Yurtta kolu koptu: Mahkemenin verdiği karar tartışma yarattı

Olay, 22 Ağustos 2015 tarihinde Kütahya'nın merkeze bağlı İkizhöyük köyünde ortaöğretim öğrencilerinin kaldığı Özel İkizhöyük Talebe Yurdu'nda meydana geldi. O tarihte 12 yaşında olan Nurettin Ekşi, yurtta kalan ağabeyi Serkan Ekşi'yi ziyarete gitti. İddialara göre iki kardeş yurttan dışarı çıkmak için yurt müdürü Mehmet Kalkan'dan izin istedi. Müdür Kalkan da, yurttaki işlerin bitirilmesini isteyerek iki kardeşi mutfağa gönderdi. Ağabey Serkan Ekşi bulaşık yıkarken, yurdun aşçısı Bünyamin Dağ da Nurettin Ekşi'den etleri kıyma makinesine koymasını istedi. Nurettin Ekşi etleri koyarken sağ elini kıyma makinesine kaptırdı. Kıyma makinesiyle birlikte hastaneye götürülen Nurettin'in sağ kolu dirseğinin altından kesildi.

Olayın ardından yurt müdürü Mehmet Kalkan ile aşçı Bünyamin Dağ hakkında 'Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma' suçundan Kütahya 3'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Geçen 11 Mayıs'ta sonuçlanan davada mahkeme aşçı Bünyamin Dağ'a 18 ay 20 gün hapis cezası verip hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Mahkeme, diğer sanık yurt müdürü Mehmet Kalkan'ı ise 'dosyaya yansıyan kesin, somut ve inandırıcı delil elde edilmemesi nedeniyle' beraat ettirdi.

'NURETTİN'İN KOLU NEDENİYLE KİMSE CEZALANDIRILMIŞ DEĞİL'
Ekşi ailesinin avukatı olan Eskişehir Barosu avukatlarından Suat Özcan karara itirazda bulunacaklarını söyledi. Özcan şöyle konuştu:
"Mahkeme, hiçbir haklı gerekçe yokken 2,5 yıldır topladığı tüm delilere rağmen yurt müdürü Mehmet Kalkan'a beraat verdi. Aşçı Bünyamin Dağ'a da 18 ay 20 gün ceza verildi. Zaten bu ceza da ertelendi. Yani şu anda Nurettin'in kolu nedeniyle kimse cezalandırılmış değil. Bu, kamu vicdanını, aile vicdanını derin etkilemiş durumdadır. Biz şu anda gerekçeli kararı bekliyoruz. Gerekçeli karar geldiğinde derhal istinafa gideceğiz. Bununla ilgili savunmalarımızı yapacağız. Nurettin ve ailesi verilen bu karar karşısında büyük bir üzüntü ve şaşkınlık yaşamaktadır. Çünkü olayın zaten sorumlusu kesinlikle yurt ve yurt görevlileri, yurt müdürü. Zaten dosya kapsamında keşif yapıldı. Yapılan keşif sonucunda iki ayrı bilirkişi raporu alındı. İki raporda da çok açık bir şekilde sanıkların taksirle, bilinçli taksirle hareket ettikleri ve asli sorumlu oldukları, kusurlu oldukları belirtilmiştir. Ayrıca dosya kapsamında bulunan ses kayıtlarından yurt müdürünün, görevlilerinin, aşçının çocuklara olayı kapatmak için, örtbas etmek için baskı yaptıkları tehdit ettikleri mevcuttur. Bu ses kaydının çözümünde ortaya çıkmıştır. Yani dosya içerisindeki mevcut tüm deliler, doya kapsamı, olayın oluş şekli, bilirkişi raporları bütün bunlar birlikte değerlendirildiğinde sanıkların en üst sınırdan cezalandırılmaları gerekir. Hiçbir lehe hüküm uygulanmaması gerekir. Ama buna rağmen yurt müdürü beraat ettirildi. Mahkeme kısa karar şeklinde hükmünü açıklarken, Yurt Müdürü Mehmet Kalkan'ın hakkında beraat kararı verirken şu ifadelere yer verdi. Biz buna inanamadık. Diyor ki 'dosyaya yansıyan kesin somut inandırıcı delil elde edilememesi nedeniyle beraat ettirilmiştir' ama dosyada tüm kapsamı, mevcut deliller, hazırlanan bilirkişi raporları tüm bunlar değerlendirildiğinde her iki sanığın da bilinçli taksirle hareket etikleri ve asli kusurlu oldukları şüphesizdir, kesin bir şekilde bu ispatlanmıştır. Tüm bu delilleri yok sayarak mahkeme yurt müdürünü beraat ettirmiştir."

TAZMNİAT DAVASI KARAR AŞAMASINDA
Nurettin Ekşi'nin diğer taraftan da Kütahya 1'inci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde tazminat davasının devam ettiğini belirten avukat Suat Özcan "Tazminat davasında bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporuna göre yaklaşık olarak 403 bin liralık bir maddi tazminatımız çıktı. Fakat rakamlar güncel olması gerektiği için ek rapor talep edildi. Ek rapor hazırlanıyor. O da karar aşamasına gelmek üzere" dedi.