Üniversitelerde sular durulmuyor: Sınavda gözaltı

Olaylara müdahale için Cebeci kampusune giren çevik kuvvet ekipleri olayın tarafları yerine, sınavlarına girmek isteyen öğrencileri gözaltına aldı. Fakültelere yapılan müdahalede, 19 öğrenci darp edilerek gözaltına alınıken, son 2 ayda Ankara Üniversitesi’nden gözaltına alınan öğrenci sayısı 60’ı geçti.

 Hacettepe Üniversitesi’nde geçen hafta 3 öğrencinin yaralandığı satırlı bıçaklı kavganın ardından, üniversitelerdeki gerginliğin bu haftaki adresi Ankara Üniversitesi oldu.Sabah saatlerinde Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde toplanan sağ görüşlü öğrenciler, İstanbul Adliyesi’nde öldürülen Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın yaşamını yitirmesinin 1. yıldönümü nedeniyle "Şehit Savcı Kiraz’ı saygıyla anıyoruz" yazılı pankart asarak başında beklemeye başladı. Fakülte içinde öğrenciler arasında sözlü olarak başlayan tartışmalar, pankartı asan öğrencilerin yanlarındaki satır ve palalarla diğer öğrencileri tehdit etmesinin ardından kavgaya dönüştü. Kavgada yaralanan olmazken, yaşananların ardından çevik kuvvet ekipleri üniversiteye girerek öğrencilere müdahale etti. Yaşananlar üzere kampusteki gün içindeki sınavlar iptal edilerek ileri tarihlere ertelendi.

Kavgaya değil, sınavlara müdahale

Çevik kuvvet ekipleri ilk olarak, olayların yaşandığı Hukuk Fakültesi’ne girerek öğrencileri gözaltına almaya başladı. Bununla yetinmeyen müdahale, olaylar yatışmış olsa bile kampus geneline yayıldı. Hukuk Fakültesi’nin ardından kolluk güçlerinin ikinci müdahale noktası ise İletişim Fakültesi (İLEF) oldu. Geçtiğimiz haftalarda kampuse yapılan müdahalelerde hedef haline gelen İLEF’in önüne barikat kuran çevik kuvvet ekipleri, binadan kimsenin çıkmasına izin vermezken, fakülte içine girerek arama uygulamasına devam etti. Üniversitede sınav dönemi olması sebebiyle sınıflarda kalabalık olarak bulunan öğrenciler, fakülte koridorlarında polis müdahalesi ile karşılaştı. Fakülteye yapılan müdahalede, 2 öğrencinin sınav salonu önünde gözaltına alınması tartışmaları büyüttü. Çok sayıda gazetecilik ve radyo-sinema öğrencisi yaşananları görüntülemek isterken gözaltına alındı. Polislerin buranın ardından Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne (SBF) girerek müdahaleye devam etti. Kampuse yapılan müdahalede toplamda gözaltı sayısı 19’a ulaşırken, uzun zaman sonra fakülte önlerine kadar sokulan TOMA’lar, kullanılan gaz bombaları ve plastik mermiler dikkat çekti.

 Hocaları fişlediler

Yaşananları Cumhuriyet’e anlatan öğrenciler, çevik kuvvet amirlerinin kendilerini sözlü olarak tahrik etmeye çalıştığını ve aynı amirin "Serseriyim, gelip alırım hepinizi lan, kimse burada durmayacak.Dağılın" ifadelerini kullandığını belirtti. Olayların nasıl başladığını anlamayan birçok öğrenci, fakülte içlerine kadar girerek arama yapan polisleri görmelerinin ardından şok oldu. Müdahalenin ve öğrencilerin bu şekilde gözaltına alınmasının hukuksuz olduğunu anlatmaya çalışan bir çok akademisyen ise polis tarafından tartaklandı. Üniversiteye olayların ardından gelen öğrenciler ise, kampus girişinde bekleyen polislerin fotoğraf makinalarıyla güvenlik görevlilerine gösterdikleri fotoğraflardan akademisyenleri teşhis etmelerini istediklerine şahit olduklarını söyledi.

Dekanlara protesto

Öğrenciler ve akademisyenler polis müdahalesinin bitmesinin ardından SBF Konferans Salonu’nda toplandı. Yaşananların değerlendirmesini yapan akademisyen ve öğrenciler, kampuse yönelik sistematik hale gelen müdahalelere karşı neler yapılabileceğini tartıştı. Öğrencilere destek vermek için müdahalenin ardından kampuse gelen CHP milletvekilleri Şenal Sarıhan, Murat Emir, Mehmet Göker, Çetin Arık, Necati Yılmaz, Nefi Kara da düzenlenen foruma katıldı. CHP’li vekiller adına konuşan Sarıhan, "Biz sizin yanınızda durmaya hazırız. Faşizme karşı birlikte omuz omuza müdahale edeceğiz" dedi. Konferans Salonu’na forumun ortasında gelen SBF Dekanı Serpil Sancar’ı protesto ederek, dekanlarının istifasını istedi. Sancar ise, fakülte yönetimlerinin öğrenciler için ellerinden geleni yaptıklarını, müdahalelere Rektörlük’ün izin verdiğini ve üniversitelerde yaşananların baskıların siyasi bir hedefle yapıldığını söyleyerek kendilerini savundu.