Sıcaklar çarptı galiba
Osman İkiz(İsveç)
Kimisi dolar kaç oldu gözü ekranlarda, kulağı haberlerdedir, kimisi pür dikkat borsayı izler; ya alacak ya satacaktır; oturduğu yerden para kazanacaktır; ben de durmadan hava durumunu izlerim. Nisan ortasında Stockholm’de iliklerimize kadar donarken Antalya’dakilerin pırıl pırıl güneş altında baharın keyfini çıkarmalarını kıskanırım. Bu genellikle böyle olur da son günlerde güneş büyük bir sürprizle yüzümüzü güldürdü. Stockholm 18 derece, İstanbul 12. Kırk yılda bir İstanbul’dan iyiyiz. Züğürt tesellisi derler ya, eşeğini kaybedip sonradan bulanın sevinmesi gibi bir şey. İstanbul’daki dostlarımıza mesaj atıyoruz: “Burası Akdeniz gibi, halinizden şikâyetçiyseniz buraya gelin.’’ Alışık olmayınca nisan ortasında 20 derece insanı çarpıyor galiba. İsveçlilerin son günlerdeki güncel konuşmalara ilişkin yorumlarına bakınca, “Acaba sıcaklar çarptığı için mi Trumplaştılar” diye düşünmeye başladım.
Greta düşmanları türedi
Çevreci eylemleriyle gündem yaratan 16 yaşındaki Greta, Time dergisinin dünyanın en etkili 100 kişisi arasında gösterildi. Muhtemelen bu yıl Nobel Barış Ödülü’nü de o alacak. Greta’nın gençler arasında etkisi giderek artıyor. Öğrencilerin okul grevleri giderek yaygınlaşırken iktidar odakları da gelişmeye kayıtsız kalamıyor. Kayıtsız kalmamak bir yana Katolik dünyasının merkezi Vatikan, iklim değişikliğini yavaşlatmak için Greta’nın savunduğu görüşlere sahip çıktı. Geçen çarşamba günü Vatikan’da Greta ile konuşan Papa Françesko “Devam et kızım’’ dedi. Biliyorsunuz eski ABD başkan yardımcısı Al Gore da 2006’da iklim değişikliği ve küresel ısınmaya karşı çarpıcı bir film yapmış, Nobel Ödülü kazanmıştı. O da Greta’ya “Devam et” diye seslendi. Üstelik Greta, sürdürelebilir olmayan bu sistemin tümden değişmesini gerektiğini savunarak kendisinden daha radikal önlemler önermesine rağmen. Kısacası aklı başında herkes Greta’yı haklı buluyor ama sistem değişikliğine gelince mırın kırın ediyor. Hele çıkarları tüketim ekonomisinin devamına bağlı olanlar, Greta’nın etkinliğinin arttığını görünce isyan bayrağını kaldırdılar. Sosyal medyada adeta deprem oluyor. Genç kıza asperger olduğu için olmadık hakaretler yağdırılıyor. Bu kervana, en büyükleri olmasa da, bazı gazetelerin başyazarları da katıldı. Toplumda sosyal dengeleri bozan, adaleti yıpratan, savaş atmosferine yol açan bu sistemden çıkarı olanların, uzun vadede Greta’ya karşı olmaları anlaşılabilir de, sıradan insanların düşmanlık etmeleri nasıl açıklanabilir. Ya akıl fukaralığı olmalı ya da sıcak çarpması herhalde.
Brexit İsveç’i de gerdi
Brexit (İngiltere’nin AB’den çıkışı) sadece İngiltere’yi allak bullak etmedi. AB’nin diğer üyelerinde de hoşnutsuzluk yarattı. Hoşnutsuzluk İngilizlerin ayrılmaları değil. Üye ülkelerin AB bütçesine yaptıkları katkının Brexit nedeniyle azalacak olması canları sıkıyor. Kurallara göre, doğacak boşluğu üye ülkeler dolduracak. Bu boşluğu doldurmak için İsveç’in payına düşen de 15 milyar kron. Ne de olsa AB bütçesine hesapta olmayan bu ek ödemeler bütün ülkelerde ya sosyal harcamalardan kısılarak karşılanacak ya da ek vergi konacak. Maaş artışı bekleyen emekliler, sosyal hakların genişletilmesini isteyen vatandaşlar, hizmetlerin iyileştirilmesini isteyen herkes somurtmaya başladı. Pek çok kişi “Biz de mi çıksak” diye mırıldanıyor. Bir ara AB yanlılarıyla karşıtları arasında pek az fark vardı. Sonra karşıtların sayısı epey geriledi. Şu sıralarda yine artmaya başladı. Greta’nın sürdürülebilir olmadığı için tümden değişmesini savunduğu sistemin bekçisi olan hükümeti de zor günler bekliyor. Hiç hesapta olmadığı halde SAAB’ın ürettiği 15 JAS savaş uçağının alınması gündeme geldi. Başka ülkelere umulan satış sağlayamadığı için SAAB’ın devlete bastırmış olduğu tahmin ediliyor. Yerli sanayinin yaşaması için de bu kadar fedakârlık yapılacak herhalde.
Ebe aranıyor
Vizyonsuz politikacıların faturasını da halk ödüyor. Tüketim ekonomisini canlandırmak için cömert göçmen politikalarının sonuçları herkesin canını yakıyor. Göç hareketleriyle artan nüfusun gereksinimini karşılayacak sayıda doktor olmaması sağlık hizmetlerinden şikâyetlerin artmasına yol açıyor. Sadece doktor değil, ebe sıkıntısı da çekiliyor. Bu da hesap edilmemiş . Ebelik deyim yerindeyse karaborsaya düştü. İthal ebelere cazip gelsin, gençler bu mesleğe yönelsin diye, yaz aylarında ebelere 99 bin kron maaş ödeneceği açıklandı. Ebe maaşı uzman doktorunkinden de, milletvekilininkinden de yüksek olacak. Hızlandırılmış bir ebe kursuna mı yazılmalı acaba... osman.ikiz@gmail.com
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!