Umut Oran kurultay çağrısı yaptı, başkan adaylığını açıkladı
CHP eski İstanbul Milletvekili Umut Oran, 1 Kasım seçimlerinde CHP'nin aldığı oy oranının genel başkan ve parti yetkililerinin başarısızlığı anlamına geldiğini ve bu nedenle olağanüstü kurultay düzenlenmesi gerektiğini söyleyerek, genel başkanlığa aday olduğunu belirtti.
Eski CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, 1 Kasım seçimlerinde CHP'nin aldığı oy oranının genel başkan ve parti yetkililerinin başarısızlığı anlamına geldiğini söyledi. Bu nedenle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun olağanüstü kurultayı toplaması çağrısında bulunan Oran, genel başkanlığa aday olduğunu açıkladı.
Yazılı açıklama yapan Umut Oran, Kılıçdaroğlu'nun da birçok kez işaret ettiği gibi başarının tek ölçütünün iktidara gelmek olduğunu belirtti. "CHP iktidar olamadıysa ortadaki tek gerçek başarısızlıktır" diyen Oran, şöyle devam etti: "Siyaset iddia işidir. İddiasını kaybetmiş insanlar her durumda bahaneler üretebilir. Sayın Genel Başkan hiç vakit kaybetmeden olağanüstü kurultayı kendi iradesiyle toplamalı ve acilen güvenoyu tazelemelidir. ‘Zaten olağan kurultayı yapacağız’ deme kolaycılığına düşmek, Sayın Kılıçdaroğlu’nu Genel Başkanlığa getirmiş olan ‘mevcut kurultay delegelerine güvenmiyorum’ demekle eş anlamlıdır. Genel Başkan gerçeklerle yüzleşip gereğini yapmadığı takdirde en büyük görev CHP örgütüne ve mevcut kurultay delegelerine düşecektir. 92 yıllık tarihimiz gerçeklerle yüzleşmek, yüzümüzü sola dönerek, gerekli değişim, dönüşüm ve gelişimi sağlayarak Cumhuriyet Halk Partisi’ni yeniden Türkiye’nin umudu haline getirme sorumluluğunu bize yüklemektedir. CHP çaresiz ve alternatifsiz değildir. CHP umutsuz ve çözümsüz değildir. CHP’nin tek başına iktidarını kurmak için her türlü görev ve sorumluluğu almaya hazırım."
"CHP SEÇMENİ İKTİDAR YÜZÜ GÖREMİYORSA BUNUN SORUMLUSU CHP YÖNETİMİDİR"
1 Kasım seçimlerinin, CHP de dâhil olmak üzere muhalefet partilerinin başarısızlığıyla sonuçlandığını hatırlatan Oran, CHP iktidar olamadıysa ortadaki tek gerçeğin başarısızlık olduğunu vurguladı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin hiçbir yöneticisinin yüzde 24,9’dan yüzde 25,3’e yükseldiğini deme hakkına sahip olmadığını dile getiren Oran, "CHP, 2011 seçimlerinde zaten yüzde 25,94’e ulaşmış 135 milletvekili çıkarmış bir partidir. Hiçbir CHP yöneticisi, 132 olan milletvekili sayımızı 134’e çıkardık gibi bir cümle de kurmamalıdır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun da göreve gelir gelmez işaret ettiği gibi, son 5 yılda yapılan 6 seçimde, maalesef anlamlı bir oy artışı sağlanamamıştır. Siyaset iddia işidir. İddiasını kaybetmiş insanlar her durumda bahaneler üretebilir. Bazı dönemlerde bu bahanelere inananlar da çıkacaktır. Fakat hiç kimsenin kredisi sonsuz değildir. Cumhuriyet Halk Partisi seçmeni, her anlamda üzerine düşeni yapmıştır. CHP örgütü, başka hiçbir partide görülmeyecek sorumlulukta partisine sahip çıkmış, kamuoyu önünde partisini eleştirmemiş, alın teri dökmüş, kan kusup ‘kızılcık şerbeti içtim’ demiş ve son saniyeye kadar özveriyle mücadele sahasında yer almıştır. Bu anlamda Sayın Genel Başkan da dâhil olmak üzere hiçbir yönetici, çok fazla çalıştığından, elinden geleni yaptığından, fedakârlık ettiğinden ve sadece bu sebeple seçim başarısızlıklarına ses çıkarılmaması gerektiğinden bahsetmemelidir. Çünkü liderlik sadece çalışmak demek değildir. Liderlik sadece iyi insan olmak, çalmamak, soymamak demek de değildir. Bunlar liderde zaten olması gereken, asla tartışılmayacak ortak özelliklerdir. Bu yüzden çok çalışmak, çok fedakâr olmak, çok temiz olmak seçim başarısızlıklarını açıklamak için tek başına yeterli gerekçeler değildir. Lider, örgütüne güvenmelidir, örgütüne güven, heyecan, umut vermelidir. Lider, aynı zamanda görev dağılımını da doğru yapmak zorundadır. Takım arkadaşlarını doğru seçmek, partiyi ileriye taşıyacak kadroları bulup, yetiştirmek de liderin görevidir. Lider; geleceği görebilen, önlem alan, ideolojisine sahip çıkarak kendi özgün hikâyesini oluşturan, her zorluğun üstesinden gelebilen demektir. CHP seçmeni bunca haksızlığa rağmen iktidar yüzü göremiyorsa bunun sorumlusu CHP’nin yönetiminde bulunanlar, direksiyonunu elinde tutanlardır. Bu tablo karşısında Sayın Genel Başkan hiç vakit kaybetmeden olağanüstü kurultayı kendi iradesiyle toplamalı ve acilen güvenoyu tazelemelidir. Olağanüstü kurultay için hukuki ve siyasi gerekçeler mevcuttur. CHP’nin olağan kurultayı bekleyerek bir günü dahi kaybetme lüksü yoktur. Siyasi Partiler Yasası uyarınca 2 yılda bir kurultayın yapılması gerekmektedir, tanınmış olan bir yıllık erteleme süresi dahi geçilmiştir. 3,5 yıldır olağan kurultayını yapmamış bir CHP yönetiminin meşruiyetinin tartışılmasına yol açılmamalıdır. Zaten olağan kurultayı yapacağız deme kolaycılığına düşmek, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu Genel Başkanlığa getirmiş olan mevcut kurultay delegelerine güvenmiyorum demekle eş anlamlıdır. Genel Başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu gerçeklerle yüzleşip gereğini yapmadığı takdirde en büyük görev CHP örgütüne ve mevcut kurultay delegelerine düşecektir. 92 yıllık tarihimiz gerçeklerle yüzleşmek, yüzümüzü sola dönerek, gerekli değişim, dönüşüm ve gelişimi sağlayarak Cumhuriyet Halk Partisi’ni yeniden Türkiye’nin umudu haline getirme sorumluluğunu bize yüklemektedir. Bunu gerçekleştirecek güç örgütümüzün ve kurultay delegelerimizin azim ve kararlılığında yatmaktadır." açıklamasında bulundu.
En Çok Okunan Haberler
- Hayatını kaybetti!
- Mansur Yavaş'tan TBMM'ye flaş çağrı!
- TÜİK ekim ayı enflasyon verilerini açıkladı
- 'Erken seçim' çağrısı: CHP tarih verdi
- İşte Belediye Başkanı'nı öldüren saldırganın ifadesi!
- Mardin, Batman ve Halfeti'ye kayyum atandı!
- Serdar Ortaç son malını da satışa çıkardı!
- AKP'den kayyum için ilk açıklama
- Bülent Arınç'tan dikkat çeken çıkış
- AKP’li vekilin PKK yöneticisiyle fotoğrafı gündem oldu!