Rumlara yeniden Türkiye'de vatandaşlık hakkı

Bir dönem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıydılar. Sürgün edilince bu haklarını kaybettiler. Ancak Türkiye'den ayrılmak zorunda kalan Rumlar şimdi isterlerse yeniden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olabilecek.

Rumlara yeniden Türkiye'de vatandaşlık hakkı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.02.2014 - 14:06

Yunan vatandaşı Rumların 16 Mart 1964 tarihinde Türkiye’den sınırdışı edilmesinin ellinci yıldönümü hem Türkiye’de hem de Yunanistan’da düzenlenen bilimsel konferans ve sergilerle gündeme taşınacak. Etkinlikler, merkezi Atina’da bulunan İstanbul Rumlarının Evrensel Federasyonu (İREF) tarafından düzenlenecek. 4 Mart tarihinde Galata’daki Tütün Deposu’nda açılacak olan sergiyle başlayacak olan program, 16 Mart tarihinde Atina’da düzenlenecek sergi ve konferansla devam edecek. Kasım ayındaysa Istanbul’da uluslararası bir konferans gerçekleştirilecek.  Ayrıca sınırdışı edilenlerin yaşadığı travmalar bilimadamları tarafından araştırılacak ve raporlanacak. Konferanslarda bu araştırmalardan elde edilen raporların da ele alınması planlanıyor.

Kısa bir süreliğine İstanbul’a gelen Federasyon Başkanı Nikolas Uzunoğlu hem yapılacak etkinlikleri hem de Ankara’yla yapılan bir dizi görüşmeleri ve yeni gelişmeleri Al Jazeera'den Vercihan Ziflioğlu'na aktardı. Uzunoğlu, hem sınırdışı edilen Türkiye doğumlu Yunan vatandaşı Rumlara, hem de Yunanistan’a gitmek zorunda kalan, bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlıklarını yitiren Rumlara vatandaşlık haklarının iadesi için Dışişleri Bakanı Ahmet Davuoğlu ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru’yla uzun  süredir temasta olduklarını ve görüşmelerden olumlu neticeler alındığını söyledi.

Vatandaşlık hakkı iade ediliyor

Ankara’yla yapılan görüşmeler sonucunda başvuru yapanlara kişiye Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlıklarının iade edildiğini aktaran Uzunoğlu kısa bir süre önce yaşanan yeni gelişmeleriyse şu sözlerle aktardı:

“Sınırdışı kararının ardından 1963-1981 yılları arasında doğan çocuklara anne tarafından vatandaşlık alma hakkı yasaklanmıştı. Ankara’yla yaptığımız görüşmeler neticesinde bu yasak geçtiğimiz aylarda kaldırıldı. Anne tarafından kazanılan haklar için vatandaşlık başvurusunun önü açıldı.”  

“Ne Varlık Vergisi, ne 6-7 Eylül”

Uzunoğlu 1964 yılında yaşanan sınırdışı olaylarının öncesinde Türkiye’de 100 bin TC vatandaşı Rum ile yine Türkiye’de doğan fakat Yunan vatandaşlığına sahip olan 25 bin Rum’un bulunduğunu belirtti. Yunan vatandaşı Rumlarla ilgili Türkiye’de bir kafa karışıklığı yaşandığını ve dahası bu konuda bilgilerin sınırlı olduğunu belirten Uzunoğlu şu bilgileri aktardı:

“Yunan vatandaşlığı alan Rumlar aslında Türkiye doğumlu. Yunan vatandaşı diye tanımlıyoruz fakat ellerinde Yunan pasaportları bile yok, sadece konsolosluklardan vesika alıyorlar. Özellikle altını çizmek isterim ki Yunan vatandaşı Rumlar ayrıca Lozan’la da tanınıyor ve TC vatandaşı Rumlarla eşit statüye sahipler zaten bu yüzden mübadeleden muaf tutuluyorlar.”

1964 yılında verilen sınırdışı kararının Rumlara büyük bir darbe vurduğunu söyleyen Uzunoğlu açıklamalarına şu sözlerle devam etti:

“Ne 6-7 Eylül olayları, ne varlık vergisi, Rumlara asıl darbeyi sınırdışı kararı vuruyor. Unutmamalı ki sınır dışı edilenlerin eşleri ve çocukları TC vatandaşları.”

Yunanistan’da da zorluk yaşadılar

Sınırdışı edilenlerin malvarlıklarının ve bankadaki paralarının bloke edildiğini belirten Uzunoğlu, gidenlerin Yunanistan’da da büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığını söyledi ve şu bilgileri aktardı:

“Yunanistan bu meseleyi başlarına yeni bir bela olarak gördü. Gidenlere Türkiye’ye geri dönsünler diye oturma ve çalışma izni verilmedi.”

Kendisi de İstanbul kökenli bir Rum olan Nikolas Uzunoğlu Yunanistan’da geçmişte yaşadıklarını birinci elden şu sözlerle aktardı:

“1974 yılında ayrılmak zorunda kaldım Türkiye’den, eğitimimi tamamlamak için İngiltere’ye gittim, sonrasındaysa Yunanistan’a. Genç bir mühendis olarak PTT’nin yarışmasına girdim birinci oldum ama atanamadım…”

Yeni proje yolda

Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Bakan Yardımcısı Naci Koru’nun da desteğiyle yeni bir planı daha hayata geçirmeye hazırlandıklarını aktaran Uzunoğlu, projenin ayrıntılarını şu sözlerle aktardı:

“Beyoğlu Topçular Caddesi üzerinde geçmişte tarihi Istanbul Rum Edebiyat Cemiyeti vardı, bu cemiyete ve içerisinde bulunan el yazması paha biçilemez eserlere 1953 yılında el konuldu. Kitapların bazıları kese kağıdı olarak bile kullanıldı. Aralarında Bizans elyazmaları da vardı. Sayın Davutoğlu’na bu kitapların yerlerini tespit edip bir kütüphane açma fikrimizi gündeme getirdik, kendisi bu projeye çok önem verdiğini söyledi. Sayın Naci Koru’yla da görüştük. Hangi kitapların nerede olacağı konusunda araştırmalara başladık. Kitapları toplarladıktan sonra hallihazırda kapalı olan bir Rum Okulu’nu kütüphaneye dönüştürmeyi hedefliyoruz.”

Atmosfer artık farklı

“Türkiye’de artık geçmişe kıyasla farklı bir atmosfer var, AKP’nin bu konuda rolü yadsınamaz” diyen Uzunoğlu şöyle devam etti: “Doksanlı yıllarda bir Rum Federasyonu Başkanı’nın TC Dışişleri Bakanıyla buluşması imkansız bir şeydi. Bırakın bakanlık düzeyinde görüşmeyi, en ufak bir memuru bile görebilmek mümkün değildi.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon