Lezzetli ama bir o kadar da zehirli

Ocak 2021’den itibaren Türkiye’de de uygulanmaya başlanacak. Trans yağ alımını azaltmalıyız” diyor. 

Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) ve Sağlığa Evet Derneği işbirliği ile yürütülen “Trans Yağ Farkındalık Projesi” kapsamında düzenlenen toplantıda konuşan Sağlığa Evet Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) endüstriyel trans yağların gıda tedarik zincirinden tümden kaldırılması için 2023 yılını hedef gösterdiğini vurguladı. 

DENETİM SORUNU

Dağlı, şöyle konuştu: “İlk uygulama Ocak 2021’de. Karar vericilere teşekkür ederiz fakat işimiz bitmedi. Kapalı alanda sigara içme yasağı 2009’da güzel başladı ancak sonra denetimler gevşedi. Biz trans yağda aynı şey olmasın istiyoruz. Trans yağ kısıtlamasında hangi yöntem kullanılacak, kim, hangi sıklıklarla denetleyecek bunlar son derece önemli. Bunlar için oturmuş bir altyapı henüz yok. Her ilde analiz yapılabilmesi için gerekli yatırımın gerçekleştirilmesi gereklidir.”

Doç. Dr Ayça Boyacı ise “Et ve süt ürünlerinden fakir, sızma zeytinyağı, sebze, meyve, tam tahıl ve baklagillerden zengin Akdeniz tipi bir diyet tercih edilmelidir. Trans yağa hayır” derken Doç. Dr Öner Özdoğan da “Her 10 kişiden 3’ünde ülkemizde kolesterol yüksek. Genç yaştan itibaren diyet, egzersiz yapar ve trans yağdan uzak durursak felçten, kalp krizinden, damar hastalıklarından kurtulabiliriz” diye konuştu. 

Endüstriyel olarak üretilen trans yağlar, ürünlerin lezzetini artırmak ve raf ömrünü uzatmak için yağların işlenerek yapısının değiştirilmesiyle oluşturuluyor. Trans yağ tüketimi fazla olan kişilerde kalp ve damar hastalıkları başta olmak üzere, diyabet ve obezite gibi hastalıklar görülme sıklığı artıyor.