Usulsüz dinlemeler TİB’den geçmiş!

Ali Fuat Yılmazer: Eksik ve yanlış kimlik bilgileri ile alınan dinleme kararlarını uzatmadık

Usulsüz dinlemeler TİB’den geçmiş!
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 27.07.2014 - 22:11

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün İstihbarat Şube Müdürlüğü’nün de aralarında olduğu çok sayıda kademesindeki cemaate yakın isimleri hedef aldığı öne sürülen operasyon kapsamında “örgüt kurmak ve yönetmek” suçlamasıyla tutuklanan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, mahkeme sorgusunda yanlış ve eksik kimlik bilgiler ile alındığı anlaşılan dinleme kararlarını uzatmadıklarını söyledi. Yılmazer, savunmasında, usulsüz dinleme yapan personeli soruşturarak görev yerini değiştirdiğini ifade etti.

Örgüt kurmak ve yönetmek suçundan tutuklanan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, önceki gün 1. Sulh Ceza Hakimliği’nde yaptığı savunmasında, usulsüz olduğu iddia edilen dinlemelerin hakim kararından ve TİB denetiminden geçtiğini belirtti. Yılmazer, çalıştığı dönemde İstihbarat Şubesi’ne yeni eleman almadığını kaydederek, “Hatta 165 kişi azaltılmıştır” dedi. 2007-2009 döneminin Türkiye’de operasyonların en yoğun yaşandığı dönem olduğunu ifade ederek, “Bu dönemde yaptığımız çalışmalar neticesinde 23 canlı bomba yakalanmış, DHKP-C, PKK, Devrimci Karargah ve Ergenekon gibi etkili operasyonlar icra edilmiştir. Bu hususta Sayın Başbakan’ın takdirleri tarafımıza sunulmuştur. Aldığım takdirnamelerin sayısını ben bile bilmiyorum” diye konuştu.

30 binden fazla karar

Çalıştığı dönem içerisinde 30 binden fazla karar alındığını kaydeden Yılmazer, usulsüz dinleme yapan personel hakkında soruşturma yaparak bu personelin görev yerinin değiştirdiğini anlattı. Yılmazer ile aynı suçtan tutuklanan eski İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Erol Demirhan ise, kendisine yöneltilen suçlamaların hiçbirini kabul etmedi. Demirhan, hakim kararı ile dinleme yaptıklarını aktararak, “Bu görevimi ifa ederken İstanbul’un daha huzurlu ve güvenli bir şehir olmasını istedim. Başka hiçbir saik gütmedim” dedi. Suçu önlemek için ham bilgileri değerlendirerek istihbari dinlemeler başlattıklarını ifade eden Demirhan, “Buradaki amaç suçun önlenmesidir. Suç öncesi harekettir. Suç unsuruna rastlandığı takdirde adli birimlere durum bildirilir ve gereken yapılır. Suç unsuruna rastlanmadığı takdirde ise gerekli belgeler imha edilir ve yalnızca arşivde talep formları muhafaza edilir. Bu nedenle suçlamalar kanunu ruhuna aykırıdır” dedi.

Mesnetsiz dosya

Özel bilgilerin depolanması ve evrakta sahtecilik suçundan tutuklanan ve sosyal paylaşım sitesinde kelepçeli fotoğrafıyla ünlenen Bilişim Suçları ve Sistemleri eski Şube Müdürü Hayati Başdağ ise 5 gündür uykusuz olduğunu söyledi. Başdağ, serbest bırakılmayı talep ederek, “Gerek şahsım gerek arkadaşlarıma bu soruşturmaya yöneltilmesi vallahi, tillahi, billahi zulümdür. Kanunsuz, mesnetsiz, usulsüz bir soruşturma, bir dosya görmedim. Zulmü yapanları, yaptıranları, yaptıracak olanları, ortak olanları Allah’a havale ediyorum. Ancak ben adaletin tecelli etmesini istiyorum” dedi.

Bazı bilgileri paylaşma zorunluluğu

Başdağ ile aynı suçtan tutuklanan şüpheli Hasan Hüseyin Danacı da üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, yapılan istihbari çalışmaların 5397 sayılı yasaya göre yürütüldüğünü kaydetti. Teknik imkanlar çerçevesinde faaliyet gösterildiğini aktaran Danacı, “Sistem müdahale etmemize ve kayıt yapmamıza imkan vermemektedir. Mernot ve İlnot adı ile bilgiler gelmektedir. Bu bilgileri paylaşmak zorunluluğumuz vardır. Paylaşmadığımız takdirde suç işlemiş oluruz. Tapeler ülkenin güvenliği açısından önleyici hizmet olarak ilgili alanlarla paylaşılır ve yasal süre sonunda kayıtlar yok edilir. Hiçbir arşiv kaydı tutulmaz” dedi. Örgüt suçlamasını kabul etmeyen Danacı, memurluğunun gereğini getirdiğini belirterek, “Demokrasinin toplumsal barışın gelmesi için çalıştım. İllegal hiçbir yapının içerisinde olmadım”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler