Türkiye'de çay üretimi Economist dergisinde: 'Devlet teşvikleriyle organik üretime geçiş başarı getirir mi?'

Economist dergisi, "Türkiye neden organik çaya destek veriyor?" başlıklı makalede, Rize'deki organik çay üretimini geliştirme çalışmalarına yer veriyor.

"Bugünlerde Türkler pek az konuda uzlaşabiliyor, ülkenin ulusal içkisi üzerinde anlaşmak bile zor." diyen dergi, "laiklerin müzik ve ızgara balıkla iyi giden rakıyı seçtiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da dâhil muhafazakâr kesimin ise ayranda ısrar ettiğini" söylüyor.

"Herkesin etrafında birleşebileceği çayın olması iyi bir şey" diyen dergi, bir Türk'ün yılda ortalama 3,5 kilo çay, bir başka deyişle günde yaklaşık dört bardak çay tükettiğini aktarıyor.

Economist, bu tüketim oranının İngiltere, Hindistan, Çin ve Rusya gibi ülkelerin önünde olduğunu ve Türkiye'nin aynı zamanda dünyanın en büyük altıncı çay üreticisi olduğunu belirtiyor.

Dergi "Bir eve ya da kamu dairesine girdiğinde bir bardak çay ikram edilmeyen olmamıştır" ifadelerine yer veriyor ve parantez içinde "Fincanlar kahve ya da turistler için" diyor.

ORGANİK ÇAY ÜRETİMİNE TEŞVİK

Economist, bu sektörde değişimin kapıda olduğunu ve varlıklı yabancıların Türk çayına daha çok para ödemesini uman hükümetin, organik tarıma geçen çiftçilere destek ödemeleri vaat ettiğini bildiriyor. Economist şöyle devam ediyor;

"Şirketin bir tarafında deniz, diğer tarafında yeşil çay halılarıyla kaplı sakin Rize kentinin yakınındaki bir fabrikada, müdür Köksal Kasapoğlu, bu politikadan sonuç alındığını söylüyor. Çaykur'daki organik üretim, 10 yıl önceki 100 hektardan, bugün 10 bin hektara yükseldi. Kasapoğlu çay ekimi yapılan arazinin yüzde 5'inde organik tarım yapıldığını söylüyor."

Çayın, Türkiye'deki popülerliğini fiyatına borçlu olduğunu vurgulayan dergi "19. yüzyılın ikinci yarısında, çay Osmanlı İmparatorluğu'na geldiğinde ekonomi düşüşteydi. Birçok Türk, bu yeni içeceği yüzyıllardır içtikleri ancak satın alınması zor olan kahvenin yerine koydu." diyor.

Economist, fiyatın bugün de önemli olduğunu vurguluyor ve organik çayda, aynı miktarda ürün için iki kat daha fazla alan gerektiğini, yani organik çay üretim maliyetinin iki kat daha fazla olduğunu vurguluyor.

Dergi, yazıya" Vergi mükelleflerinin parası, birçok çiftçiyi organik üretime geçmeye ikna edebilir. Ancak ekonomi teklerken, Türk çayseverleri bu daha pahalı ürünü satın almaya ikna etmek zor olacak" cümlesiyle son veriyor.