Yılın oyunu ‘Meçhul Paşa’

Üstün Akmen Tiyatro Ödülleri’nin üçüncüsü önceki gece düzenlenen bir törenle sahiplerini buldu. Gecede Yılın Oyunu ödülü ‘Meçhul Paşa’ya verildi

Yılın oyunu ‘Meçhul Paşa’
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 14.05.2019 - 23:26

Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde düzenlenen Üstün Akmen Tiyatro Ödülleri gecesi, bundan üç yıl önce beklenmedik şekilde hayata veda eden ve Türkiye’de tiyatro eleştirisi dendiğinde akla ilk gelen isimlerden biri olan Üstün Akmen’in adına bu ödülü düzenlemek üzere yola çıkan eşi Şaylan Akmen’in teşekkür konuşmasıyla başladı. Sunuculuğunu Ayşe Lebriz Berkem ve aynı zamanda ödül seçici kurulunda da yer alan Onur Duru’nun üstlendiği gecede toplam 24 başlık altında ödül verilirken, 2.5 saate yaklaşan törenin arasına serpiştirilmiş müzikal molalarda Tülay Günal, Özge Borak, Çiğdem Erken, Özgürefe Özyeşilpınar ve Adil Akbaşoğlu gibi isimler sahne aldılar ve şarkılarla geceye renk kattılar.

‘Öyle bir tür var ki…’

Sahneye çıkarak ödül alan veya veren tiyatrocuların konuşmalarında son günlerde gitgide yükselen bir slogan haline gelen ve ortak bir umut çerçevesinde kenetlenen toplumsal iradeyi temsil eden “her şey çok güzel olacak” sözlerinin sıkça yankı bulması dikkat çekti. Yılın Oyunu ödülünü vermek üzere sahneye gelen şair Ataol Behramoğlu insan ve hayvan dışında üçüncü tür bir canlı olduğunu düşündüğünü söyleyerek başladığı sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsanların, en entelektüelinden en cahiline kadar, ortak vasıfları vardır. Mesela yalan söyledikleri vakit dersin ki adama yalan söylüyorsun, iki kere söylediği zaman özür diler. Hayvancıklar zaten yalan söylemez. Ama öyle bir tür var ki, ama samimiyetle söylüyorum, adam yalan söylüyor ama sanki yalan söylemiyormuş gibi bir tane daha yalan söylüyor... Ben şöyle düşünmeye başladım gerçekten, hayvanlara bir hitap şeklimiz var, insanlara bir hitap şeklimiz var, bunlara nasıl hitap edeceğiz... Ne yapalım mesela onlara, dilimizi mi çıkaralım? Üçüncü tür... Yani insansıdan insana doğru giderken o başka bir yöne doğru gitmiş.” Behramoğlu kahkaha ve alkışlarla sık sık kesilen konuşmasını, “Bu tiyatrocular olduğu sürece her şey çok iyi olacak, üçüncü türün üstesinden geleceğiz” diyerek noktaladı.

Gecede Emek Ödülü’ne layık bulunan üç ustadan biri olan Rutkay Aziz “Bazı toplumlar vardır, onların itaat etmesi için iktidarlar cehalete ve yoksulluğa mahkûm ederler. Türkiye’miz böylesi bir süreçten geçiyor. Ama tiyatronun değiştirici gücü, savaşımı ve giderek inanıyorum ki Türkiye’mizde 24 Haziran’da sadece güzel günler görmeyeceğiz, hepimizin keyfi yerine gelecek” dedi ve ödülünü alırken bundan beş yıl önce Soma’da maden cinayetine kurban giden 301 işçiyi de saygıyla andığını söyledi. Emek Ödülü alan bir diğer usta olan Dilek Türker ise “Şu anda ihtiyacımız olan birbirimize dokunmak, birbirimize sarılmak, içimizdeki sevgiyi, içimizdeki o güzelim hayalleri, ülkemiz adına, kaybetmeden devam ettirebilmek” dedi.

Tiyatroadam tarafından sahnelenen “Meçhul Paşa” adlı oyun Yılın Oyunu ve Yılın Yerli Oyun Yazarı (Ahmet Sami Özbudak) ödüllerini alarak gecede bir hayli sükse yaptı. Öte yandan gecenin en çok ödül alan yapımı İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun sahnelediği “Kosovalı Peer Gynt” adlı oyun oldu ve Yılın Yönetmeni (Saydam Yeniay), Yılın Yardımcı Rolde Erkek Oyuncusu, Yılın Koreografisi, Yılın Sahne Müziği dallarında toplam dört ödül aldı. Yılın Kadın ve Erkek Oyuncusu ödülleri ise Baba Sahne’nin sahnelediği “Don Kişot’um Ben” adlı oyunla Günay Karacaoğlu ve Ozan Güven’e gitti. Her ikisi de Ankara’da turnede olduklarından ödüllerini Baba Sahne’nin kurucusu Şevket Çoruh aldı.

‘Basit bir cümleyi bile söyleyemiyoruz’

İstanbul Şehir Tiyatroları’nda uzun yıllardır rejisör olarak emek veren Engin Uludağ ile geceye katılamayan Handan Uran Ertuğrul bu yılki Onur Ödülleri’nin sahipleri oldular. Gecenin son konuşmasını yapan ve “Bizde bir adet vardır, küçük rolü olan oyuncular ‘ama perde üzerime kapanıyor’ diyerek teselli bulurlar. Benimki de o hesap’ diyen Uludağ ‘Şu günlerde ‘her şey güzel olacak’ gibi çok basit bir cümleyi bile kuramıyoruz. Bu sözleri yüzünden bu gece ödül alamayan dostlarımız için bu ödülü kabul ediyorum” diyerek SESAM tarafından önce ödüllendirileceği açıklanan ama sonra ödülü verilmeyeceği bildirilen Cahit Berkay ve Parla Şenol’a da bir selam yollamış oldu.

ÖDÜLLER

Yılın Oyunu: “Meçhul Paşa” (Tiyatroadam)

Yılın Yönetmeni: Saydam Yeniay (“Kosovalı Peer Gynt”)

Yılın Yerli Oyun Yazarı: Ahmet Sami Özbudak (“Meçhul Paşa”)

Yılın Kadın Oyuncusu: Günay Karacaoğlu (“Don Kişot’um Ben”)

Yılın Erkek Oyuncusu: Ozan Güven (“Don Kişot’um Ben”)

Yılın Yardımcı Rolde Kadın Oyuncusu: Aslı Aybars (“Felatun Bey ile Rakım Efendi”)

Yılın Yardımcı Rolde Erkek Oyuncusu: Ozan Dağara (“Kosovalı Peer Gynt”)

Yılın Umut Veren Kadın Oyuncusu: Ece Çeşmioğlu (“Dogville”)

Yılın Umut Veren Erkek Oyuncusu: Uğur Kanbay (“Eylül”) ve Emir Özden (“Süper İyi Günler”)

Yılın Sahne Tasarımı: Onur Alagöz (“Sesler”)

Yılın Giysi Tasarımı: Dilek Kaplan (“Bir Peri Masalı Radyum Kızları”)

Yılın Işık Tasarımı: Mustafa Türkoğlu (“Can Yeleği”)

Yılın Sahne Müziği: Türkü Deyiş Çınar (“Kosovalı Peer Gynt”)

Yılın Koreografisi: Alparslan Duman (“Kosovalı Peer Gynt”)

Yılın Efekt Tasarımı: Ali Ören (“Radyatro”)

ÖZEL ÖDÜLLER

Onur Ödülü: Handan Uran Ertuğrul - Engin Uludağ

Emek Ödülü: Dilek Türker - Rutkay Aziz - Göksel Kortay

Tiyatro Kurum Ödülü: Tyatroadam - Tiyatro Ak’la Kara-Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatrosu

Tiyatroya Katkı Ödülü: Kültüral Performing Arts

Teşvik Ödülü: Two Two Productions - Tiyatro P.A.S

Yılın Prodüksiyonu: “Süper İyi Günler” (Tiyatro Kare)

Yılın Ekip Oyunu: “Raif ile Letafet” (Cihangir Atölye Sahnesi)

Üstün Akmen Üst Kurul Ödülü: “Red Light Kışı” (No Act Sahne)

Seçici Kurul Özel Ödülü: “Bir Peri Masalı Radyum Kızları” (İstanbul Devlet Tiyatrosu)


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon