Konserler için yollara düşüyorum
Murat İlkan'dan yeni bir başlangıç...
Murat İlkan Türkiye'deki heavy metal aleminin tartışmasız en büyük isimlerinden. Pentagram günlerinden sonra yaşadığı hastalık, onunla mücadelesi ve geri dönüşü ise ayrı bir serüven. İlkan hastalık sürecinde yaşadıklarını yeni albümü “Fanus”a yansıtmış. Saf ve hesaplaşmalarla dolu albüm yüzde yüz Murat İlkan. Açılış şarkısı da bir dönüş çığlığı; “yeni bir başlangıca, yeni bir uyanışla, yeni bir haykırışla, tekrar yine merbaha!”
Pentagram, Türkiye'deki heavy metal müziğin amiral gemisiydi grubun 15 yıllık efsane vokali Murat İlkan'ın 2010 yılında MS hastalığına yakalanması da en büyük kırılmaydı. İlkan hastalığını fark ettikten bir süre sonra gruptan ayrıldı ve tedavisine yoğunlaştı ama bu onun Türkiye'deki heavy metal kahramanlarından biri olduğu gerçeğini değiştirmedi. Geçtiğimiz yıl albümün çalışmalarında buluştuğumuzda bunları yazmıştım. İlk kayıtların tadı damağımda kalmıştı ve beklenen gün geldi, Murat İlkan”ın yeni albümü “Fanus” raflarda. İşte albüm ve İlkan cephesinden son gelişmeler.
-Geçen yıl buluşup albümün ham halini dinlediğimden bu yana tadı damağımda kalmıştı “Fanus”un. Şimdi rafa çıktı.
Biraz geç oldu, senin dinlediklerin de demo halleriydi. Geçen yıl kadromda çok elaman değişiklikleri yaşadık. Tabii herkesin beklentileri ve idealleri bir olmuyor. Aynı hayali paylaşmak ve onun için çalışmak kolay değil. Zaten geçirdiğim rahatsızlık da hızlı ilerlememe engel oluyordu. Herkese de ben uyum sağlayamıyordum. Tüm bunları beni yavaşlattı ama şimdi buradayım!
-Şu an kadro kimlerden oluşuyor?
Gitarda Erdem Karaman, klavyede Mesut Uçar vardı kayıtlarda ama şimdi İlkay Boyar var, bas gitarda Erdem Ulubaş ve davulda da kardeşim Aykan İlkan. “Sen ve Ben”de kemanıyla Ilgın Ayık eşlik ediyor. Bu kadro ile konserlerde olacağız.
- Yeni albüm progresif rock. Sözel olarak yoğun ama umutlu melodilere sahip. Sizdeki yeri nedir?
Progresif rock güzel bir döngüye sahip. Yani kaçsanız da sizi yakalıyor ve yakalandığınız zaman bırakımıyorsunuz. Ben de bu müzikle büyüdüm. Zamansız bir müzik, modası da yok yüzden. “Fanus”ta da Rush, Dream Theater ve Queensryche izleri var.
-Mazide Türkiye'nin heavy metal efsanesi Pentagram var. Siz vokaldeyken en parlak günlerini yaşadık grubun. Belki karşılaştırmak doğru değil ama yeni albüm farklı yerde. Nedir derdi?
Pentagram'da çok güzel günler yaşadım, biz biraraya geldik ve Pentagram'a ruhunu veren müziği yarıttık. Dev konserler verdik, binlerce insan şarkılarımızı hep bir ağızdan söyledi. O günleri unutmam mümkün değil.
Solo albümde ise kendi çizgimden yol aldım. Hep aklımda olup da yapamadıklarıma sarıldım. Çok saygı duyduğum Pentagram'la bana bunu yapma fırsatı vermiyordu.
- Açılış şarkısındaki “yeni bir başlangıca, yeni bir uyanışla, yeni bir haykırışla, tekrar yine merbaha!” mısraları albümün ruhunu ve mesajını veriyor. Bir dönüş çığlığı gibi?
MS hastalığına yakalanmam, durumu kabullenmem ve onunla yaşamayı öğrenmem zaman aldı, zor günler geçirdim. Kendimi çok yalnız hissettim, albüm kapağında da bu ruh var. Fanusun içinde bir ağaç, izole edilmiş... Etrafında ise yıkılmış, harap olmuş bir dünya var. Şarkıları yazarken hepsi döküldü içimden, bu kırgınlık değil, sadece şaşırma, çok şaşırma... Çok samimi bir çevreniz var sanırken çoğu yalnızca “merhaba”dan ibaretmiş meğerin farkına varıyorsunuz.
- Bu arada hastalıkla aranız nasıl, mucizevi bir iyileşme süreci yaşamıştınız?
Bir buçuk yıldır atak geçirmedim, bu çok mutlu ediyor beni. Umarım bir daha da hiç geçirmem. Bedenim kendi kendini onarıyor yavaş yavaş. İyileşmemi seyretmekten zevk alıyorum. Moralim yüksek, eskisi gibi üzülmüyor olanlara. Hayatı hafife almıyorum ama kafam artık daha rahat, takmıyorum pek!
- Türkiye bir vokal sıkıntısı var, vokal denince de Murat İlkan hep ayrı bir yere duruyor. Bu da değişmeyecek gibi?
Estağfurullah, bence başarılı vokaller var, ben de kendi tarzımda iyi bir yerdeysem ne mutlu bana.
-Peki, “Fanus”un konserleri ne zaman başlıyor?
Şubat'ta konserle dönüyorum, yollara düşeceğiz yani.
- Bu arada albüme akustik bir sahne de çok yakışır. Var mı kafanızda öyle bir şey?
Turneye çıkarken de konserleri iki farklı sahne ile yapmak istiyorum. Hem normal hem de akustik konseptimiz olacak. Gideceğimiz yerlere göre bunları organize edeceğiz. Zaten akustikten hiç kopmadım, hep büyük keyif aldım.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin en ünlü tekstil devi kapandı
- SMA'lı bebeğin babası intihar etti!
- Muğla'da helikopter kazası: 4 kişi öldü!
- Soğuk havada TIR kuyruğu 30 kilometreyi geçti
- 'Su sorununu çözmek, DSİ'nin görevi değil'
- 'Ev hapsi' kararının ardından ilk kez konuştu
- Öğrencisinin Suriye'de Bakan olduğunu öğrendi
- Evini kiraya verecekler için geri sayım
- İstanbul Barosu hakkında soruşturma!
- 190 milyon dolarlık dev rövanşta kazanan belli oldu!