Kullanmasan da yıllık izin hakkın!
Yıllık izin, çalışanların yıl boyunca yaptıkları çalışmalara karşılık fiziksel ve psikolojik sağlıklarının korunması için verilen bir dinlenme hakkı.
Yılın en güzel zamanlarına yaklaşıyoruz. Havalar ısınmaya, ağaçlar tomurcuklanmaya, bahçeler yeşillenmeye başladı bile... Bahar kadar güzel bir şeyler vardır mutlaka ama bahar kadar insanı kendiliğinden iyi hissettiren şeyler azdır bence. Neyse gelelim bu baharın bizi nerelere götüreceğine... Tahmin ettiğiniz gibi genellikle baharla başlıyoruz bu yıl izinde ne yapsak, nerelere gitsek, nereleri görsek, nerelerde şöyle gönlümüzce uzanıp kuş ya da dalgaların sesini dinlesek diye. Tamam geçen yıl kayıptı pandemi nedeniyle bu yılın da ne olacağı belli değil. Belki gönlümüzce bir tatil yapamayacağız ama yine de sevdiğimiz arkadaş, dost ya da aile bireyleriyle huzurlu birkaç gün, bir kaçamak, kafa dağıtacak kısa bir gezinti ya da evde bile kalsak iş düşünmeden geçireceğimiz günler yaklaştı baharla birlikte. Öyleyse zaman zaman iş yoğunluğundan zaman zaman hesapta olmayan sağlık ve benzeri nedenlerden dolayı kullanılamasa da izin hakkını hatırlayalım.
DİNLENME HAKKI
Yıllık izin ya da kanundaki adıyla ‘yıllık ücretli izin’, işçinin en temel haklarından biri. Bir hak olmasının yanında, kanunla korunan, işveren tarafından işçiden alınması ya da işçi tarafından vazgeçilmesi mümkün olmayan bir izin türü. Çünkü yıllık izin, çalışanların yıl boyunca yaptıkları çalışmalara karşılık fiziksel ve psikolojik sağlıklarının korunması için verilen bir dinlenme hakkı. Yani yıllık izin kanunda belirtilen diğer izin türleri gibi spesifik ihtiyaçlar ya da sebeplere değil, işçinin genel sağlığına ve dinlenmesine yönelik sunulan bir hak, hatta bir noktada işçi ve işverenin yerine getirmesi gereken bir sorumluluk olarak tanımlanıyor. Bu yüzden yıllık izin hakkından vazgeçilemediği gibi, işveren tarafından da bu hakka el konulamaz.
EN AZ 14 GÜN
İşe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az 1 yıl çalışmış olanlar yıllık ücretli izini hak ediyor. İş Kanunu hükümlerine göre, yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemez. Kullanılmasa da yok sayılamaz. Yasaya göre, bir yıldan beş yıla kadar çalışanlar 14, 5-15 yıl çalışanlar 20 ve 15 yıldan fazla çalışmış olanlar da 26 günden az olmamak üzere yıllık ücretli izin hak eder. Yani bizim çocukların deyimiyle 'hem çalışmayıp hem de ücret almayı' hak eder...
Bazı mesleklerin özel yasaları ve toplu iş sözleşmesi yapılan yerlerde özel olarak belirlenen yıllık ücretli izinlerin yanı sıra, 18 ve daha küçük yaştaki işçilere verilecek yıllık izin 50 günden az olamaz. Yıllık izinlerde cumartesi ve pazar günleri yıllık izin hesabına dâhil edilir.
DEVREDER
Çalışanlar tarafından yıllık ücretli izne hak kazanılan yıl içerisinde yıllık izin süresinin tamamını kullanmaması halinde kullanılmayan yıllık izinlerin bir sonraki yıla devretmesinde ve devredilen sürelerin kullanılmasında engel oluşturacak kanuni bir zorunluluk yok. Ücretli izinleri, işin durumuna bağlı olarak tamamı birden kullanılabileceği gibi iki ya da da fazlaya bölmek mümkün. Birkaç yıl önce izin sürelerinin biri en az 10 gün olmak üzere kısımlara ayırma hakkı getirildi. Böylece, yıllık ücretli izinleri, işverenin onayı ile haftasonu tatili ya da diğer resmi tatillere bağlayarak uzatmak biz çalışanlar için bir hayli güzel oldu. Diğer yandan belli sektörlerde ücretli yıllık izinlerin toplu kullanılması gibi bir uygulama söz konusu.
HAKLI FESİH NEDENİ
Yıllık iznin yıl içerisinde ne zaman kullanılabileceği, işveren tarafından belirlenir. İşverenin sahip olduğu bu hakkı iyi niyet kuralları çerçevesinde kullanması gerekiyor. Yıllık ücretli izin yönetim hakkının, işveren tarafından kötüye kullanılması durumunda çalışan yasal haklarını kullanabilir. Yani çalışanın, iznini hak ettiği tarihten, bir sonraki hak ediş tarihine kadar kullanması gerekir. İş Kanunu’nun 24. maddesi, işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebileceği gerekçeleri gösteriyor. Çalışanın yıllık ücretli iznini hak ediş tarihinden itibaren, yeni hak ediş tarihine kadar kullandırmayan işverenin bu davranışı, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışlar kapsamına giriyor. Ve çalışana haklı fesih hakkı tanıyor. Bu doğrultuda mevcut Yargıtay kararları söz konusu.
TAZİMİNATA EKLENİR
Çalışanların iş hayatları boyunca kullanmadıkları yıllık ücretli izinleri, işten ayrıldığında tazminatına eklenir. İzin ücreti son maaşın prime esas kazancı üzerinden hesaplanır.
İş Kanunu’nda çalışılmadığı halde yıllık ücretli izin olarak kabul edilmiş günler de söz konusu örneğin;
- İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler,
- Kadın işçilerin doğumdan önce ve sonra çalıştırılmadıkları günler,
- İşçinin muvazzaf askerlik hizmeti dışında manevra veya herhangi bir kanundan dolayı ödevlendirilmesi sırasında işine gidemediği günler
- Çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın 15 günü.
- Hafta tatili, ulusal bayram, genel tatil günleri
- Çalışanların evlenmelerinde üç güne kadar, ana veya babalarının, eşlerinin, kardeş veya çocuklarının ölümünde üç güne kadar verilecek izinler ücretli izinler olarak düzenlemiş durumda.
En Çok Okunan Haberler
- 'Ben o gün tecavüze uğramadım diye...'
- MSB'den açıklama geldi
- İki jandarmanın davası görüldü
- Teğmenleri değil yargıçları konuşalım
- İmamoğlu'ndan Bakan Tekin'e sert tepki
- Saat verildi, sayı istendi
- CHP'li isimden Cevizoğlu'nun sözlerine tepki
- TCMB ve TBB'den açıklama
- İstanbul'da sahilde 2 ceset bulundu
- Sürecin şifreleri!