Karara ilk yorum: Başbuğ'un yargılanması Davutoğlu'nun elinde
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Ergenekon davasının hükmünü bozdu. Kararın ardında, Genelkurman eski Başkanı İlker Başbuğ'un avukatı "Yüce Divan konusunu biz savcının huzuruna oturduğumuzdan günden itibaren söyledik. Anayasa'nın çok açık olan bu hükmü o zaman uygulansaydı bu mağduriyetler yaşatılmazdı" açıklamasında bulundu
26. Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer, Yargıtay'ın 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hükmünü bozmasıyla ilgili olarak, "Şu saatten sonra olması gereken şudur; Sayın Başbuğ’la ilgili ve Andıç iddianamesinin sanıkları Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmeli yerel mahkeme tarafından. Sayın Başbuğ için yasal olarak Başbakan’ın iznini istemeli. İzin verilirse Yüce Divan'da yargılanır, verilmezse Sayın Başbuğ açısından dosya kapanır" dedi.
CNN Türk canlı yayınında konuşan İlkay Sezer şunları söyledi:
15 dakikalık savunma süreleri veriliyordu. İtirazların uygun şekilde incelenmemesi, değerlendirilmemesi, dijital veriler ki bunlar aslında uydurma, düzmece deliller... Bilirkişi raporuyla önlerine koyduk. Ayrılacak bazı dosyalar. Bunun için de ilk başta müvekkilimiz Sayın Başbuğ hakkındaki dosyaların ayrılması gerektiğini söylediler.
Yargıtay'dan hukuk dersi... Ergenekon davasındaki vahim hatalar tek tek sıralandı
Şu saatten sonra olması gereken şudur; Sayın Başbuğ’la ilgili ve Andıç iddianamesinin sanıkları Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmeli yerel mahkeme tarafından. Sayın Başbuğ için yasal olarak Başbakan’ın iznini istemeli. İzin verilmezse Sayın Başbuğ açısından dosya kapanır. Her bir sanıkla ilgili ayrı değerlendirme gerekir. İlgili, ilgisiz dosyalar birleştirilmişti. Danıştay saldırısında asli faile yardım eden kişilere beraat vermişti. O da eleştiri konusu yapıldı. Hukuki bir karar aldık. Yıllarca mağdur edilen insanların daha fazla mağdur edilmeyeceği bir hızda kapanacak.
Burada sadece usulden değil, esasa etkili çok ciddi bozma noktaları var. Derinlemesini yazılı nüshayı alınca göreceğiz. Daire ne diyor, “Bizim örgüt kabulumuzle, yerel mahkemeninki aynı değil. Sen MİT Müsteşarlığı’nın duyumunu hükme esas almışsın. 1971’de kuruldu demişsin ama kimin kurduğunu, nerede kurulduğunu tespit edemediğin, Genelkurmay Başkanı’nın beyanını esas almamışsın” diyor. Mahkeme mahkeme değildir, karar da karar değildir. Taşıması gereken niteliklere sahip olmayan niteliklere sahip bir kağıt parçası. Hukuka uygun bir yargılama yapılırsa, beraat beklentimiz.
En Çok Okunan Haberler
- AKP'den yanıt geldi!
- Mesele cami değil sen anlamadın mı?
- Nasuh Mahruki'ye tutuklama!
- Atatürkçü teğmenler, tarikatçı bakan!
- Komisyonda kavga: Yerlikaya ve CHP'li Başarır itişti!
- Bahçeli'nin 'Öcalan çağrısını' nasıl yorumladı?
- Yol haritasını belirledi
- O alanda ‘operasyon’ başlatıldı
- ABB'de 2 yönetici görevden alındı!
- Denizbank Genel Müdürü hakkında iddianame hazırlandı!