Yargı, Kılıçdaroğlu'nun tazminat davalarında kararını verdi
CHP Lideri'ne verilen 7 tazminat cezası yargıdan döndü.
Anayasa Mahkemesi, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan yolsuzluk olaylarını gündeme getiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 7 davada toplam 25 bin 500 TL tazminata mahkum edilmesiyle, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Tazminat davalarında yeniden yargılama kararına hükmeden AYM, ihlalden dolayı Kılıçdaroğlu’na 20 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi. Kararda, “Seçmenleri temsil eden başvurucu, açıklamalarında temel olarak seçmenlerinin menfaatlerini savundu ve kamusal yararı yüksek bir meseleyi ele aldı” denildi.
Kılıçdaroğlu, 2010 yılında Kayseri Belediyesi’nde yaşanılan yolsuzluk iddialarını, çeşitli tarihlerde yaptığı konuşmalarda dile getirdi. Açıklamalarda işaret edilen belediye bürokratları ve çalışanları Kılıçdaroğlu hakkında tazminat davaları açtı. Kılıçdaroğlu hakkında açılan davalarından 7’sinde toplam 25 bin 500 TL tazminat ödemeye mahkum edildi. Kararların kesinleşmesinin ardından Kılıçdaroğlu, ifade özgürlüğünün ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.
Kılıçdaroğlu’nun başvurusunu kabul ederek, verilen tazminat kararlarıyla ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. AYM, Kılıçdaroğlu’na 20 bin TL tazminat ödemesine, tazminat ödemeye mahkum edildiği davalar yönünde yeniden yargılanma kararı verdi. AYM gerekçeli kararında, seçilmiş kimseler için ifade özgürlüğünün özellikle değerli olduğu tespiti yaparak özetle şu değerlendirmelerde bulundu:
-Hoşgörülü olmalılar: Eleştirilerin hedefinde olan kişiler kamusal görev üstlenmiş olan Belediye çalışanları olduğu için kabul edilebilir eleştiri sınırları, sade bir vatandaş ile karşılaştırıldığında daha geniştir. Bu sebeplerle eldeki başvuruya konu olayın tarafları olan kamu görevlilerinin gördükleri işlev nedeniyle kendilerine yönelik eleştirilere diğer vatandaşlara göre daha fazla hoşgörü göstermeleri gerekir.
-Denetlenmesi tabii: Önemli kamusal hizmetler sunan bir belediyenin görevlilerinin adının karıştığı soruşturmaların bir siyasi parti lideri olan başvurucunun sıkı ve yakın denetimi altında olması tabiidir.
-Caydırıcı etki olabilir: Toplam tazminatın başvurucunun ifade özgürlüğüne yönelik orantısız bir müdahale olduğu kanaatine varılmıştır. Başvurucunun ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşılamadığı ve orantılı da olmadığı; bu sebeplerle de demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Dünya’nın bütün çöplerini neden Güneş’e fırlatmıyoruz?