Girişimci dostu bir kent olacak. Engelli ve çocuk dostu bir kent olacak.”

Çocuklar, gençler ve kadınlar İmamoğlu’nun konuşmasında önemli bir yer tuttu. Bazı vaatlerin çocuklara, kadınlara, gençlere yönelik olması anlamlıydı. En çok alkışı bu projeleri anlattığı sırada aldı. İmamoğlu, “4 artı 1” formülüyle kente ucuzluk getireceğini açıkladı:
“Gıdaya, ulaşıma, eğitime ve suya harcadığı parayı azaltacağız. Bunlar, İstanbulluya rahat nefes aldıracak. Bunlara ek olarak ‘+1’ diyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal yardım bütçesini 3 katına çıkaracağız ve bu kaynağı vatandaşa sunacağız...”

Sporla ilgili projelerini anlatırken “Spor deyince akla Başakşehir gelmeyecek” esprisiyle Erdoğan’a bir kez daha gönderme yaptı İmamoğlu. En güzel vaatlerinden biri ise “İstanbulluyu denizle buluşturma” sözü oldu. Atıl durumdaki Atatürk Olimpiyat Stadı’nı panellerle güneş enerji santralına; “Esenler Otogarı”nı ise “Teknokent”e çevireceğini anlattı. Sürpriz proje ise İstanbulların yürüdükçe puan kazanacağı ve biriktirdikleri puanlarla Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım, kültür-sanat ve diğer sosyal etkinliklerinden ücretsiz faydalanabilecekleri “Yürü be İstanbul”du. Bu projeler bir aylık süreçte epey ilgi çekeceğe benziyor...

İmamoğlu’nun en çok dikkatimi çeken cümlesi ise İstanbul’a çözüm yollarını sıraladığı buluşmanın son bölümünde yaptığı “sandığa gidin” çağrısıydı.
Bakalım seçmen Ekrem İmamoğlu’nun projelerie, çağrısına nasıl ses verecek?