Özel güvenlik AKP’nin eseri
Erdoğan ve Davutoğlu’nun hedef tahtasına koyduğu özel güvenlik şirketleri varlığını AKP’ye borçlu. Yasal güvenceye AKP döneminde kavuşan sektörde 2002’de 20 bin çalışan varken bu rakam 2014’te 265 bin oldu.
Çağlayan Adliyesi’nde savcı Mehmet Selim Kiraz’ın rehin alınıp öldürülmesi olayının ardından özel güvenlik görevlileri, hükümetin ve Saray’ın hedefi haline geldi. Oysa Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kaldırılmasını istediği özel güvenlik sistemi, AKP tarafından 2004 yılında çıkarılan düzenlemeyle yasal alt yapıya kavuştu. AKP kurulduğunda yaklaşık 20 bin dolayında olan çalışan özel güvenlik sayısı, şuan yaklaşık 265 bine yükseldi. Polis sayısının 269 bin olduğu düşünüldüğünde, kaldırılan özel güvenliklerin boşluğunun nasıl doldurulacağı soru işareti yarattı. Türk-İş’e bağlı Güvenlik-İş Sendikası Başkanı Bolat Ankaralı, özel güvenliğin kaldırılması açıklamalarını “popülist yaklaşım” olarak nitelendirdi. Özel güvenlik yasasının çıkarıldığında Erdoğan’ın bunu savunduğunu belirten Ankaralı, “Şimdi özel güvenlik günah keçişisi ilan ediliyor. Asgari ücret alan insanlardan ne beklenmektedir” diye sordu.
Çağlayan’da savcı Mehmet Selim Kiraz’ı rehin alan iki eylemciden birinin avukat kılığında içeri girmesi güvenlik ihmali tartışmalarını beraberinde getirdi. Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, eylemcilerin ellerini kollarını sallayarak adliyeye girmeleri konusunda “istihbarat ve polisi pas geçerek”, sadece özel güvenlik görevlilerini sorumlu tuttu. Tartışmayı bir adım daha ileri taşıyarak özel güvenlik sisteminin tümden kaldırılması, yaşı uygun olanların ise emniyete polislik için müraacat etmeleri gerektiğini belirten Erdoğan, “Özel güvenlik teşkilatlarının hangi amaçla, kimler tarafından, nasıl kuruldukları hepsi soru işaretidir. Hassasiyetle üzerinde durulması gereken bir konudur” ifadesini kullandı.
Yasal altyapıyı AKP kurdu
Oysa Erdoğan’ın “Kimler tarafından kuruldu” dediği özel güvenlik sistemi, AKP döneminde çıkarılan düzenleme ile yasal alt yapı kazandı. AKP iktidara gelmeden önce özel güvenlik alanını düzenleyen bir yasa yoktu. Özel güvenliğin sayısı ise yaklaşık 20 bin dolayındaydı. Erdoğan başbakanlığındaki AKP hükümeti, 2004 yılında Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Yasa tasarısını Meclis’e sundu. 10 Haziran 2004’te Meclis’te kabul edilen yasa, 26 Haziran 2004’te yürürlüğe girdi. Yasa yürürlüğe girince mantar gibi özel güvenlik şirketleri ortaya çıktı. Özel güvenlik görevlisi de sayısı yasaya paralel olarak yıllar içinde arttı. AVM, bankalar, ulaşım, hastane, eğitim kurumu, spor tesisi, site, fabrika, askerlik şubesi, kamu lojmanları, petrol tesisi, deniz limanları, sivil hava limanları ve benzeri her türlü alanda özel güvenlik hizmetleri verilmeye başlandı.
1 milyon kişi sertifika aldı
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün istatistiklerine göre, 1 Ocak 2008 tarihinde Türkiye’de 312 bin 25 kişiye özel güvenlik sertifası verildi. Bunlardan 215 bin 809’u çalışmak amacıyla özel güvenlik kartı aldı. 2008 yılında özel güvenlik olarak çalışan kişi sayısı ise 86 bin 574 olarak kayıtlara geçti. Bu süreçte AKP iktidarı, adliye, okul, hastane, stadlar, kamu binaları gibi yerleri özel güvenliğe açtı.
Güvenlik sayısı zirve yaptı
2008’den itibaren özel güvenlik sayısı hızla arttı. Sadece 1 Ocak 2008’e gelindiğinde özel güvenlik olmak amacıyla sertifika alan kişi sayısı 1 milyon 69 bin 840 oldu. Bunlardan 714 bin 187’si özel güvenlik kimlik kartı alırken, 245 bin 90’ı ise özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edildi. Yine 2008’de 28 bin 660 yer özel güvenlik hizmeti alırken, 1 Ocak 2014’te sayı 69 bin 366’ya çıktı. 2008’de 914 özel güvenlik şirketi varken, 2014 bu sayı bin 303’e yükseldi. Özel güvenlik eğitim kurumu sayısı ise geçen yıl itibariyle 559 olarak kayıtlara geçti.
Yerini polis nasıl dolduracak
Eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, 17 Kasım 014’te Meclis’te bakanlığı bütçesi görüşmeleri sırasında, toplam istihdam edilen özel güvenlik sayısını 264 bin 730 kişi olarak açıkladı. Oysa 2008’de çalışan güvenlik sayısı 86 bindi. Bu veri, özel güvenlik sayısının polisle başa baş yarıştığını gösteriyor. Emniyetin 2014 yılı faaliyet raporunda emniyetin toplam personelinin 269 bin 898 olduğu belirtildi. Erdoğan’ın, özel güvenliğin sadece adliyelerde değil; stat, hastane gibi yerlerden de kaldırılması, buraların tümüyle polislere bırakılması gerektiği yönündeki açıklamasının nasıl uygulanacağı ise bilinmiyor. Sadece kamu binalarını 100 binin üzerinde özel güvenliğin koruduğu düşünüldüğünde, bu açığı emniyetin kapatması için yeni polis alımlarına ihtiyaç duyulacak. Diğer taraftan yaklaşık 265 bin özel güvenliğin aileleri düşünüldüğünde, sistemin kaldırılmasından en az 1 milyon kişi olumsuz etkilenecek.
Güvenlik-İş; Popülist yaklaşım
Türk-İş’e bağlı Türkiye Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası (Güvenlik-İş) Genel Başkanı Bolat Ankaralı, tartışmaları “Bu çok can sıkıcı bir konu. En küçük bir olayda özel güvenliğin konuşulmasından rahatsızız” şeklinde değerlendirdi. Erdoğan’ın açıklamalarının anımsatılması üzerine Ankaralı, “Sayın Cumhurbaşkanı, Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun çıkalırken, başbakandı. Çıkıp bu kanunu savundu. Şimdi bunu kaldırmak istiyorlar. Sormak istiyorum. Acaba Çağlayan Adliyesi’nde polis olsaydı, aynı olay olmayacak mıydı? Yine o kişiler, avukat kimliğini gösterip geçmeyecek miydi? Milli istihbarat kuruluşlarımız var. Onlar neden bu olayı önlemedi?” diye konuştu.
Bu insanlar nerede çalışacak
Özel güvenliğin kaldırılması değil, “nasıl daha iyi olurunun” tartışılması gerektiğini belirten Ankaralı, “Kaldırılırsa, Türkiye’de 350 bin özel güvenliği ne yapacaklar. Çoğu lise ve ortaokul mezunu. Bunlar nerede yeni iş bulacak? Şuan 1 bucuk milyon kişi 500 TL harç yatırmış. Bu paralar ne olacak? Yani, bunu kaldırma yaklaşımı çok popülist. Gündem değiştirmek için her seferinde konuşuluyor. En küçük sorunda bunu kaldıralım demek ne kadar gerçekçi? Sanıyorum Cumhurbaşkanını yanlış yönlendiriyorlar. Çünkü, bu kanunu kendi çıkardı. 2002’te 15-20 bin güvenlik vardı. Şimdi sertifika alan sayısı 1 milyonu geçti. Polis olsunlar deniyor. Çoğu 25 yaşını geçmiş. Nasıl polis olacaklar” diye konuştu.
Sorunlarını kimse konuşmuyor
Özel güvenliklerin sorunlarına dikkati çeken Güvenlik İş Sendikası Başkanı Bolat Ankaralı, şunları kaydetti:
“Güvenlik görevlilerinin çalışma koşulları çok zor. Halk ile karşı karşıya geliyorlar. Yetkileri ve ekipmanları yok. Sadece talimatları yerine getiriyorlar. Aldıkları ücret, asgari düzeyde. Yemek, yol paralarını alamıyorlar çoğu kez. Sosyal hakları yok. Sen taşeronsun diyorlar, kapıya koyuyorlar. Görevi olmayan işlerde çalıştırılıyorlar. Amelelik resmen. Özel güvenlik çok düşük maaş alıyor. Polisin aldığı parayı düşünün, bir de asgari ücret alan özel güvenliği... Asgari ücret alan özel güvenlikler beklentileriniz neler? Belli bir eğitimi tam vermiyorsunuz”
Günah keçisiyiz
Sistemi ayağa kaldırmak için Emniyet ve sivil toplum örgütlerinin bir araya gelip çalışması gerektiğini dile getiren Ankaralı, “Yetkilerini arttırmak gerekiyor. Ekipmanlarını daha iyi belirlemek lazım. Yeni bir model geliştirmek lazım” dedi. Özel güvenliğin şehitlik statüsü olmadığını dile getiren Ankaralı, “Devletin gözünde şehit bile değilller. Bankada para taşırken vurulurken ölen güvenlik var. ABD konsolosluğunda bombanın üzerine kendisini siper ederek hayatını kaybeden güvenlik var. Bu insanlar kendilerini feda ettiler. Ama bir olay oldu mu özel güvenliker gühah keçisi ilan ediliyor. En zayıf halka oldukları için, direkt olayı bize yıkıyorlar. Köpeklerin parçaladığı güvenlik vardı. 18 yaşındaki eş dul kaldı. Kimse halini sormuyor” değerlendirmesini yaptı. Özel güvenliğin kaldırılıp polisin konulmasının çare olmayacağını dile getiren Bolat, “100 bin polis alınması gerekiyor. Polis devleti oluruz o zaman. Polis şiddetinden insanlar mağdur” dedi.
Şiddeti eksik olmadı * 1 Mart 2013’te Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde yemek zammını protesto etmek isteyen öğrencilere biber gazı sıkan güvenlikler, tekme, yumruk ve coplarla müdahale etmişti * Soma’nın Yırca köyünde yapılması planlanan termik santral için Kolin Grubu’na bağlı özel güvenlik görevlileri 21 Ekim 2013’te zeytinlikleri kesmek istedi. Ancak Somalılar zeytinliklerin kesilmesine izin vermeyince özel güvenlik görevlilerinin şiddetine uğradı. Güvenlik görevlileri 11 köylüyü kelepçeledikten sonra 100 zeytin ağacının kesilmesine başlandı. * Türkiye-Kazakistan maçında stadı terk eden Volkan Demirel’i görüntülemek isteyen gazetecilere saldıranlar da yine özel güvenlikler olmuştu. * Kadıköy-Kartal hattındaki metrolarda dönemin Başbakanı Erdoğan’ın resimlerinin üstüne sticker yapıştıran üniversitelilere özel güvenlik görevlileri müdahale etmişti. |
En Çok Okunan Haberler
- Futbolda pis kokular yükseliyor
- CHP’de çelişen başkanlara uyarı
- AKP’li vekilin PKK yöneticisiyle fotoğrafı gündem oldu!
- Serdar Ortaç son malını da satışa çıkardı!
- 'Atatürk ile Cumhuriyet ile bayrak ile...'
- Hekimlerin istifaları hızlandı
- 'Erdoğan bize göre tek seçenektir'
- 'Erken seçim' çağrısı: CHP tarih verdi
- İşte sıfır faizli kredi veren bankalar…
- İşte Belediye Başkanı'nı öldüren saldırganın ifadesi!