Madımak Katliamının 27.’ci yıldönümü valilikten kısıtlı anmaya izin
2 Temmuz 1993’te Sivas Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen 33 aydın sanatçı ve iki otel görevlisi için katliamın 27.’ci yıldönümünde pandemi nedeniyle kısıtlı anma yapılacak.
2 Temmuz 1993’te Sivas Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen 33 aydın sanatçı ve iki otel görevlisi için katliamın 27.’ci yıldönümünde pandemi nedeniyle kısıtlı anma yapılacak. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Sivas Şube Başkanı Hidayet Yıldırım yedi kişiden oluşan anma komitesi ile birlikte anma dilekçesini Sivas Valiliği’ne verdi. Sivas Valiliği, Covid-19 pandemisi nedeniyle sosyal mesafe kuralı ve asgari düzeyde katılım şartıyla 2 Temmuz 2020 Perşembe günü 10.30-14.00 saatleri arasında anma yapılacağını belirterek, güzergahı belirledi. Madımak Katliamı anmasına katılanlar Ethem Bey Parkı kavşağında toplanacak, buradan Mevlana Caddesi’nden geçerek, Madımak önünde yürüyüşe son verecek. Bu yılki anmaya Alevi örgüt temsilcileri, Madımak Katliamı’nda katledilenlerin yakınları katılacak.
“TALEPLERİMİZ DEĞİŞMEDİ”
Madımak Katliamı anma komitesi ve Pir Sultan Abdal kültür Derneği Sivas Şube Başkanı Hidayet Yıldırım, var olan koşullara göre yakılarak katledilen 33 canı anacaklarını belirterek “Taleplerimiz değişmedi. Madımak hala utanç müzesi yapılmadı. Oluşturulan anı köşesinde Madımak’ı yakmaya gelenlerin isimleri en başta hala yazılı duruyor. Madımak katili affedilmiş, Sivas’ta normal yaşantısını sürdürüyor. Arananlar bulunamıyor ama Cafer Erçakmak öldükten sonra emniyete yakın bir mesafede oturduğu ortaya çıkıyor. Adalet yerini bulmamış, katliamın perde arkası aydınlatılamamıştır. Madımak yangını yüreklerde, insanım diyenlerin bilincinde hala sürüyor” dedi.
“DEVLETİ YÖNETENLER KATLİAMI CİDDİYE ALMADI”
Madımak katliamının ciddiye alınmadığını belirten Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Gani Kaplan da,“Katılım kısıtlı olacak denilse de anmalara gelen kitlenin yüzde 35’i örgütlerimizden geliyordu, geri kalan yüzde 65’i ise Sivas’taki yerel halktan katılımlar oluyordu. Biz her ne kadar sınırlı, kısıtlı katılım olacak, 300-500 kişi ile katliamda kaybettiğimiz canlarımızı anacağız desek de şimdi oraya kendiliğinden bin kişi gelirse ne yapağız? Biz anmaya beş bin kişi gelecekmiş gibi örgüt olarak tedbirlerimizi almak durumundayız. Sivas Valiliği’nden de beklentimiz gerekli güvenlik önlemlerini tam alıp, herhangi bir provakatif girişime izin vermemesidir. Her yıl olduğu gibi tüm Türkiye genelinde eş zamanlı olarak tüm Alevi örgütlerimiz akşam saat 18.00’de bulundukları ilde anma yapacaklar, ortak basın bildirimizi okuyacaklar” diye konuştu.
Hükümetin attığı bazı adımların bu yılki anmayı daha önemli hale getirdiğini söyleyen Kaplan sözlerine şöyle devam etti:
“Şöyle ki Cumhurbaşkanı sağlık bahanesiyle Madımak katilini serbest bıraktı. Firari üç Madımak zanlısının gördük ki arama listesinde yoklar ve bunları mahkemeler bile ciddiye almıyorlar. Bu üç zanlının yurt dışında olduğu bilindiği halde Türkiye’deki adreslerinde arandılar. Aradan 27 yıl geçmesine rağmen devletin Madımak Katliamı’nı hiçbir zaman ciddiye almadığını, katliamın perde arkasını aralamak için gereken çabayı göstermediğini gördük. Hatta Madımak Katliam davası zaman aşımına uğradığında ‘Milletimize hayırlı olsun’ diyecek kadar devleti yönetenler ileriye gitti. Katliamın 27’ci yılına geldiğimizde gördüğümüz manzara, katliamın ciddiye alınmadığı, devletin katliamın perde arkasını aydınlatmak için çaba harcamadığını görüyoruz. Sağlık bahanesiyle affedilen Madımak Katili Ahmet Turan Kılıç’ın düğünlere, pikniğe gittiğini görüyoruz. Cumhurbaşkanını yanılttılar ve O da affetti. Geçen yıllarda olduğu gibi Madımak anma otobüsümüzle 2 Temmuz’da Sivas’ta olacağız.”
En Çok Okunan Haberler
- Soylu'dan 'Özür dileriz' çıkışı
- Ölüm nedeni belli oldu
- AKP döneminde ne kadar harcanmıştı?
- 5 çocuğunu kaybeden anne yalanladı
- İşte AKP'li belediyelerin 'etkinlik' harcamaları!
- AKP ve CHP döneminin harcama raporu!
- Süper Lig'de yayın geliri dağılımı belli oldu!
- MEB’ten skandal karar: Müdüre üstün başarı ödülü!
- 'Vız gelir tırıs gider'
- 'O saraya, ben davaya’