Türkiye'nin ilk nükleer kazası

Nükleer Karşıtı Platform Sözcüsü Koçak: Türkiye'nin daha nükleer santrali olmadan, nükleer kazası oldu.

Türkiye'nin ilk nükleer kazası
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 07.05.2019 - 15:10

Mersin Nükleer Karşıtı Platform Dönem Sözcüsü Osman Koçak, Akkuyu Nükleer Santrali'nin temelinde çatlak oluştuğu yönündeki iddialarla ilgili gerçeklerin kamuoyuna açıklanmasını istedi. Koçak, “Gerek Akkuyu NGS'ye, gerek Rosatom'a, gerekse Türkiye’nin karar vericilerine ve Nükleer Düzenleme Kuruluna düşen görev Türkiye kamuoyuna gerçekleri açıklamaktır” dedi. Santralin temelinin çöktüğüne ilişkin haberin bir nükleer kaza haberi olduğunu vurgulayan Koçak “Türkiye’nin daha nükleer santrali olmadan bir nükleer kazası var. Şimdi denetimsiz, hukuksuz, mühendisliğin de olmadığı bir proje var karşımızda. Bu projenin denetlenmeyeceği, hukukun da zaten işlemediği ortada. Projeye son verilmelidir" ifadelerini kullandı.

Mersin Nükleer Karşıtı Platform, Akkuyu Nükleer Santrali'nin beton temelinde iki kez çatlama meydana geldiği haberleri üzerine bir açıklama yaptı.

Platform sözcüsü Osman Koçak, “Bu temelin üstünde Akkuyu NGS Genel Müdürü Anastasia Zoteeva'nın övünerek lanse ettiği üzere açılıp kapanabilen ve ancak dört gemi ile taşınabilecek bir metal muhafaza kabının içinde 80 metre yüksekliğinde bir reaktörden, türbinlerden, jeneratörlerden oluşan ve içinde nükleer tepkimelerin gerçekleşeceği bir kütle düşünün. Beton zemin daha bu muazzam ağırlıkların ve nükleer reaksiyonların hiçbiri yokken çatlıyor” diye konuştu.

“Üzerinde yük olmayan bir beton neden çatlar?” diye soran Koçak “Gerek Akkuyu NGS firmasının gerekse taşeronluğunu yapan yerli ve milli firmaların böylesine ciddi bir inşaatta maliyeti düşürmek için beton kalitesini düşüreceklerine ihtimal vermek istemiyoruz. Bir tasarım sorunu olabileceğine de. Eğer böyle ise durum çok çok daha vahimdir. Genel Müdür Anastasia Zoteeva zemin sorunları ile uğraştıklarını söyledi. Fakat sorunun niteliğini açıklamadı” ifadelerini kullandı.

Koçak, gerek Akkuyu NGS'ye, gerek Rosatom'a, gerekse Türkiye’nin karar vericilerine ve Nükleer Düzenleme Kurulu'na düşen görevin Türkiye kamuoyuna gerçekleri açıklamak olduğunu vurguladı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler