Sel felaketi Meclis gündeminde

CHP Adana Milletvekili ve KİT Komisyonu Üyesi Orhan Sümer, dere yataklarının daraltılması ve yapılaşmaya izin verilmesi sonrasında yaşanan taşkınlarla meydana gelen afetler ile ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na yazılı soru önergesi verdi.

Orhan Sümer önergesinde, “Türkiye genelinde dere yatağında olmasına rağmen kaç konut bulunuyor? Kaç tanesi imar affında faydalandı? Yatak Derinliği daraltılan kaç havza var?" sorularını yöneltti.

HEM DERE YATAKLARINI HEM CEPLERİNİ DOLDURDULAR

CHP'li Sümer konuyla ilgili, “Daha önce defalarca yaşadığımız, son olarak Kastamonu, Sinop ve Bartın’da çok acı bir şekilde tecrübe ettiğimiz sel falaketinin temelinde ne yazık ki rant yatıyor.  Doğa’nın ve ekolojik sistemin yapısını bozanlar yaşanan can kayıplarının sorumluluğunu almalıdır. Bugün yaşadığımız afetin nedeni dere yataklarının ıslah edilmesi gerekirken yapılaşmaya açılmış olmasıdır. İktidarın betona dayalı politikaları yıllardır hız kesmeden devam ettiği için bugün bu sonuçlar karşımıza çıkıyor. İnşaattan rant elde etmek isteyenler hem dere yataklarını hem ceplerini doldurdular. Olan yine vatandaşımıza oldu.” ifadelerini kullandı.

İKTİDARIN AFETTEN ANLADIĞI İBAN NUMARASI

Orhan Sümer devamında şunları söyledi:

“Yandaş şirketlere rant uğruna, doğanın dengesini bozdular. Derelerimizi HES’lere kurban ettiler. Suların akış yollarını, kuşların yuvalarını, tabiatın dengesini bozdular. Millet dereleri için direnirken onları terörist ilan ettiler. Bugün yaşadıklarımız ortada. Doğa mutlaka kendinden çalınanı bir şekilde geri alıyor. AKP iktidarının plansızlığının, riski hesaplamamasının bedelini ödüyoruz.” dedi 

Ne yazık ki son zamanlarda üst üste yaşadığımız doğal afetler yüzünden zor zamanlar geçiyoruz. Ancak iktidarlar böyle durumda vatandaşın derdine çare olmak için vardır. AKP iktidarı ise her afette millete iban numarası vererek yardım istiyor. Millet eski usul imece yardımlarıyla yaralarını saracaksa siz ne işe yarıyorsunuz? Hem milleten para isteyeceksiniz hem krizi yönetemeyeceksiniz hem de hiç yüzünüz kızarmayacak. Bu yüce millet çok daha iyilerini hak ediyor.