‘Şiddet’i ABD’de araştıracaklar

TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerini Araştırma Komisyonu New York’a gidecek.

‘Şiddet’i ABD’de araştıracaklar
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 30.01.2015 - 21:24

TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerini Araştırma Komisyonu, kadına şiddetin nedenlerini 11 günlük gezi programı çerçevesinde ABD’de “araştıracak.” Komisyon üyeleri, 9-20 Mart tarihleri
arasında New York’ta, Birleşmiş Milletler’de (BM) gerçekleştirilecek olan Kadının Statüsü
59. Komisyonu kapsamında, 8 Mart’ta ABD’ye hareket edecek.

Komisyonun, gerçekleştireceği yurtiçi ve yurtdışı ziyaretlerinin takvimi belli oldu. Komisyon Başkanı ve AKP İstanbul Milletvekili Alev Dedegil’in açıkladığı takvime göre, komisyon üyeleri 9-20 Mart tarihleri arasında BM’de gerçekleştirilecek olan Kadının Statüsü 59. Komisyonu yıllık toplantısı kapsamında, 8 Mart’ta ABD’ye gidecek. 11 Mart’a dek ABD’de bulunacak komisyon üyeleri, parlamentonun ve grupların önereceği isimlerle belirlenecek. Milletvekillerinin yanı sıra komisyonda yer alan bir uzman da ziyarette yer alacak.

 

‘Mış gibi yapılmazsa...’

CHP’li Candan Yüceer, ABD gezisinin “örneklere bakılması, karşılaştırılması” anlamında
önemli olabileceğini belirterek, “Tabii muhakkak ki şiddet konusunda ABD bu işin muhakkak
ortasında değil. Orada nasıl çözüm önerileri geliştirilmiş, sorunlar nasıl tespit edilmiş, bunların değerlendirilmesi açısından önemli olabilir gezi. Tabii verim alınacaksa... ‘Mış’ gibi yapacaksak, bazı
şeylerin üstünü örtecekse gezinin bir anlamı yok. Tamamıyla niyetle alakalı” yorumunda bulundu.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek de 5 Şubat’ta, saat 12.30’da Meclis Mermerli Salon’da komisyon
üyelerine özel yemek verecek. Komisyon 6 Şubat’ta Ankara’da, cezaevini, Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezi’ni, Denetimli Serbestlik Daire Başkanlığı Elektronik İzleme Birimi’ni, Tıbbi Sosyal Hizmet Birimi ve Krize Müdahale Merkezi’ni ziyaret edecek. Komisyonun 27-28 Şubat’taki İstanbul ziyaretinde de gazete, dergi ve televizyonların genel yayın yönetmenleriyle “kadına yönelik şiddet haberlerinin dili konusunda” toplantılar yapılacak.

 

‘Ekip otosunu taksi gibi kullanıyorlar’

Komisyona önceki gün sunum yapan Cebeci Polis Merkezi Emniyet Amiri Nuğman Demirdiş de koruma talep eden bazı mağdurlara ilişkin “ilginç” bir detayı paylaştı. Koruma talep eden mağdurlara, can güvenliğinin olmaması halinde ekip otolarının eşlik ettiğini anlatan Demirdiş, “Bazı kişiler ‘Benim koruma kararım var’ diyerek, ekip otolarını taksi gibi kullanmak istiyor” dedi.

 

Uçma’nın sözleri ‘kriz’ yarattı

Öte yandan CHP’li komisyon üyeleri Binnaz Toprak ile Candan Yüceer arasında “kadına karşı şiddete mahalle namusu” önerisi getiren AKP Milletvekili İsmet Uçma’nın sözleri de “tartışma” yarattı. CHP’li Toprak, “mahalle kültürünün özellikle büyük şehirlerde değiştiğini” söyleyerek, “Bazı kavramlar
kullanılmadığı için şikâyeti kim yapacak konusu tartışılıyor. Televizyon seyrederken üst kattan, alt kattan birisi yardım için bağırıyorsa ve siz kanal değiştirmeye devam ediyorsanız, bu bizim anlayışımıza ters” dedi. Yüceer ise kadına yönelik şiddetin önlenmesinin “mahallenin namusu” kavramı ile gündeme getirilmesini eleştirerek, bunun tehlikeli bir yaklaşım olduğunu, namus kavramının kişiye göre değişebileceğini ve kadına yönelik mağduriyetler doğurabileceğini vurguladı.

 

AKP’li Uçma’dan LGBT bireyler için de ‘ayrımcı’ sözler

‘Yaygınlaşması önlenebilir’

Kadına şiddete “mahallenin namusu” kavramıyla çözüm öneren AKP’li İsmet Uçma’nın, LGBT bireylere yönelik “ayrımcı” ifadeler kullanması da dikkat çekti. Uçma, “Hiç arzu etmeyiz ama sevgili arkadaşlar, toplumumuzda bunlar hiç olmasın, insanlıkta hiç olmasın isteriz ama aykırı cinsel tercihlerle ilgili yaşanmış olaylara ilişkin bir istatistiki bilgi elimizde yok” görüşünü savundu. Uçma daha da ileri giderek, bu tür “aykırı tercihler”in önlenebileceğini ileri sürerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunu şunun için önemsiyorum: Bunun önlenebilir metotları ve yöntemleri vardır, dünyadakinden farklı, bizim kodlarımızdan da üretilebilecek birtakım çözüm önerileri olabilir. En azından, toplumsal olarak yani doğuştan getirmiyorsa yaygınlaşması önlenebilir ve onların da insan haklarının koruma altında olması gerekir.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler