Ömer Faruk Gergerlioğlu: Hakkımdaki karar okunursa TBMM'yi terk etmeyeceğim, direneceğim

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu hakkındaki kesinleşmiş yargı kararı, son anda bir değişiklik olmazsa, yarın (çarşamba) TBMM Genel Kurulu'nda okunacak. Kararın okunması ile Gergerlioğlu'nun milletvekilliği sona erecek.

BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, Meclis'e "çantasını alıp geldiğini" söyleyen Gergerlioğlu ise karara direneceğini belirterek, "Burası TBMM. Ben de milletin iradesini temsil ediyorum, çok açık bir haksızlıkla bu gasp edilmeye çalışılıyor. Ben milletin Meclisi'nde milleti koruyacağım" dedi.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Gergerlioğlu'nun sosyal medyadan yaptığı bir haber paylaşımı nedeniyle "terör örgütü propagandası" suçlamasıyla 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasını öngören yerel mahkeme kararını 19 Şubat'ta onayladı. Yargıtay'ın onama kararı, geçen hafta Perşembe günü Meclis'e ulaştı.

Kararla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunan Gergerlioğlu, aynı zamanda da "tedbir" kararı alınması talebinde bulunmuştu. Gergerlioğlu'nun bireysel başvurusuyla ilgili süreç devam ederken, tedbir kararı reddedildi. TBMM Başkanı Mustafa Şentop ise Gergerlioğlu hakkındaki bireysel başvurusu sonucunu beklemeyeceklerini açıklamıştı.

Kulislerde Gergerlioğlu kararının okutulmasının, MHP ve AKP kongreleri sonrasına kalıp kalmayacağı merak ediliyordu.

HDP'li bazı yöneticilerin TBMM Başkanlığı düzeyinde yürüttüğü temas trafiğinin sonuçsuz kaldığı öğrenildi.

AKP kaynaklarının verdiği bilgiye göre son anda bir değişiklik olmazsa, Gergerlioğlu hakkındaki kesinleşmiş yargı kararı yarın Genel Kurul'da okutulacak.

Anayasaya göre, hakkındaki kesinleşmiş yargı kararı TBMM Genel Kurulu'nda okutulan meclis üyesinin milletvekilli de sona eriyor. Bu nedenle, kararın okunmasıyla birlikte Gergerlioğlu'nun milletvekilliği de düşecek.

"İSTERSE ZORLA ÇIKARSINLAR MECLİS'İ TERK ETMEYECEĞİM"

Hakkındaki yargı kararının Anayasa'ya aykırı olduğunu belirten Gergerlioğlu ise Meclis'te direnme kararı aldığını söyledi.

Meclis'te BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Gergerlioğlu, çantasını hazırlayıp Meclis'e geldiğini ve hakkındaki karar okunsa da bu kararı "tanımayacağını" söyledi. Kararın, "millet iradesini çiğnemek" anlamına geldiğini belirten Gergerlioğlu izleyeceği tutumu şöyle anlattı:

"Tüm hukukçular bu karara isyan ediyor, bir tane bile doğru bir karardır diyen hukukçuya rastlamadım. Ben bu kararın yargı tarafından çiğnenerek alındığını ve TBMM Başkanlığı'nın da yargının anayasayı çiğneyen kararın bir manivelası olduğunu düşünüyorum. Bu karar okunursa, ben kararı tanımayacağım, Genel Kurul'da oturmaya devam edeceğim. İsterlerse beni zorla çıkarsınlar ama buradan da grup toplantı salonunda devam edeceğim, kaç gün olur bilemiyorum. Ama milletin kalbinde, bağrında bekleyeceğim. Burası TBMM, milletin temsiliyetinin esas olduğu bir yer ben de milletin iradesini temsil ediyorum, çok açık bir haksızlıkla bu gasp edilmeye çalışılıyor. Ben milletin Meclisi'nde milleti koruyacağım."

Kendisinin direnmeye ve kendisine yapılan haksızlığı anlatmaya her platformda devam edeceğini belirten Gergerlioğlu, "Ben restimi çektim, burada saatlerce, günlerce beklerim. Bedeli onlara (iktidar) ağır olur" görüşünü dile getirdi.

Gergerlioğlu, Twitter hesabından da "Meclis'e darbe, sadece bomba atmakla olmuyor. 90 bin kişinin oyunu almış bir milletvekilini Meclis dışına itmeye çalışmak, bu Meclis'e bir darbedir. Ben de bu darbeye karşı direneceğim" paylaşımında bulundu.

HDP MİLLETVEKİLLERİ DESTEK OLACAK

Gergerlioğlu'nun "başkanlık sunuşları" kapsamında hakkındaki kesinleşmiş yargı kararının okunmasının ardından HDP milletvekilleri de Genel Kurul salonunu terk etmeyecek.

İçtüzük gereği, çalışma saatleri içinde milletvekilleri ile stenograf, kavas gibi özel görevliler dışında kimse Genel Kurul'a giremiyor.

Milletvekilliği düştükten sonra Gergerlioğlu dışarı çıkmadığı sürece de Genel Kurul'un çalışmasının mümkün olamayacağı ifade ediliyor.

Gergerlioğlu ve HDP milletvekillerinin kararın okunmasından sonra bir süre Genel Kurul'da oturma eylemi yapacağı, daha sonra Meclis'teki HDP grup toplantı salonunda eylemlerine devam edeceği öğrenildi.

1994'TE NE OLDU?

Gergerlioğlu direnme kararını anlatırken, "1994'teki görüntüleri yapsınlar. Kendileri bilir. 1994 görüntüleri olur" görüşünü dile getirdi.

Gergerlioğlu'nun göndermede bulunduğu 3 Mart 1994'de aralarında Leyla Zana, Hatip Dicle, Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Orhan Doğan'ın da bulunduğu çok sayıdaki Demokrasi Partisi (DEP) milletvekilinin Meclis'te dokunulmazlığı kaldırılmıştı.

Milletvekili olmalarına karşın, dokunulmazlıkları olmadığı gerekçesiyle milletvekilleri 17 Mart 1994'te tutuklanmıştı.

Aralarında Sırrı Sakık'ın da bulunduğu bazı milletvekilleri bir süre Meclis'te kalarak, direnmiş, ancak bir süre sonra Meclis'ten çıkarılarak tutuklanmışlardı.

2007'de yaşamını yitiren Orhan Doğan'ın Meclis kapısı önünde başına bastırılarak polis aracına bindirilmesi ise yıllarca konuşulan görüntüler arasında yer almıştı.

Bölücülük suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılan DEP milletvekillerinin başvurusu üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, eski DEP milletvekillerinin adil yargılanma haklarının ihlal edildiğine hükmetmişti.

Yargıtay, 2004'te mahkumiyet kararlarını bozunca eski DEP milletvekilleri cezaevinden tahliye edilmişti.

Aralarında Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Leyla Zana'nın da bulunduğu bazı isimler ise sonraki yıllarda kapatılan Demokratik Toplum Partisi (DTP), kendini fesheden Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ve yerine kurulan Halkların Demokratik Partisi'nde (HDP) milletvekili, parti yöneticisi ve belediye başkanı olarak görev yaptılar.

2019 yerel seçimlerinde Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ahmet Türk ise İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılarak yerine kayyum atanmıştı.