Yine delik deşik

İstanbul’un anayasası olarak kabul edilen 1\100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı sessiz sedasız revize edilecek. Büyük ve küçük imar planıyla defalarca delik deşik edilen plana, tartışmalı pek çok projenin işleneceği belirtiliyor. CHP’li meclis üyesi Hüseyin Sağ, Ülkü Koçar, Seyit Ali Aydoğmuş ve Mesut Kösedağı’ın da aralarında bulunduğu 13 isim, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanlığı’na (İBB) İstanbul’daki emsal artışlarına ilişkin geçen temmuz ayında bir önerge verdi. Bölge planlarının arazi bazında yapılan değişikliklerle delindiği belirtilen önergede, artan nüfusa hizmet edecek yeşil alan, yol, eğitim tesisi gibi donatı alanlarının yeterli olmadığı belirtildi. Önergede, yapılan imar planlarının İstanbul nüfusunu ne kadar arttıracağına ilişkin bir çalışma yapılıp yapılmayacağı ve deprem toplanma alanlarının planlanıp planlanmadığı soruldu.

2023 hedefi 16 milyon

İBB’den meclis üyelerine gelen yanıtta 2009 yılında onaylanan 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda, 2023 yılı için öngörülen nüfusun 16 milyon olarak belirlendiği belirtildi. TÜİK verilerine göre İstanbul’un 2017 nüfusu şu an 15 milyon 29 bin görünüyor. Ayrıca önerge cevabında en dikkat çeken ayrıntı ise 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı’nın revizyonu için analiz çalışmalarının yapıldığının ifade edilmesi oldu. Revizyon kapsamında 2035 yılı için, mevcut veriler doğrultusunda çeşitli matematiksel modellerle nüfus hesaplamalarının ve afet risk ile donatı alanlarının yeterliliğine ilişkin analizlerin de yapıldığı kaydedildi.

'Delik deşik olacak’

CHP’li meclis üyesi Hüseyin Sağ, yanıtı Cumhuriyet’e değerlendirdi: “Yeni yapılacak planla ilgili ihalenin yapıldığını ve verilerin toplandığını biliyoruz. Bize meclis üyesi olarak en ufak bir bilgi verilmiyor. 3 Boğaz köprüsünün, Kuzey Marmara Çevre yolları, 3. havalimanı ve Kanal İstanbul’un yeni planlara işleneceğini biliyoruz. Plan değişikliği yapılacak bölgedeki halktan görüş alınması, aslında İstanbul halkına sorulması lazım. ‘İstanbul anayasası’ diyecekler. Bir önceki Anayasa ne oldu? Delik deşik oldu. Muhtemelen bu da delik deşik olacak.”