Vitrindeki Albümler (22.05.2021)

RUHİ SU ‘SEFERBERLİK TÜRKÜLERİ VE KUVAYI MİLLİYE DESTANI’ (ADA MÜZİK) 

20 Eylül 1985 tarihinde 73 yaşındayken kaybettiğimiz çağdaş halk ozanı Ruhi Su, ardında müzik namına çok değerli bir insanlık mirası bırakmıştı. 

Ruhi Bey’in yaşamını kulüplerde türkü söyleyerek sürdürmesini istemeyen yakın dostları “İmece”yi kurmuş, para toplayarak dört 45’likten oluşan albümünü çıkarmışlardı. Plakları, plakçılar satmak istemiyor, korkuyorlardı. Ancak belirli solcu kitapçılar satıyor, bir de abone kaydediyorlardı. Gelen parayla bir sonraki plak çıkıyordu. Bu şekilde 16 plak yayımlanmıştı. Ardından da ilk uzunçaları çıkmıştı. İmece usulüyle çıktığı için plakların adı İmece idi. Sonrakilerle toplamda 24 albüme imzasını atmıştı Ruhi Bey. Bu yolculuk “Seferberlik Türküleri ve Kuvayı Milliye Destanı” albümüyle başlamıştı. Ustanın vefatından sonra eşi Sıdıka Hanım ile oğlu Ilgın, özel arşivlerindeki kayıtları derleyerek albüm üretimini sürdürmüşlerdi. 

Ruhi Beyin baskısı 1971 yılında yapılan ilk uzunçaları yarım asır sonra yeniden plak formatında basıldı. Nâzım Hikmet dışında Köroğlu ve Pir Sultan Abdal satırlarını da içeren albüm, analog stüdyo bantlarından aktarıldı ve kapağın orijinal tasarımı, Abidin Dino ve Avni Arbaş’ın desenleri, Sabahattin Eyüboğlu’nun yazıları muhafaza edildi. 

RUHİ SU ‘YUNUS EMRE’ (ADA MÜZİK)

İkinci albümünün temasının ne olacağını uzun uzun düşünmeye ne zamanı ne de ihtiyacı vardı Ruhi Bey’in. Konserlerinde en çok yorumladığı isimlerin başında yer alıyordu. Hem içinde vardı bu düşünce hem de dostları sürekli teşvik ediyordu, Yunus Emre ilahilerinin okunduğu bir plak yapmak. İlk albümü “Seferberlik Türküleri ve Kuvayı Milliye Destanı”nın çıkışının hemen ertesinde yani aynı yıl 1971’de stüdyoya girmiş ve “Yunus Emre” albümünü kaydetmişti.    

Ruhi Bey, Emre’nin zengin dağarcığından repertuvar yaparken menkıbeleri ve halkın dilinde yaşamış olanlarını tercih etmişti. Anadolu’nun umutsuz bir çağında zalimlere, mollalara karşı vicdanını dile getiren bir halk ozanı, Ruhi Bey’in elinde paha biçilmez bir müziğe dönüşmüştü.  

Yaşamının son yılları hastalıkla geçmişti. Tedavi için yurtdışına çıkması gerekirken 12 Eylül faşist yönetimi pasaport vermemişti. Mücadeleyle geçen bir yaşamdan (baskı, engelleme, yasak, hapis) geriye anlamlı hatıralarla dolu bir hikâye ve müzik tarihimizin köşe taşları olacak eserler kalmıştı.  

Ruhi Bey’in insanlık için yankılanan sesi, eserleri şimdi yeniden plaklar vasıtasıyla varlığını sürdürecek. Not: Ada Müzik, kataloğundaki tüm Ruhi Su albümlerini plak olarak yeniden basacak.