Vitrindeki Albümler (19.12.2016)

Bu hafta vitrindeki albümle arasında Yok Öyle Kararlı Şeyler'in ‘Beklenen’ albümü ve Ahmet Kenan Bilgiç ‘Sarmaşık’ albümü yer alıyor.

Vitrindeki Albümler (19.12.2016)
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 19.12.2016 - 23:43

YÖKŞ ‘Beklenen’ 

“Garip isimli yeni topluluklar” mahallesinin en mütevazı ve samimi çocuklarından oluşan Yok Öyle Kararlı Şeyler, kendi isimlerini taşıyan ilk albümlerinin ardından bizi iki yıl bekletti. Ama şimdi “Beklenen” ile sadece yukarıda sayılan özelliklerden ibaret olmadıklarını, yanı sıra çok çalışkan olduklarını ispatlıyorlar. Kendi kuşağındaki diğer müzisyenlere göre önemli bir avantajları var: Birbirleriyle çocukluktan arkadaş; şarkı söyleyip gitar çalan -söz ve müziği yazan- Erdem Topsakal, davulcu Boğaç Soydemir, gitarcı Ayhan Akbaş, tuşlu çalgılar kullanan Çağrı
Özer ve basçı Ramazan Kırdım. Besbelli ki -başta geçen yıl çaldıkları Sziget Festival olmak üzere- yuttukları sahne tozu hayli tecrübe kazandırmış. Bilhassa da çalgılarını daha iyi çal
mak için hayli mesai yapmışlar. Zira YÖKŞ, ilk albümüne göre artık çok daha iyi çalan bir topluluk olmuş. 40 dakikalık “Beklenen” albümü, üzerine titizlenilmiş, aceleye mahal vermeden içlerine sinmesine çalınmış, edebi ve net anlaşılır cümlelerle söylenmiş 10 şarkıdan oluşuyor. Siz de aynı şeyi yapın: iyi niyetli bir emeğin ürünü olan, indie ve alternatif rock soundlu “Beklenen” albümünü rahat olduğunuz bir zamanda özenle dinleyin, içinize sine sine...

Ahmet Kenan Bilgiç ‘Sarmaşık’ (Shalgam Records)

O bir maceracı, yaptıklarıyla kolay kolay yetinmeyen... Elinde gitarı, ağzında mikrofonuyla Ahmet Kenan Bilgiç, bilindiği üzere Gevende topluluğunun yakışıklı ve sevimli siması. Ancak bu kez kendi namına gerçekleştirdiği “Sarmaşık” filminin müziklerinde ne gitar çalıyor, ne de vokal yapıyor. Hatta onun alıştığımız müziğiyle bunun arasındaki farklar bununla da sınırlı değil; Gevende ne kadar neşeliyse “Sarmaşık” -doğallıkla ikinci Tolga Karaçelik filminin konusuna bağlı olarak- o ka
dar depresif. Ahmet’in film müziklerine olan merakı ortada; hatırlanacağı üzere daha önce de “Atlıkarınca” ile Golden Tulip kazanmıştı. “Sarmaşık” filmden seslerin yanı sıra gemide sıkışmış insanların ses kolajlarından oluşuyor. İnsan psikolojisinin kılcal damarları ile oynayan bu filmin müziklerinin haletiruhiyesi klostrofobik; Trent Reznor’un “Gone Girl” filmine yaptığı müzikler gibi. Çalgısal olarak da minimal. Ahmet’in Moog Sub37 ile oluşturduğu analog synthesizer seslerinin yegâne eşlikçisi önündeki çelloyla Gülşah Erol. Ayrıca Brian Eno ve Michael Brook albümlerine has ambient tavrın da derin etkileri mevcut. Son sözüm şimdi sana koleksiyoner kardeş: “Sarmaşık” sadece longplay formatında ve 200 adet basıldı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon