Toplu imza ile AKP'li vekil hakkında suç duyurusu

Geçen pazar günü, AKPnin aday tanıtım toplantısında konuşan Erzurum milletvekili Muhyettin Aksak'ı protesto etmek için adliye önünde yaklaşık 150 kişi toplandı.

Farklı meslek gruplarından olan bu kişiler,  Muhyettin Aksak'ın aday tanıtım toplantısında, Gülen cemaatini kastederek, "Paralel devlet dediğin zaman KCK da böyle bir paralel devlettir. Devlete karşı kurulan bu paralel yapılar, KCK neyse, farklı isimleri ne olursa olsun aynı kefededirler. Birbirlerinden hiç farklan yoktur" dediği için imza topladılar.

Grup adına konuşan esnaf Hayrettin Cebenay, Milletvekili Muhyettin Aksak hakkında 'suç uydurmak ve hakaret' suçlarından dolayı suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi.

Hayrettin Cebenay, yapılan konuşmalarda dünya çapında tanınan ve sevilen bir oluşuma hakaret ederek toplum nezdinde küçük düşürmek istendiğini söyledi.

Aksak'ın konuşmasında belirttiği örgütle  aynı kefede olamayacaklarını, ortak hiçbir yanlarının bulunmadığına dikkati çeken grubun sözcüsü Hayrettin Cebenay şunları söyledi: "Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi ve Gönüllüler Hareketi ile ilgili ortaya atılan yakışıksız, mesnetsiz iftiralar, ifadeler, sözler, onu seven, gönül veren insanlar olarak bizleri yaralamaktadır. Gönüllüler hareketi olarak bir araya gelen oluşumun karalanmak istenmesi yolsuzluk operasyonlarını örtmek için bu oluşuma hakaret edilmesi bizleri üzmüştür.

KCK,  alternatif bir devlet oluşumudur. Kendi anayasasını  tanımlamış, ayrıntıları dahi düşünülmüş bir örgüttür. Kendi içinde vatandaşlık tanımı yapan halk meclisi, yasama, yürütme, yargı örgütlenmesini kurmuştur. KCK, PKK'yı dahi silahlı kuvvetleri olarak kabul eden bir çatı örgütüdür. KCK örgütünün önder olarak kabul ettiği şahısla müzakereler yapılmaktadır.

Tüm bunların ardından gerek Meclis'te, gerekse Kandil Dağı'ndaki yapılanmalarla görüşmeler sonucu örgüte hukuki statü talebi bile değerlendirilmektedir. Terör örgütü olarak tanımlanmış KCK suçlularının ceza hükümleri Yargıtay tarafından onanmıştır.

Gönül verdiğimiz ve herşeyine kefil olduğumuz hemşehrimiz olan hocamızın bu şekilde anılması, bizlerin oyunu alan bir milletvekili tarafından böylesi haksız, yakışıksız hakaret ve isnatlarda bulunması bizleri yaralamıştır. Bu hakaret ve yalan yanlış isnatlar yüzünden, çevremizdeki insanların gereksiz  yakıştırmalarına maruz kalmaktayız.

Tarafımıza karşı TCK'da tanımlı 'hakaret' ve 'suç uydurma suçları' işlenmektedir. Bu haksız iddia ve isnatlar seçim propagandası olarak kullanılmaktadır. Hükümet çevrelerince ve basında 'savaş bakanı' olarak lanse edilen atanmış bir bakanın küçük düşürücü söylemlerinden sonra  oylarımızla seçilmiş milletvekilinin de hakaret yarışına girmesine karşılık, büyük harflerle 'zamanlama manidar' diyoruz. Bu kabul edilmez hakaretlerle ilgili Erz