Ümraniye operasyonu bilmecesi

İçişleri Bakanı Efkan Ala, Ümraniye’de bir evde önceki akşam Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütüne yönelik operasyonda yaralı ele geçirilen çiftin “Suriye’den eğitim alarak gelmiş, oradaki terörist gruplarla ilişkili” olduklarını söyledi. Çalışmada yaralanan 3 polisten birinin taburcu edildiği, 2 polisin ise tedavilerinin sürdüğü, hayati tehlikelerinin bulunmadığı belirtildi. IŞİD’e bağlı terörist olduğu iddia edilen Kenan Topçu (34) ile eşi Elif Topçu’nun (24) tedavilere sürüyor. Polisin aradığı diğer oğlu İhsan Topçu’nun Suriye’de olduğunu söyleyen anne Ayşe Topçu, 1.5 yaşındaki torunu Z.’yi dolaba sakladıklarını, yanlış eve baskın yapıldığının kendisine söylendiğini öne sürdü.

İçişleri Bakanı Efkan Ala, dün Erzurum’un Oltu ilçesinde, çatışmaya ilişkin yaptığı açıklamada, “Terörist diye adlandıracağımız kişiler de yaralı. Onlar da Suriye’den eğitim alarak gelmiş, oradaki terörist gruplarla ilişkili olduğunu düşündüğümüz kimseler. Onları istihbari bilgiler neticesinde ele geçirilmek için operasyon düzenlendi. Ve ele geçirildiler. İki kişi, eşi ve kendisi” diye konuştu.

Ümraniye Topağacı Mahallesi Armağan Sokak’ta bir eve önceki gün akşam saatlerinde Özel Harekât ve Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin Topçu ailesinin yaşadığı eve düzenlenen baskında yaralanarak Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan 3 polisten Cengiz Hüsamettin Yılmaz ayakta tedavi edilerek önceki gece taburcu edildi. Yaralılar Komiser Yusuf Yavuz Alemdar ile polis memuru Mustafa Kulukuş’un tedavilerinin sürdüğü ancak hayati tehlikelerinin olmadığı kaydedildi. Polisin açtığı ateş sonucu ağır yaralanan IŞİD militanı oldukları öne sürülen Kenan Topçu ile kalçasından yaralanan Elif Topçu’nun da Haydarpaşa Numune Hastanesi’ndeki tedavisi sürüyor. Polisin, Niğde’de 20 Mart günü biri polis, biri asker 3 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıyla ilgili olduğu iddia edilen evde Kenan Topçu’nun kardeşi İhsan Topçu’yu gözaltına almak üzere baskın düzenlediği, ancak bu kişinin Suriye’de olduğu belirtildi.

Polisin baskını sırasında evde bulunan Kenan Topçu’nun annesi Ayşe Topçu, zarar görmemesi için dolaba sakladıkları torunu Z.’yi kucağına alarak basın mensuplarına açıklama yaptı. Ayşe Topçu, operasyonu şöyle aktardı: “Oğlum saat 19.30’da işten geldi. Karısından sofra hazırlamasını istedi. Daha sonra da banyo yapacağını söyledi. Yemekleri koyduk. Yemek yemeye başlamadan kapı kırıldı. Kapı kırılır kırılmaz içeri ateş edildi. Oğlum ‘Anne ne oluyor’ diyerek ‘çocuğu Z.’ye bir şey olmasın’ diye içeriye götürdü. Ateş etmeye başladılar. Her tarafta mermi var. Tencerenin içi, soframız bile mermi dolu. Televizyon, buzdolabı delik deşik oldu. Oğlum vurulduktan sonra eşi üstüne kapanıyor. Gelinim ‘Kocamı vurdunuz’ diye bağırıyor. Sonra gelinimi de ayağından vuruyorlar. Daha sonra beni dışarı çıkardılar. Beni çıkarttıktan sonra oğlumu kapı önüne getiriyorlar. İki kat edip darp ediyorlar. Silahın dipçiğiyle başına vuruyorlar. Başını parçalamışlar. Ölürse ondan ölür. Benim çocuğumu mahvettiler.”

Anne Topçu basın mensuplarının “Evin içinden polise ateş edildi mi” sorusuna “Hayır, kimin ateş ettiği belli değil. Burada binlerce mermi atıldı. Burası Karabekir, burada her türlü insan var. Oğlumun kendini korumak amaçlı silahı olabilir. Bu çocuk babasının kucağındaydı. O şekilde nasıl ateş edebilir? Ama o şekilde polis benim çocuğuma davranamaz. Ben insan haklarına gidip davacı olacağım. Dün (önceki gün) bütün polisler sakallıydı. Bugün yanımıza geldiklerinde hepsinin sakalı kesilmişti. Bir tanesine onu tanıdığımı söyledim. O da bana ‘İş başında bana müdahale etme. Hakkını helal et bana’ dedi” şeklinde iddialarda bulundu. Anne Topçu, gazetecilerin diğer oğlu İhsan Topçu’nun arandığına ilişkin anımsatmaları üzerine “Polis bize ‘Yanlış ihbara geldik. Yanlışlık oldu.’ Bunu bu şekilde söylediler. Kapıyı tıklatın çocuğu arıyoruz deyin. Benim küçük çocuğum Suriye’de. Oraya yerleşmiş. Bir ton Türk vatandaşı var orada. Akrabamız var. Buradaki oğlum kimi vurdu da geldiniz oğlumu bu hale getirdiniz” diye konuştu. Topçu, dolaba saklanan torunu Z’nin elbisesindeki kan lekelerini basın mensuplarına gösterdi.