Tutukluluk cezaya dönüştü
MİT TIR’larına ilişkin haberleri nedeniyle tutuklanan Can Dündar ve Erdem Gül’ün avukatları, İstanbul Nöbetçi 2. Sulh Ceza Hâkimliği’ne tahliye talebinde bulundu. Dilekçede, tutuklamanın Dündar ve Gül bakımından bir yargılama tedbiri olmanın dışında peşin bir ceza niteliğine dönüştüğü vurgulandı.
Adana’da Ocak 2014’te durdurulan ve Suriye’ye insani yardım taşıdığı iddia edilen ancak mühimmat taşıdığı ortaya çıkan MİT TIR’larına ilişkin haberleri nedeniyle tutuklanan gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün avukatları tahliye talebinde bulundu. Dilekçede, tutuklamanın Dündar ve Gül bakımından bir yargılama tedbiri olmanın dışında peşin bir ceza niteliğine dönüştüğü vurgulandı.
İrtibat olmadığı açıklandı
Dündar ve Gül’ün avukatları tarafından İstanbul nöbetçi 2. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sunulan dilekçede, Dündar ve Gül’ün tutuklanma gerekçelerinden birinin “örgüte üye olmadan bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçlaması olduğu anımsatıldı. Dündar’ın haberinin ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu’nun basın açıklamasında “Haklarında soruşturma yürütülen sivil ve asker şahısların durdurduğu MİT’e ait yardım TIR’larıyla ilgili olduğu iddiasıyla bazı görüntülerle birlikte haberlerin yayınlanmaya başlandığı, soruşturma dosyası kapsamında ya da Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisizlik kararıyla İstanbul’a gönderdiği dosya kapsamında bu görüntülere ilişkin hiçbir bilgi ve belge yoktur” dediği böylelikle Dündar ve Gül’ün yayın faaliyetinin MİT TIR’larını durduran sivil-asker kişilerin fiilleriyle bir irtibatı olmadığının açıklandığı vurgulandı.
‘Suç tarihi: 2015’
Dündar ve Gül’ün tutuklama kararına yapılan itirazı reddeden İstanbul 8. Sulh Ceza Hâkimliği’nin ve tahliye talebini reddeden İstanbul 6. Sulh Ceza Hâkimliği’nin kararlarında suç tarihi olarak sadece “2015” yılının yazılı olduğunun görüldüğünün altı çizildi. Dilekçede, “Kararlarda suç tarihinin net olarak yazılmaması /yazılamaması suç teşkil edecek bir hareketin olmadığının, müvekkillere atfedilen suçlamada, ciddi suç şüphesinin olmadığının göstergesidir” denildi.
Yargılama süresi aşıldı
Basın Kanunu’na göre ceza davası yargılamasının günlük süreli yayınlar için 4 ay içinde açılması gerektiği vurgulanarak, “Tutuklamaya neden olan haberlerin yayın tarihinden bugüne kadar geçen süre dört ayı çoktan aşmıştır. Diğer bir deyişle, artık bu yayın eylemlerinden dolayı dava açılamaz. Dava açılamayacak bir suçlamadan dolayı müvekkillerin hâlâ tutuklu olması hakkaniyet ve adalet ilkesini zedelemekte, kamu vicdanında kabul görmemektedir” denildi. Dilekçede, tutuklama kararında yer alan “FETÖ/PDY adı verilen terör örgütü üyelerinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde savaş suçuyla yargılanmasını sağlamak amacıyla MİT TIR’larını durdurduğu” ibaresine yer verilerek, Dündar ve Gül’ün de bu amaca yardımcı olduğu iddiasına yer verildi. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Türkiye Cumhuriyet Devleti’ni veya Türk yurttaşlarını yargılama yetkisini sahip olmadığı bir kez daha anımsatıldı.
En Çok Okunan Haberler
- Saadet'te yeni genel başkan belli oldu
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- İstanbul'da aile katliamı
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 4 kişiyi öldürüp intihar etti!
- 'Bu işin şakası yok, herkes ayağını denk alsın'
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- CHP'li vekilden Masterchef Sergen'e tepki