Kılıçdaroğlu'ndan savcılara: İktidar sopası olmayın
Kılıçdaroğlu Tutuklu yazar ve yöneticilerimizin yakınlarının da katıldığı CHP grup toplantısında savcılara, “Nasıl bir adalet bu? Belli ki bir yerlerden talimat, olur bekliyorlar. Eğer sizin unvanınızda Cumhuriyet sözcüğü varsa gereğini yapın. Birilerinin kulu kölesi, iktidar sopası olmayın” diye seslendi.
<video:672052>
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısında tutuklu arkadaşlarımızın isimlerini tek tek sayarak iddianamenin hâlâ ortada olmamasına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu savcılara, “Nasıl bir adalet bu? Belli ki bir yerlerden talimat, olur bekliyorlar. Eğer sizin unvanınızda Cumhuriyet sözcüğü varsa gereğini yapın. Birilerinin kulu kölesi, iktidar sopası olmayın” diye seslendi. Kılıçdaroğlu, tüm gazete ve gazetecilerin özgür olması gerektiğinin de altını çizdi.
CHP grup toplantısında konuşan Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları:
"NE İSTEDİLER DE VERMEDİK?" DİYEN KİMDİ?
Niye buraya milletin vekilleri geliyor. Türkiye'nin sorunlarını irdelemek ve ortak aklı öncelemek için buraya geliyoruz. Neden evet diyeceklerini bilmiyorlar, vatandaşa da anlatamıyorlar. Binali Yıldırım açıklama yapıyor! Efendim PKK, FETÖ hayır diyor biz de evet diyoruz. Üzülerek ve utanarak söylüyorum, bu kadar üzüntü verici bir durum. Ar damarı denen bir şey var! Ben merak ediyorum. Bunlar Oslo'da yok muydu? Dolmabahçe'de bunlar beraber oturmuyorlar mıydı? Habur'da yan yana dğeiller miydi? Kimi suçluyorlardı? APO'yla görüşen şerefsizdir diyordu sonra ben gönderdim diyordu. Ne istediniz de vermedik diyen kimdi ya! CHP'nin genel başkanı mı? Parsel parsel sattınız ya bunu da siz söylediniz! Onlar bu milleti ayıracaklar biz ayırmayacağız. Evet diyen de hayır diyen de bizim başımızın üzerindedir.
CUMHURBAŞKANI'NIN KONUŞMASINI BAKIN SAAT KAÇA ALDILAR?
Sayın Cumhurbaşkanı'nın saat 12.30'da Cumhurbaşkanının konuşması vardı. Kaça aldılar 13.30'a. Bu korkunun ifadesidir. Bizi kimse dinlemesin diye! İnadına sokak sokak tarla tarla gezip anlatacağız.
Bizi tahrik etmek isteyecekler. Provokasyon yapacaklar! Buna kapılmayacağız! Bizi kışkırtmak isteyeceklerdir. Hiç bir kavganın içine de girmeyeceğiz.
"HAYIRSIZ EVLAT FONU"
Böyle bir fon kuruldu. Bütçeniz fazla verir. Harcamaların üzerinde bir geliriniz vardır, bu geliri gelecek kuşaklara yardım için bir fonda toplayayım diyebilirsiniz! Doğal kaynaklarınız vardır, gelir elde edersiniz, bu gelirin bir kısmını gelecek kuşaklara aktarmak zorundayım. Bu kaynağın bir kısmını fonda toplayabilirsiniz. Norveç petrol gelirlerinin bir kısmını bu fona aktarıyor. Bizim bütçe fazlamız var mı, doğalgazımız mı var? Bu varlık fonu değil hayırsız evlat fonu! Niye hayırsız evlat fonu diyoruz! 150 yıldır 140 yıldır bu devletin kurduğu varlıklar fona devrediliyor. Sayıştay denetlesin, niye korkuyorsun? Apartman yöneticisi denetleniyor varlık fonu denetlenemiyor.
"100 GÜNDÜR İDDİANAME YOK, BELLİ Kİ TALİMAT BEKLİYORLAR"
Cumhuriyet gazetesinden şu anda hapiste olanların eşleri aramızda. Onlar şunu gayet iyi bilsinler. Onların şu anda cezaevinde bulunmaları hepimiz açısından üzüntü verici. Onlar onuruyla ve dik duruşlarıyla kimseye ödün vermedikleri için oradalar. Onlarla hepimiz onur duyuyoruz, gurur duyuyoruz. Akın Atalay, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Güray Öz, Hakan Kara, Turhan Günay, Musa Kart, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör 100 gündür tutuklu aynı zamanda 39 gündür onlarla beraber Ahmet Şık da hapiste. Şu sorunun cevabını almış değiliz: Gözaltına aldınız, tutukladınız 100 gündür iddianame yok. Nasıl bir adalet... Belli ki bir yerden talimat bekliyorlar. Bir yerlerden olur bekliyorlar. 'Olur' üzerine iddianame hazırlayacaklar. Veya suçlayacakları hiçbir materyal yok. Hiçbir şey yok. O zaman iddianameyi geciktirerek gözdağı vermek istiyorlar. Öyle anlaşılıyor. O savcılara şunu söylüorum: Eğer sizin ünvanınızda Cumhuriyet sözcüğü varsa, ve siz Cumhuriyet'in savcısıysanız Cumhuriyet'in gereklerini yapın. Birilerinin kölesi ve kulu olmayın, iktidar sopası olmayın. Cumhuriyet'i sonuna kadar savunun Cumhuriyet sözcüğünün gereğini yapın.
TEK ADAM REJİMİ GETİRİYORLAR
İl ve ilçe başkanlarıyla hafta sonunda buluştık. Parti değşl memleket meselesi olduğunu konuştuk. Hayır dememizin ne kadar kıymetli olduğunu konuştuk. Şu soruyu her gittiğiniz yerde sorun: 15 yıldır iktidarsınız, TBMM'den çıkaramadığınız kanun oldu mu? O zaman bu Anayasa değişikliğinin sebebi ne? Neden şimdi parlamento yetkisini bir kişiye devrediyor? Tek adam rejimi getiriyorlar.
HER YERDE ŞU SORUYU SORUN
Şu soruyu her gittiğiniz yerde sorun. 15 yıldır iktidarsınız. 15 yıldır çıkaramadığınız bir kanun oldu mu? O zaman bu değişikliğin sebebi ne. Neden parlamento yetkisini bir kişiye devrediyor? Bunu herkese sorun. Şimdi tek adam rejimi getiriyorlar. 2010'da ne diyorlardı. Yargının bağımsızlığını, her vatandaşa devlet eşit yanaşacaktır diyorlardı. Ne oldu? Yargıyı kime teslim ettiler, FETÖ terör örgütüne... Devleti teslim alıp paralel devlet kullandılar.
CEVAP YOK
15 yıldır iktidarlar. Arzu edip alamadıkları karar var mı? Şimdi Başbakanlığı kapatıyorlar. Bunlar neyi yapamadılar? Bu sorunun cevabı yok. Bu ikisi en temel sorudur. Binali beye ve Sayın Bahçeli'ye de soruyorum. Cevap yok.
AL SANA İKİ BAŞLILIK
Bu değişikliği istikarar için yapıyoruz diyor. 15 yıldır istikarar getiremedik diyorlar yani Türkiye'yi yönetemediklerini itraf ediyorlar. Bu değişiklikle çift başlılığı önleyeceğiz. Aslında yaptıkları çift başlığı anayasal kurum haline getirmek! Başkan hem ülkenin başkanı hem de partinin genel başkanı. Hem tarafsız hem taraflı! Bunun neresi tek kişi oluyor, tek başlı oluyor. Başkan'ı Vali temsil edecek, mensubu olduğu partinin il başkanı. Al sana iki başlık sistem. Bu anlattıklarım doğru değildir diyorlarsa çıksın söylesinler! Asıl devlette çift başlılığı böyle getirmiş oluyorlar.
NEYİ ÇÖZECEK?
Bu kadar yetkiyi bir kişiye verirseniz yarın Türkiye'yi bir maceraya sürüklemiş olursunuz!
Bu anayasa değişikliği kimin sorununu çözecek! Terör sorununu çözüyor mu? Hayır! İşsizliği çözüyor mu? Hayır! TL'nin değerini mi koruyor! Hayır!
SON ÖRNEĞİ HİTLER'DİR
Bu memleket meselesi, bu demokrasi meselesi! Benim gibi düşünmeyen insanların da demokrasiye ihtiyacı var. Bu karar hepimizin ortak kararıdır. Bu karar bir propoganda kararı da değil. Tek adam yönetiminin neler getirdiğinin en son örneği Hitler'dir. Bir kişiye 80 milyonun kaderini bağlarsanız Türkiye'yi ateşe atarsınız!
BU KILIÇDAROĞLU'NUN SORUNU DEĞİL
Sorun Kılıçdaroğlu'nun sorunu değil! Hepimizin sorunu! Ben anlatmak zorundayım! Anlatıyorum, onlar da desinler ki Kılıçdaroğlu'nun şu cümlesi yalnış! Diyemiyorlar! Sakın onu dinlemeyin diyorlar. Niye korkuyorsunuz! Benim bu anlattıklarım Anayasa uzmanının gündemine girmez ki bir vatandaşın gündemine girer. Bir köyün merasıyla ilgili kararı muhtar mı versin köylüler mi versin! Yok efendim boşverin köylüleri, muhtar karar versin diyor.
AYVACIK'TAKİ DEPREM
Bu sabah üzüntülü haberle uyandık. Çanakkale'de depremler yaşanıyor. Can kaybı yok. Yaralılara acil şifalar diliyoruz. Deprem bölgesine CHP'li belediye başkanlarımızı yardım ekiplerini gönderdi.
En Çok Okunan Haberler
- Muazzez İlmiye Çığ’ın ardında bıraktığı ‘karanlık iddia’
- Uzmanlar 'evde kalın' çağrısı yaptı!
- 'Öcalan' çıkışı sonrası AKP-MHP oylarında büyük düşüş!
- Rize'de heyelan meydana geldi
- TFF 1. Lig ekibine transfer yasağı!
- Yasadışı bahis soruşturmasında 2. dalga!
- 'Ne üdüğü belirsiz' paylaşım
- Real Madrid Başkanı'ndan Arda Güler kararı!
- Enes ve Baran arasında 'halı' diyaloğu
- 'Görüş ayrılığı' iddialarına kürsüden yanıt