TTB: Hilmioğlu acilen serbest bırakılmalı

Ergenekon Davası'nda 5 yıldır tutuklu bulunan ve kanser teşhisi konulan eski İnönü Üniversitesi Rektörü, Anayasa Mahkemesi'nin talebiyle sağlık kontrolünden geçirildi. TTB yaptığı açıklamada Hilmioğlu'nun tutukluluğun kaldırılmasına karar verilmesinin tıbbi açıdan da gerekli olduğunu vurguladı.

TTB: Hilmioğlu acilen serbest bırakılmalı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 30.01.2014 - 14:23

Ergenekon Davası'ndan 23 yıl hapis cezasına çarptırılan ve 5 yıldır Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan İnönü Üniversitesi eski  Rektörü Fatih Hilmioğlu, Anayasa Mahkemesi'ni kararı üzerine İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nde sağlık kontrolünden geçiriliyor.
 
AVUKATI ANAYASA MAHKEMESİ'NE BAŞVURMUŞTU

Fatih Hilmioğlu'nun avukatı aynı zamanda kardeşi olan Hayati Hilmioğlu, yüksek şeker, karaciğer ve kanser hastası olan müvekkilinin tahliye edilmesi için 16 Ocak'ta Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunmuştu. Talebi hemen değerlendirmeye alan Anayasa Mahkemesi, Hilmioğlu için tam teşekkülü devlet hastanesinden yeni bir sağlık raporu alınmasına karar verdi. Anayasa Mahkemesi'nin bu kararı üzerine Fatih Hilmioğlu bugün İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ne getirildi.  5 Ağustos 2013 tarihinde karara bağlanan Ergenekon Davası'nda Fatih Hilmioğlu, "Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme"  suçlarından toplam 23 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

 
 
"YETKİM OLSA HEMEN KULLANIRIM"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fatih Hilmioğlu'na ilişkin sorulara geçtiğimiz günlerde "Defalarca söyledim ben. Halkımız şöyle zannediyor. Cumhurbaşkanı birisini arzu ederse cezaevindeki bir hastayı affedebilir. Böyle bir yetkim yok benim. Yetkim olsa hemen kullanırım" diye cevap vermişti.

TTB: ACİLEN SERBEST BIRAKILMALI

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Bilimsel Araştırma Kurulu üyeleri, Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu'nun ailesinin isteği üzerine sağlık durumuyla ilgili bilimsel bir rapor hazırladı.

Hazırlanan rapor, İstanbul Tabipler Odası'nda düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı.  Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Osman Cavit Özdoğan, Ceza ve Ceza Usul Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Selami Mahmutoğlu, Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Ümit Biçer, Adli Tıp Uzmanı Dr. Ali Çerkezoğlu ve Anesteziyoloji ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Ali Özyurt imzasını taşıyan rapor da Hilmioğlu'nda Hepatit B enfeksiyonundan kaynaklanan karaciğer sirozu, şeker hastalığı, intihar riski ve hipertansiyona rastlandığı ifade edildi.

Adli Tıp Uzmanı Dr. Ali Çerkezoğlu tarafından okunan rapora göre 2008 yılında hazırlanan ilk rapordan bu yana geçen 6 yılda cezaevlerinde yatan tutuklu ve hükümlü sayısının 96 binden 150 bine, hasta tutuklu ve hükümlü sayısının da 86'dan 526'ya çıktığı belirtildi. Raporun, Türk Tabipleri Birliği'nin görevlendirme yazısıyla hazırlandığını ifade eden Ali Çerkezoğlu, Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu hakkında düzenlenmiş tıbbi belgelerin incelenerek; sağlık durumu, hastalığın klinik seyri ve hapishane koşullarında kalmasının sağlığını ve yaşamını nasıl etkileyeceği konusunda bilimsel değerlendirme yapıldığını ifade etti.

 

KRONİK HEPATİT B ENFEKSİYONU ZEMİNİNDE GELİŞEN KARACİĞER SİROZU

Çerkezoğlu Hilmioğlu'na ait raporu "Kişiye ait tıbbi veriler hukuksal ve tıbbi çerçevede değerlendirilmiş olup, bu kişi de kronik Hepatit B enfeksiyonu zemininde gelişen karaciğer sirozu saptandığı, söz konusu hastalıkların ilerleyici nitelikte olduğu ve son MR incelemesinde şüpheli karaciğer kanseri lezyonu saptandığı, portal hipertansiyon ile bu tabloya eşlik eden özefagus varisleri ile portal gastropati olduğu, tip II Diabetes Mellitus (şeker hastalığı) saptandığı, kronik Majör Depresyon ve Suicid (intihar) riski nedeniyle yatarak tedavi görmesi gerekiyor" şeklinde açıkladı.

Ali Çerkezoğlu şöyle devam etti:

"Bu ilkeler kapsamında konu değerlendirildiğinde; 17 Nisan 2009 tarihinden bugüne yaklaşık 5 yıldır tutuklu bulunan ve bu süreç içinde 2011 yılında 9 , 2012 yılında 15 ve 2013 yılında 38 kez yakınmaları ve rahatsızlıkları nedeniyle sevk edilen ve hastanelerde yatırılarak tedavi edilmek zorunda kalınan Dr.Fatih Hilmioğlu'nda; saptanan klinik tablonun ağırlığı ve ilerleyici niteliği, hastalığına bağlı olarak gelişen diğer tıbbi durumların taşıdığı hayati tehlike ve ciddi intihar riski içeren psikiyatrik tanısı ile yapılması gereken tetkik ve izlemlerin gecikmeye yol açmadan yapılabilmesini de içeren tablonun sonucu olarak; mevcut durumunun tıbbi açıdan tutukluluk haliyle uyumlu olmadığı, kişinin tutukluluk halinin sağlık hizmetlerine ulaşmasında ve hastalığın ilerlemesinin engellenmesi için gereken medikal ve psikiyatrik tedavisinde gecikmeye sebebiyet verebileceği, gelişebilecek ani klinik tablolar ve ruhsal durumu nedeniyle refakat ve desteğe ihtiyaç olduğu cihetle; infazın ertelenmesine ya da infazın ertelenmesi prosedürüne başvurmadan tutukluluğun kaldırılmasına karar verilmesinin tıbbi açıdan da gerekli olduğu kanaatini bildirir bilimsel değerlendirme raporudur"

 

NECMETTİN ERBAKAN FORMÜLÜ ÖNERİSİ

Adli Tıp Uzmanı Prof.Dr. Ümit Biçer ise hasta tutuklu ve hükümlülerin sağlık hizmetlerinin ulaşmasının engellenmesinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin verdiği kararlara aykırı olduğunu belirterek, "Türkiye'nin bu konuda bir an önce adım atması. kendi insanını cezaevinde  öldürmemesi ve hiç kimseyi mağdur etmemesi gerekir. Bunun için mevcut düzenlemeler yeterlidir. Kaldı ki cezaevi güvenlik  tedbirlerinin uygulanması ile ilgili kanun da 2013 yılının Ocak ayında yapılan bir değişiklikle ağır hastalık durumunda, yaşamını  kendi başına idame  ettiremeyecek olan kişilerin aslında tahliyesine veya farklı şekilde denetimli serbestlik dediğimiz sistemlerle kontrol edileceği bildirilmiştir. Türkiye'nin bu imkanları vardır. Daha önce eski başbakanlardan Necmettin Erbakan da uygulanan yöntemler aynı şekilde ağır  hasta olarak nitelendirilen diğer tutuklara da uygulanmalıdır" diye konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler