Onların da artık okulu var

Kâğıthane Hasdal Ortaokulu saat 15.00’den itibaren Suriyeli Beytül Makdis Okulu haline geliyor. Okulun girişinde iki tabela yan yana duruyor. Saat 15.00- 19.40 arasında okulun Müdürü Muna Buşi. 32 Suriyeli öğretmen 5-15 yaş arasındaki 550 öğrenciye Arapça, İngilizce, Matematik, Fen ve Din Dersi öğretiyor. Önümüzdeki haftalarda Türkçe dersleri de başlayacak.

Suriyeli öğrenci ve öğretmenler, Türk öğrenciler, öğretmenler ve yöneticiler gittikten sonra temizlenen okulu, gene pırıl pırıl bırakıyor. Kimisi yıllardır eğitim görmemiş çocuklar artık bir okulları olduğu için çok mutlular. Akşamın geç saatine kadar ders görmeyi kimse dert etmiyor çünkü aslında eğitim açısından çok da uygun olmayan bu durum, “eğitimsiz kalmaktan’’ çok daha iyi. Kudüs’teki Mescid-i Aksa’nın bir başka adı olan Beytül Makdis Okulu’nu ziyaretimizde, okulda uygulanan programı, ders akışını, çocukların eğitim durumu öğretmenlerden Filistinli Sündüz Swidan’dan dinliyoruz:

“550 öğrencimiz var ama 200-300 öğrenci de sırada bekliyor. Bu öğrencilerin kimisi daha önce eğitim görmüş, kimisi görmemiş. 4-5 yıldır hiç okula gitmemiş öğrenci var. Bu yüzden büyük çocuklar için ayrı bir 1. sınıf açtık. Burada anasınıfından 9. sınıfa kadar öğrenci var. Küçük sınıflar kalabalık, büyük sınıflar daha az mevcutlu. Suriye müfredatını içeren ders kitaplarımız var. Arapça, Fen, Matematik, İngilizce dersleri veriyoruz çocuklara. Türkçe dersler de başlayacak. Yaz boyunca hepsine seviye sınavı yapıldı, ona göre sınıflara yerleştirildi. Burada yemek verilmiyor ama hepsi beslenme getiriyor evden. 19.40’a kadar ders görmek biraz zor geliyor ama eğitimsizlik daha kötü. Okulu bitirdikleri zaman çift diplomaları olacak. Hem Suriye Eğitim Bakanlığı hem de Türk Milli Eğitim Bakanlığı diploma verecek bu çocuklara

Boksör Muhammed

Sonra sınıf sınıf dolaşıyoruz okulu. 5. sınıfta İngilizce dersi var, Muhammed tahtada. Öğretmeni İngilizce olarak kendini tanıt diyor. Muhammed gayet düzgün bir aksanla anlatıyor. Öğretmeni hobilerini sorunca da ‘I like boxing’ (boks yapmayı seviyorum) diyerek bütün sınıfı güldürüyor. Öğretmen de Muhammed’i uyarıyor: “sakın arkadaşlarınla boks yapmaya kalkma!’ 1. sınıflara bir süre konuk olduktan sonra “iyi dersler’’ diyerek çıkıyoruz, arkadan bağırıyorlar: “Sana da iyi dersler.’

Kayıp nesil olmasın

Suriyelilerin yoğun olduğu illerde çocukların eğitime erişimi, eğitimlerine devam eden dezavantajlı Türk ve Suriyeli çocukları desteklemek amacıyla hazırlanan İl Eylem Planları (İEP) MEB ile UNICEF Türkiye Temsilciliği tarafından tanıtıldı.

MEB Müsteşar Yardımcısı Yusuf Büyük “Suriyeli çocukların kayıp nesil olmaması ve kendilerine güzel bir gelecek inşa edebilmeleri amaçlanıyor. Bugüne kadar yüz binlerce çocuğa ulaşabildik. 2015- 2016 ders yılının sonuna kadar ulaşamadığımız veya bize ulaşamayan yüzbinlerce çocuğa daha ulaşmayı hedefliyoruz’’ dedi.