"Kimseyi zorla denize göndermedik"
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ''7 kuvvetinde havada denize çıkmaya hiç kimse zorlamadı Cemil Kaptan'ı. Vicdanı, denizcilik kültürü ve inancı, orada (İmdat) diyen insana bakmayı, onuruna yediremedi. Çıktı, hayatını bedel olarak ödedi'' dedi.
Bakan Binali Yıldırım, Türkiye Haber-İş Sendikası'nın kuruluşunun 50. yılı dolayısıyla Antalya'nın Kemer ilçesindeki Grand Haber Otel'de düzenlenen kutlama programına katıldı. Yıldırım, toplantıda yaptığı konuşmada, Şile'de yaşanan gemi kazasının ardından kurtarma çalışması yapmak üzere bölgeye giden kurtarma botunun batması sonucu hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi.
İlgili haberler için tıklayınız:
Kurtarma botu personelinin kış, fırtına demeden insanların hayatını kurtarmak için canını feda etmekten çekinmeyen ''yiğit'' insanlar olduğunu kaydeden Binali Yıldırım, şöyle konuştu:
''Bir kaza sonucu arkadaşlarımızı kaybettik. Bunun üzerine bazı yalan yanlış haberler de yapıldı. Biz arkadaşlarımıza üzülmekle kalmadık, bir de böyle aslı astarı olmayan, kafalarda soru işaretleri oluşturan bazı haberleri maalesef düzeltmekle meşgul olduk. Denizcilik zor bir iştir. Her mesleğin zorlukları vardır, ama denizciliğin ilave zorlukları vardır. Deniz sakinken herkes kaptanlık yapabilir, önemli olan fırtınalı havada gemiyi salimen limana ulaştırmaktır. Gemiciler her denize çıktıklarında yakınlarıyla helalleşerek çıkarlar. Denizciliğin tabiatında bu vardır. Kim ne söylerse söylesin, o kardeşlerimiz kahramanca mücadele etmiş, deniz üzerinde (Beni kurtarın) diye çırpınan insanlara yardım için kendi hayatlarını riske atmış ve feda etmiştir. Dört kazazedeyi kurtarmış, ama bu arada kendi hayatlarını da feda etmiştir. Allah mekanlarını cennet eylesin. Ailelerine de başsağlığı diliyorum.''
Bakan Yıldırım, personelin çalışmalarından gurur duyduğunu dile getirerek, birlikten kuvvet doğacağını vurguladı. Personelin, ''Bu ülke için, 75 milyon için ne yapalım'' diyerek çalıştığını anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''7 kuvvetinde havada denize çıkmaya hiç kimse zorlamadı Cemil Kaptan'ı. Vicdanı, denizcilik kültürü ve inancı, orada (İmdat) diyen insana bakmayı, onuruna yediremedi. Çıktı, hayatını bedel olarak ödedi. İşte bu kadar işine, ülkesine saygısı olan, bağlılığı olan bir ekiple çalışıyoruz biz. Tenkit etmek kolaydır. İş yapmayanlar sürekli tenkit ederler. Hiçbir şey yapmazsanız hiç hata yapmazsınız. Ama bu mudur bu ülkeye hizmet? Bu mudur bizim görevimiz? Yurt dışına çıktığınızda itilen, kakılan gelişmemiş ülke, üçüncü sınıf muamelesi yapılan bir Türk insanı olmayı kim ister? Son 10 yılda Allah'a şükür nereye gitsek itibar görüyoruz, alnımız açık, başımız dik. Çünkü ülkemiz itibar kazandı. Bunu yurt dışında olanlar çok iyi biliyor. Biz de çıktığımızda bunu biliyoruz. O zaman pasaport kuyruklarında Türkler kırmızı, hatta kenara, en uç odaya çekilirdi. Şimdi Türkler baş köşeye, direkt geçişe yönlendiriliyor.''
''Türkiye çağ atladı''
Bakan Yıldırım, görevi süresince yürütülen çalışmalarla Türkiye'nin ulaşımda ve iletişimde ''çağ atladığını'' kaydetti. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün çağdaş uygarlık seviyesinin ötesine geçme hedefine işaret eden Binali Yıldırım, bu vasiyetin yerine getirilmesi için birlikte çalışmak gerektiğinin altını çizdi.
Türkiye'nin dünyada ilk 10 ülke arasına girme hedeflerini hatırlatan Yıldırım, ülkenin geçmişten bugüne geldiği noktaya değindi. Hükümet olarak belirledikleri 2023 hedefini anlatan Bakan Yıldırım, şöyle devam etti:
''2002 yılı Türkiye'de internet, ADSL, geniş bandı bilen yok. Çevirmeli internet 56K. Kağnıdan daha yavaş. Allah'a şükür şimdi gigabyte, olmadı terabit'leri konuşuyoruz. Sayması bile zor. Elinizdeki cep telefonu, dünya avucunuzun içinde. Böbürleniyoruz, övünüyoruz, (ABD'den, Avrupa'dan daha iyiyiz) diye. Bundan daha büyük gurur olur mu? Yıllarca onlara imreniyorduk, (Hızlı trenleri var, iletişimleri şöyle, altyapıları böyle)... Şimdi onlar bize imreniyorlar. Türk insanı, sizler bunu hak ediyorsunuz. Bunu başaran sizlersiniz, beraber başardık.''
Binali Yıldırım, 10 yıllık süre içinde ''alın terine akıl terini de kattıklarını'' anlatarak, ''İletişimde Türkiye'yi Afrika'nın seviyesinden aldık, Avrupa'nın ilk 5 ülkesi arasına soktuk. Bu başarı övünülecek bir başarıdır'' dedi.
Bugün ülkede 55 milyon insanın internet kullanabilir hale geldiğini kaydeden Yıldırım, 2002'de bu sayının 4 milyon dahi olmadığının altını çizdi. Haberleşme sektöründeki 10 milyar liralık cironun bugün 45 milyara ulaştığını belirten Bakan Yıldırım, Türkiye'nin kendi uydusunu, uçağını, helikopterini, top ve tankını yapabilecek güven ve kapasiteye ulaştığının altını çizdi.
Demir yolları ve PTT
Binali Yıldırım, Büyük Önder Atatürk'ün talimatlarıyla 1946 yılına kadar her yıl ortalama 134 kilometre demir yolu yapıldığını, arkasından gelen 50 yılda ise bu sayının 18 kilometreye düştüğünü kaydetti.
Demir yollarına o yıllarda ''cüzzamlı gibi bakıldığına'' değinen Yıldırım, ''Demir yolları sadece bir ulaşım aracı değil. Bu demir yolları Sakarya'ya, Ulukışla'ya, Sarıkamış'a askeri taşıyan, bu ülkenin istiklal mücadelesini yapan bir kuruluş. Nasıl bu asırlık kuruluşu görmezden gelirsiniz?'' diye sordu.
Bakanlığın en büyük bütçesini demir yollarına ayırdıklarını anlatan Bakan Yıldırım, bu yıl ayrılan bütçenin 8 milyar lira olduğunu bildirdi. PTT'de de önemli gelişmeler kaydedildiğini hatırlatan Yıldırım, kaderine terk dilmiş haldeki PTT'nin Türkiye'nin markası olması için çalıştıklarını ifade etti.
Yıldırım, ''Zarar eden bir PTT'den, bir ayda sadece 2 milyon 700 bin işlem yapan bir PTT'den, ayda 25 milyon işlem yapan bir PTT'ye ulaşmışız. Zarar geride kalmış, 15 kat önceki 10 yıla göre yatırımı yapmış, altyapısını yenilemiş ve 400 trilyona yakın Hazine'ye kaynak aktarmış, görevini başarıyla tamamlamanın rahatlığı, huzuru içinde bir PTT var bugün. Bunu sizler başardınız, birlikte başardık'' dedi.
Terörle mücadele
Bakan Binali Yıldırım, Türkiye'nin genç nüfusuna dikkati çekerek, nüfusun en büyük zenginlik olduğunu vurguladı. Nüfusun yerinde sevk ve idaresinin de önemli olduğunun altını çizen Yıldırım, Suriye'de yaşanan gelişmelere dikkati çekerek, ''İnsanına, ülkesine saygısı olmayanların gözlerini kırpmadan bombaları, tankları, tüfekleri insanının üzerine nasıl doğrulttuğunu görüyorsunuz. Allah böyle zalim liderlerden bu mazlum milletleri bir an önce kurtarsın'' diye konuştu.
Türkiye'nin 30 yılı aşkın süredir terörle mücadele ettiğini belirten Yıldırım, Türkiye'nin enerjisini azaltmak, hedeflerine geciktirmek isteyen bir grubun, içeride ve dışarıda ayrımcılığı desteklediğinin altını çizdi.
Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ama hiç kimse heveslenmesin. Bu ülke öyle kolay elde edilmedi. Gelen nice milletler, nice devletler var. Hepsi bir bir yok olmuş gitmiş. Ama en zor şartlarda bile hiç kimsenin boyunduruğu altına girmemiş, esareti altına girmemiş tek ulus var, o da Türk milleti. Bunu herkesin bilmesi lazım. Bu millet üzerinde oyun kurmaya çalışanların bir sefer değil, iki sefer değil, 10 sefer düşünmeleri lazım. Hiçbir güç, odak, iç ve dış mihrak, bu milleti bölemez, birliğini, beraberliğini, kardeşliğini yok edemez. Bunu herkesin bilmesi lazım. Efendim, (Uzlaşalım, anlaşalım. Niye bu kadar sert gidiyorsunuz). Ne uzlaşacağız kardeşim? Kimin adına uzlaşacağız? Bu toprakları şehit kanıyla sulayan ecdatlar bu toprakların sahibidir. Kim, onlar adına (Al şurası senin olsun) diyebilir, kim buna rıza gösterebilir? Biz bu topraklarda kader birliği yaptık. Bin yıl önce bu ahtı yaptık, Alevisi, Sünnisiyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle 72 milletiyle biz bu topraklarda ahdettik. Bir olduk, beraber olduk, Çanakkale'de, Sarıkamış'ta, Sakarya'da, Dumlupınar'da, Trablus'ta, Balkanlar'da, Galiçya'da, bugünlere geldik. Bundan sonra da evvel Allah bu millet, bu ülkeyi bir ve beraber, ay yıldızlı bayrağımızı en yükseğe, vatanımızı, milletimizi, üniter devlet yapımızı ilelebet yaşatacak güçtedir, kuvvettedir. Ayrılıkçıların, teröristlerin yapacağı bir iş vardır. Enerjilerini boşa harcamasınlar. Eğer söyleyecekleri fikirleri varsa gelsin bunu söylesinler, bu ülkenin kalkınmasını, ilerlemesini geciktirmesinler. Söyleyeceğimiz budur.''
Yıldırım, terörle mücadelenin hiç rehavete düşmeden devam edeceğini bildirdi. ''Masum insanları korkutan, sindiren, öldüren, eli silahlı katilleri hiç kimse bize şirin göstermeye çalışmasın'' dedi.
Terör sorununu çözerken, bir yandan da bölgeye yatırım yapmaya devam edeceklerinin altını çizen Binali Yıldırım, ''Hakkari'ye, Yüksekova'ya havalimanı yapıyoruz, hafta yok ki şantiye basılmıyor, işçiler alı konmuyor, makineler yakılmıyor. Onlara inat oraya da havaalanı dikeceğiz, Şırnak'a da dikeceğiz, Bingöl'e de dikeceğiz. Bu ülkenin her karış toprağına da bu ay yıldızlı bayrağı dikeceğiz. Hiç kimse heveslenmesin'' diye konuştu.
''Çağrı merkezleri Haber-İş'in kontrolünde olmalı''
Türk-İş Genel Mali Sekreteri ve Demiryol-İş Sendikası Genel Başkanı Ergün Atalay, Türkiye'nin geçmişten bugüne önemli yol kat ettiğini, ancak varılan noktada çıtanın daha da yükseltilmesi gerektiğini kaydetti. Atalay, yeni çıkan Sendikalar Yasası'nın iyi tarafları olduğu kadar kötü yönleri de olduğunu savunarak, ''Sendika Yönetmeliği çıkacak. Haftalardır uzmanlar gayret sarf ediyorlar. Çağrı merkezleri var, bakanlık bunu başka iş yerine koyuyor. Çağrı merkezlerinin Haber-İş'in kontrolü altında olması lazım'' dedi.
Türkiye Haber-İş Sendikası Genel Başkanı Veli Solak da Sendikalar Yasası'nda yapılan değişiklikler için başta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere AKP hükümetine teşekkür etti.
Konuşmaların ardından Türkiye Haber-İş Sendikası Genel Başkanı Veli Solak, Bakan Binali Yıldırım'a kehribar tespih hediye etti.
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı