Nevşehir’den şiiri özleyerek

Nevşehir’de yayımlanan dergi, 18 yılda 600’ü aşkın şairin imzasına yer verdi.

Yayınlanma: 03.08.2019 - 12:54
Abone Ol google-news

 

On sekiz yıldır Nevşehir’de çıkan Şiiri Özlüyorum dergisinin genel yayın yönetmeni Fuat Çiftçi ile konuştuk. Ürünlerinizi fuatciftci70@gmail. com adresine gönderebilirsiniz.

On sekiz yıl... Neler geldi geçti?

Anadolu’da iyi şiir yayımlayan, şiir üzerine tartışmalar açan, dosyalar düzenleyen üç beş dergiden biri olduk. Sırtını eleştiriye dayayan, eleştiriden beslenen, eleştiri omurgalı şiir dergisi olma hedefimizdi, başardığımızı biliyorum. Birlikte düşünme gereksinimi, iktidar politiğiyle hareket etmeksizin, özgün, özgür arayışlar uğruna dergiyi ayakta tutmaya çalışıyorum. Yerleşikliği, yerliliği cisimleştirmeden, taşra milliyetçiliğini reddeden, muhafazakâr taşra romantizmine karşı kötücül horlamaların karşısında olan bir dergiyiz. Gündelik dilin hafızasında kalan boşlukları, Türkçenin yol haritasındaki imgeyle doldurmak ereğiyle yayına devam edeceğiz. Bu, babam şair Hüseyin Çiftçi’nin ilk ve son vasiyetiydi. “Şiir de şair de en çok Avanos’tan özlenir!” diyor Hüseyin Alemdar. Enver Ercan birkaç yüz yüze görüşmemizde Şiiri Özlüyorum için “Anadolu’nun şalteri” diye söz etmişti. Ahmet Ada da “Avanos’tan dünyaya giden varoluşun gerilimli salvosu. Güzel papirüs” diyordu. Türkçeyi, şiiri bir adım öteye yürütmek, İkinci Yeni’nin üzerindeki tozları silkelemek için uğraş veriyoruz. İmgeci şiiri direten, ucuz dil siyasetinden uzak, aynının cemaatlere sıkıştırılmış kısırlığından sıyrılmış olarak.

‘Yalın şiircilere tepkiliyiz’

Derginin “anlatan” şiire karşı olduğunu biliyoruz, ne öneriyor?

Yalıtılmış gücül düşünceler durumunda var olanları yadsıyoruz. Ne medyatik, politik söylemi yüreklendiren, ne tutucu amaçların temel noktalarını izleyen, sürdüren dergi olduk. Hedefimiz toplumsalın dar, kendi içine kapalı çalışma evreninden koparak imgeci şiiri öncelemektir. Şiir anlatıyı çerçeveleyen, onun bağlamını yaratan şey değildir. Anlatı, şiirin temsil gücüne yaradır. Şiirde yazısallaşmanın, şiirin bir yemek tarifine, teknik şartnameye, şirket sözleşmesine, kaza haberine vb. evrilmesine neden olacağını sanıyorum. Yazısallaşmanın, şiiri sığ, eksik, zayıf, kötü, sahte, öykünmeci duruma düşürdüğü görülmelidir. Zaten şiirin yapısal iskeleti, yazısallığın dinamik örüntüsüyle uzlaşmaz. Yalın şiircilere tepkimiz hep vardı. Başkaldırmayan suç ortaklarının sivrilikleri ile iyi yumuşatılmış oyunda yer alan dergilerden olmadığımızı da vurgulamak isterim.

Genç şairlere yol...

Dergide birçok genç imza ilk şiirlerini yayımladı. Gençlere yer vermeyi önemsiyorsunuz...

İlk şiirlerini dergimizde yayımlayan gençler oldu elbette. Onların şiirlerini güvensizlik ve belirsizlik işareti altına yerleştirmeksizin yayımladığımı söyleyebilirim. Adını unuttuklarım da olabileceği kaygısıyla burada bir döküm veremeyeceğim. Şiiri Özlüyorum’a ayda 100 civarında şiir geliyor. 18 yılda 600’ü aşkın imzaya yer verdik. Matematik her ne kadar toplumsal ayıklanmanın bir aracı durumundaysa da günümüzde, bu tür matematiksel dökümler gözüme batar. Neo-liberal politika gütmediğimize göre, bu rakamların önemi sıfırdır. Egemen olanın güçsüzlüğünü genç şair kadar yoğun, açık biçimde ortaya koyan yoktur. Bu yüzden genç şairlere bir yoldur dergimiz.

------------------------

Dergilerinizi Nurduran Duman adına Cumhuriyet gazetesinin adresine gönderebilirsiniz.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler