Özellikle korku-gerilim meraklılarının heyecanla beklediği “Us” gösterimde

“Biz”, oldukça yaratıcı, incelikli, zaten ödüllendirilmiş senaryosu ve türler arası, standart bir estetiğe erişmiş yapısı ve biçemiyle haftanın filmi...

Özellikle korku-gerilim meraklılarının heyecanla beklediği “Us” gösterimde
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.03.2019 - 21:52

Sessiz sinema zamanından beri Yedinci Sanat’ın her dönemde geçerliliğini koruyan en popüler ve demirbaş türlerinden biri olagelen korku sinemasının Amerikalı ‘yeni prensi’ sayılan siyahi yönetmen Jordan Peele’in ikinci filmi “Us-Biz” bugün gösterime giriyor. Geçen yıl 5 milyon dolarlık düşük bütçesine karşılık 255 milyonluk hiç umulmadık büyük bir gişe hasılatı sağlayan, üstelik özgün senaryo dalında da Oscar ödülü de kazanan, ABD’deki ırkçılığı özgün bir mizahla işleyerek türe yeni bir soluk kazandıran, güçlü bir politik alt metne de sahip ilk filmi “The Get Out - Kapan”la yıldızı parlayan yönetmen Peele’in yine senaryosunu yazıp yönettiği ve yapımcılığını da üstlendiği ikinci filmi “Biz”, doğrusu “Kapan”dan daha esaslı ve eğlenceli bir korku-gerilim etkisi yaptı bize, kimi olmazsa olmaz, kâbusumsu sahnelerine karşın.

Özetle, yorucu geçmiş bir yılın ardından, Zora’yla (Shahadi Wright Joseph) Jason (Evan Alex) adlı iki çocukları ve evli bir beyaz çift arkadaşlarıyla birlikte tatile çıkıp kuzey Kaliforniya’da, Santa Cruz sahilindeki yazlık evlerine giden, birbirlerine sevgiyle bağlı, mutlu huzurlu Adelaide’le (“12 Yıllık Esaret” ve “Black Panther” filmlerinden anımsanacak Lupita Nyong’o başarılı performanslarına bir yenisini ekliyor bu filmdeki ‘ikili’ yorumuyla) Gabe Wilson (Winston Duke) adındaki siyahi çiftin, bir gece vakti ansızın hayatlarına giren, onlara ikizleriymişçesine tıpatıp benzeyen davetsiz saldırgan konuklarına karşı verdikleri hayatta kalma savaşımını hikâye ediyor “Biz”.

Dehşet!

Öncelikle çocukluğundan kaynaklanan, 30 yıl öncesinde kalmış bir evhamın yeniden nüksetmesiyle ailesinin başına kötü şeyler geleceğine dair gitgide paranoyaklaşmaya başlıyor, özellikle küçük oğlu Jason’ın üstüne titreyen müşfik anne Adelaide. Gamsız, irikıyım ama palavracı kocası Gabe de, zorla evlere girerek, birebir fiziklerine büründükleri komşu Kitty (Elizabeth Moss) ve Josh (Tim Heidecker) çiftini de çok kanlı biçimde katleden tehditkâr, cani saldırganlara karşı bir şey yapamayınca gerginlik hatta dehşet dolu, tekinsiz saatler ve büyük bir ölümcül kaos yaşayacaktır Wilson ailesi...

İki saatlik korku...

Senarist-yönetmen Jordan Peele’in basit kamera hareketleriyle filmin nerdeyse yarısını oluşturan, dehşetengiz ev işgali sahnelerinde tansiyonu giderek yükseltmeyi becererek heyecan katsayısını da artırdığı “Biz”de, Gabe’in benzeri Abraham’la (tabii ki Winston Duke oynuyor) Adelaide’in benzeri ürkünç sesli cadı Red (tabii ki Lupita Nyong’o oynuyor) çiftinin şeytani güçlere sahip iki çocuğunu, yani Zora’nın düşmanı Umbrae’yi Noelle Sheldon, Jason’ın muadili olan, korkunç suratını maskeyle örtmüş, örümcekimsi küçük canavar Pluto’yu da Cali Sheldon oynuyor.

Korku türünün bildik numaralarını “Biz”de ustaca yineleyip dönüştürmenin üstesinden gelen yönetmen Jordan Peele, finali biraz baştansavmaya getirilmiş olsa da, öncelikle bu türün tiryakilerince merakla beklenen, birinci sınıf bir korku-gerilim denemesi imzalamış sonuçta. Üreme konusundaki benzersiz potansiyelleriyle bilinen tavşanların (tekli ya da çoklu) sevimli görüntüleriyle hikayeye dahil edildiği filmde ayrıca “The Handmaid’s Tale” adlı meşhur televizyon dizisinin Altın Küre ödüllü yıldızı Elisabeth Moss da Kitty rolünde boy gösteriyor. Keyifli bir yaz tatili geçirmek için Santa Cruz’daki yazlıklarına giden, üst sınıftan, varlıklı bir siyahi aileye odaklanılan ve meraklısına tekinsiz, gergin dakikalar vaat eden, iki saatlik, ürkünç bir eğlencelik-fantezi niteliğindeki “Biz”, başarılı oyunculuklara, özenli bir görselliğe, popüler müziklere de sahip, meraklısına iki saatlik, ürkünç, ilginç ve görülesi bir seyirlik sunabilen bir film olarak kabul görebilir sonuçta. Oldukça yaratıcı, incelikli, zaten ödüllendirilmiş senaryosu ve türler arası, standart bir estetiğe erişmiş yapısı ve biçemiyle haftanın filmi diyebileceğim bu “Biz”, bundan böyle yönetmen Jordan Peele adına hep dikkat etmemizi hatırlatacak sinemaseverlere .

HAFTANIN FİLMLERİ...

Bu hafta 6’sı yerli 11 film vizyona girecek. Hans Petter Moland’ın yönetmenliğini yaptığı, İrlandalı sinema oyuncusu Liam Neeson’ın başrolünde yer aldığı gerilim ve aksiyon filmi “Soğuk İntikam” izleyici ile buluşacak.

- Hotel Mumbai: Anthony Maras yönetmenliğindeki “Hotel Mumbai”, Hindistan’ın finans ve eğlence başkenti olan Mumbai’de yaşanan gerçek bir öyküyü beyazperdeye taşıyacak.

- Ali: Hakan Meriçliler, Gürbey İleri, Semra Dinçer, Karel Gürtekin ve Baran Şükrü Babacan’ın rol aldığı “Ali” adlı filmi Ramazan Özer yönetti. Dram türündeki film, mide kanserine yakalanan genç bir adamın yaşadığı zorlukları ve kendisiyle beraber babasının da hayatının bambaşka bir yöne evrilişini konu alıyor.

- Özgür Dünya: Şevki Es ve Faruk Aksoy’un yönetmenliğini üstlendiği “Özgür Dünya”, babası, arkadaşları ve kendi özgürlüğü için mücadele eden genç bir kızın hikâyesini odağına alıyor.
4 Çat Kapı Aşk: Erhan Baytimur’un yönettiği “Çat Kapı Aşk”, hayatının aşkının bir gün gelip kendisini bulacağına inanan genç bir kız ile hayatı boyunca herkesten gizlemeye çalıştığı rahatsızlığına engel olamayan, bu yüzden yaşadığı sorunlardan kaçmaya çalışan bir gencin yaşadıklarını anlatıyor.

- BABA Bu Alem Bi Alem: Oğuz Yalçın’ın yönettiği, Tarık Papuçcuoğlu, Melih Çardak, İnan Ulaş Torun, Selma Güngör ve İlay Sağsöz gibi isimlerin oynadığı film, eski mafyatik ilişkilerinden uzak olmak ve İzmir’de yaşayan kızlarına yakın olmak için Seferihisar’a yerleşen bir adamın hikâyesini konu ediniyor.

- Anadolu Turnesi: Deniz Tortum ve Can Eskinazi’nin yönettiği belgesel yapım “Anadolu Turnesi”, 2013 yazında kurdukları rock grubu ile Anadolu’yu turlayan dört müzisyenin hikâyesini anlatıyor.
4 Mirai: Mamoru Hosoda yönetmenliğindeki Mirai, dört yaşındaki Kun’un kardeşinin doğmasının akabinde gelişen büyüme ve kardeşliği öğrenme macerasını anlatıyor.

- Kuzular Kurtlara Karşı 2: Vladimir Nikolaev’in yönetmen koltuğunda oturduğu bir diğer animasyon film “Kuzular Kurtlara Karşı 2”, kurtlarla kuzuların barış içinde yaşadığı kasabaya saldırı düzenlemeyi planlayan Gark ve kurt sürüsüne karşı Gri ve arkadaşlarının mücadelesini sinemaseverlerin beğenisine sunacak.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler