Özlerken
Perşembe günleri, Aydın Emeç’le paylaştığım Kültür Servisi odasına getirdiği cuma yazılarını özlüyorum. Cumhuriyet Kitap’ın ilk dönemlerine yazdığı “Akan Zaman Duran Zaman”larını özlüyorum. Bazen gazetede, bazen Hacıbaba’da, bazen Refik’teki sohbetlerini özlüyorum.
Özlemimi, kimi zaman “Rahatı Kaçan Ağaç”la, “Göçebe Denizin Üstünde”yle, kimileyin “Teknenin Ölümü”yle, “Ölümsüzlük Ardında Gılgamış”la dindirmeye çalışıyorum.
Yine de, insanı afallatan, meraka yönelten, akıl açan, hemen her seferinde bir düşünce buluşunda bulunan sohbetlerini özlemeden edemiyorum.
Melih Cevdet’i, 100. yaş gününde, Turgay Fişekçi’nin onun dizeleri, sözleri, düşünceleri arasında gezinen; Ayşegül Yüksel’in onun oyunlarının gizlerini aralayan yazılarıyla selamlıyoruz.
En Çok Okunan Haberler
- Futbolda pis kokular yükseliyor
- Son seçim anketinde çarpıcı sonuç!
- TÜPRAŞ'ta patlama: 12 kişi yaralandı
- 'Erdoğan bize göre tek seçenektir'
- CHP’de çelişen başkanlara uyarı
- Hekimlerin istifaları hızlandı
- 'Erdoğan ömür boyu Cumhurbaşkanı olacak diye...'
- Beyoğlu'ndaki cinsel saldırı dehşetinde yeni gelişme
- Türkiye'de bir sağlık skandalı daha!
- Napoli'den Galatasaray'a Osimhen yanıtı!