Riekerink: Ben hiç değişmedim

Galatasaray Teknik Direktörü Jan Olde Riekerink, "Ben hiç değişmedim. Zor bir durumda geldim, herhangi bir maddi talebim olmadan; sadece yardımcı olabilmek adına göreve geldim. Pek iyi geçmeyen bir sezonda hep birlikte bir kupa kazandık" dedi.

Riekerink: Ben hiç değişmedim
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 07.10.2016 - 12:27

Hollandalı teknik adam Galatasaray Dergisi’nin Ekim sayısına röportajı ile konuk oldu. Riekerink, Ajax günlerinden takımın son durumuna, transfer döneminden taraftarla ilişkisine kadar pek çok soruya samimi cevaplar verdi.
Riekerink'in açıklamaları şu şekilde:

"Sneijder hiç yılmadı"

O, benim için hala aynı Wesley; değişen hiçbir şey yok. Eğer bir çocukla o yaşta tanışıyorsanız, öncelikli özelliği sahada sergilediği değildir. Onun aslında kim olduğunu, en saf halini görürsünüz. Ve onunla 20 yıl sonra karşılaştığınızda, o hala aynı insansa bu size büyük mutluluk verir. Wesley de benim için öyle. O zamanlar da aynıydı; şakalar yapardı, mücadele etmeyi severdi, oyundan ve daha iyi olmaktan asla vazgeçmezdi. Ben onun antrenörü olarak; karşımda her zaman neşeli bir insan ve harika bir oyuncu gördüm zamanla. Tabii ki zorluklar da yaşadı Ajax Futbol Akademisi’nde; çünkü hep kendisinden güçlü ve büyük oyunculara karşı mücadele etmek zorundaydı. Hiç yılmadı ve herkes onu çok sevdi.

“Dengeyi yakalamak gerekiyor”

Takımın hangi noktalarda problemleri olduğunu analiz ettik. Savunmada bir oyuncuya ihtiyacımız vardı, sağ bek için alternatif bir isim düşünüyorduk ve forvet almamız gerekiyordu. Orhan Atik, Ayhan Akman, yönetim ve diğer unsurlarımızla birlikte çok sayıda oyuncu üzerinde düşündük. Ben bu dönemde oldukça iyi bir iş birliği yaptığımıza da inanıyorum. En sonunda ihtiyacımız olan noktalara gerekli takviyeleri yaptık. Finansal olarak doğru dengeyi de yakalamamız gerekiyordu. Ayrıca bir oyuncu üzerine yoğunlaşırken diğer ihtimalleri de göz önünde bulundurmalısınız. Transfer sezonunun son günlerinde, Nigel de Jong’un takımımıza katılabileceğini öğrendik, bizim adımıza bir fırsattı. Ve hızlı bir şekilde bu transfer gerçekleşti.

“Daha iyi olmalıyız”

Oyuncular için zor bir sezondu. Galatasaray, üst düzey oyunculardan kurulu; büyük bir kulüp. Ligi altıncı sırada tamamlamak insanları mutlu edemez. Bu durum, oyuncuları da etkiledi. Ancak yeni sezonda birçok şey farklı oldu, farklı bir yapı kurduk; yeni oyuncular aramıza katıldı, üst üste maçlar kazandık. Ama hala daha iyi olmamız gerekiyor. Çok iyi konsantre olduktan sonra, bazen o hissi kaybedebiliyoruz. Yani kilo vermek istediğiniz zaman, ilk hafta çok iyi gider; odaklanırsınız. Ancak sonrasına da dikkat etmelisiniz.

“Bruma kariyeri için önemli bir aşamada”

Bruma, bizim takımımızın en genç oyuncularından biri; aynı zamanda ligin de öyle. Kariyeri adına önemli bir aşamada şu an. Halihazırda olduğu pozisyonu korumalı ve tecrübeli oyunculardan ders almaya, onları izlemeye devam etmeli. Sadece Bruma için değil; Sinan Gümüş ve o yaş grubundaki diğer oyuncular da öyle. Bu sezon veya gelecek sezon değil sadece. 25-26 yaşına kadar devam edebilecek bir süreç bu. Tercihler, atılacak adımlar, yapılacak hatalar, tecrübeler… Hepsi birlikte gelebilir.

“Takım oyuncusuyum”

Ben hiç değişmedim. Zor bir durumda geldim, herhangi bir maddi talebim olmadan; sadece yardımcı olabilmek adına göreve geldim. Pek iyi geçmeyen bir sezonda hep birlikte bir kupa kazandık. Yeni bir yapıyla tekrar güçlü bir takım kurabileceğimiz konusunda fikir verdik. Yönetimimizle beraber yaptığımız çalışmalar sonunda mantıklı noktalar üzerinde durarak oyun sistemimize uygun isimler aldık. Bir takım oyuncusuyum; teknik heyetin, sağlık ekibinin, burada bizimle beraber çalışan idari ve iletişim ekibinin ne denli önemli ve değerli olduğunu biliyorum. Buna göre hareket ediyorum; biliyorum ki, saydığım unsurlar olmadan başarıya ulaşamam. Taraftarların benim için yaptıkları çok özel, son yedi ayda yaptıklarımıza saygı duyduklarını hissedebiliyorum ve bunun için her birine müteşekkirim. Ama daha önce de söylediğim gibi, benim gözümde kulüp; bireylerin her zaman üzerinde. Bu sezon evimizde onlarla birlikte oynadığımız maçlarda yaptıkları olağanüstüydü; o atmosferde takımı ileri taşıdılar.