Kılıçdaroğlu: Açık tehdit, acizliğini gösterir

CHP lideri Kılıçdaroğlu, gazetemiz yayın yönetmeni Can Dündar’ı tehdit eden Erdoğan’a tepki gösterdi.

Kılıçdaroğlu: Açık tehdit, acizliğini gösterir
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.06.2015 - 23:00

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MİT Tır’larında silah taşındığına ilişkin görüntüleri haberleştiren gazetemiz genel yayın yönetmeni Can Dündar için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bedelini ağır ödeyecek öyle bırakmam onu” sözlerine tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu “Açık bir tehdit. İlk kez bir Cumhurbaşkanı bir yalanı ortaya çıkardı diye bir gazeteciyi açıkça tehdit ediyor. Bu Erdoğan’ın acizliğini gösterir” dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki altın klozetler ile ilgili “denetim davetine” ise “Arınç gidip Kaçak Saray’daki israfı ve tuvaletleri denetleyebilir” karşılığını verdi.

‘Özür dilemesi gerek’

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Dündar’a yönelik, “Avukatlarıma talimatı verdim hemen davayı açtım. Bu haberi yapan kişi bunun bedelini ağır ödeyecek öyle bırakmam onu” ifadelerine şu tepkiyi gösterdi:

“Açık bir tehdit. İlk kez bir Cumhurbaşkanı bir yalanı ortaya çıkardı diye bir gazeteciyi açıkça tehdit ediyor. Bu Erdoğan’ın acizliğini gösteriyor. Oysa kendisinin halkı aldattığı ve yalan söylediği için halktan özür dilemesi gerekiyor. Tehditle, şantajla işlediği suçu örtmeye çalışmaktadır, Erdoğan’ın da Davutoğlu’nun da eli kanlıdır. Orada dökülen kanın eli, ikisinin de yakasındadır.”

Türkmenlere uzak...

Kılıçdaroğlu’nun Kars mitingi öncesinde uçakta sorularımıza verdiği yanıtlar ve mesajları şöyle:

Neden çok uzak bir kapıdan

Sorulması gereken dünya kadar soru var. Bu silahlar Esenboğa’ya hangi ülkeden geldi? Kaç kez bu işler gerçekleştirildi? Türkmenler Yayladağ’a yakın bir bölgede bulunuyorlar. Neden Tır’lar Türkmenlere çok uzak bir kapıdan Suriye’ye gönderiliyor?

İnsani yardım bir kılıf

İnsani yardım silahın kılıfı olmuş

Türkiye’nin silah gönderdiği belli. İnsani yardım, silahın kılıfı olmuş. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’ni korsan devlet kimliğine büründürdüler. Bir devlet politikası olarak gönderilmediğine eminim. Davutoğlu, Erdoğan, yurtdışındaki bağlantıları ve MİT’in bir bölümü tarafından koordine edilmiştir. En azından Adana Valisi’nin, Adana’daki silahlı kuvvetlerin haberinin olması gerektiğine işaret etti. Devlet by-pass edilerek kişisel hırs ve intikam duygusu ile davrandıklarını görüyoruz. Vebali, sorumluluğu ağırdır bu işin.

Türkmenler: Alamadık

Radikal gruplara gönderiliyor

Türkmenler almadıklarını açıkladılar. Türkmenlerin katledilmesinin önüne geçmek için dünyayı haberdar ederdik, kamuoyu desteği alırdık, her türlü desteği alırdık. İnsanlık suçuna dur demek için, katliamı önlemek için yapacaksınız. Bu evrensel hukuka inanan her devletin görevi. Ama burada silahlar radikal gruplara gönderiliyor. Türkiye Ortadoğu’da yaptığı yanlışlar nedeniyle ağır fatura ödedi. Cilvegözü, Reyhanlı, Niğde olayları, 2 milyon Suriyeli bize çıkan ağır faturalardır. Yanlış bir dış politikanın Türkiye’yi sürüklediği batağı gösteriyor. Kişisel beklentileri ve fantazileri, öç alma duyguları uğruna Türkiye’yi dış politikada bir çıkmaza sürüklediler.

‘Fatih hepsini kovardı’

(Erdoğan ve Davutoğlu’nun katıldığı İstanbul’un fethine ilişkin törende Türk Hava Kuvvetleri’nin gösteri yapması) Türk Silahlı Kuvvetleri emir komuta zinciri içinde haereket eder. Yürütmeden bağımsız değil. Seçim sürecinde ordunun çıkar amaçlı kullanılması doğru bir davranış değil. Görevini asıl yapmayan kurum YSK’dır. Katılmak istemezdim. Çünkü orada İstanbul’un alınışı kutlanmıyor aslında. AKP’nin kaybettiği itibar zemini Fatih üzerinden devşirilmeye çalışılıyor. Dini, manevi değerleri kullandılar. Şimdi de tarihi kullanarak oy devşirmeye çalışıyorlar. Fatih hayatta olsa bunların hepsini kovardı.

‘Kefen edebiyatı’

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, AKP iktidarını eleştirerek “Kefen edebiyatı yapıyorlar. ‘Mağdurum da mağdurum’ diye geziyorlar. Ne mağduriyeti? Araba dedin aldın, kırmızı plaka dedin aldın, altın klozetli tuvalet dedin onu da aldın, uçak dedin aldın, saray dedin aldın, Mercedes dedin onu da aldın. Böyle mağduriyet varsa bırak biraz da vatandaş mağdur olsun. Din, iman debiyatı yapıyorlar bunlara inanmayın. Benim en temel özelliğim kul hakkı yemem ve yedirmem” dedi. Kars Cumhuriyet Meydanı’nda halka seslenen Kılıçdaroğlu, “Başbakan Kemal” sloganlarıyla karşılandı. “Davutoğlu, Erdoğan için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır” diyen Kılıçdaroğlu, “Sizler nasıl yaşıyorsanız biz de aynen sizin gibi yaşıyouz. Acıyı, işsizliği, yoksulluğu ben bilirim. Söz verdim, bu ülkede yoksulluğu tarihe gömeyeceğim. Allah aşkına Kars’ın hangi sorununu çözdüler” dedi.

17 milyon yoksul

“Kars’ın oğlu Kılıçdaroğlu” sloganları karşılığında onur ve gurur duyduğunu söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Bunlara 13 yıl yetki verdik. Mazeret üretmeye hakları yok. 13 yılın sonunda 17 milyon yoksulumuz, 6 milyon 250 bin işsizimiz, 2.5 milyon Suriyelimiz oldu. Suriyeliler 5.5 milyar dolar para verdik. Kılıçdaroğlu, ‘13 yıl değil bana 4 yıl verin yoksulluğu bitireceğim’ diyor. Yani ben çalışacağım, siz de çalışacaksınız. El birliği, gönül birliği, yürek birliği yapacağız. Beraber gideceğiz haramilerin iktidarını indirip halkın iktidarını kuracağı” dedi.

Altın klozeti kontrol davetini reddetti: Saraya gitmem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Saray’ın masrafları ve altın kaplama klozet tartışması ile ilgili olarak Kılıçdaroğlu’nu saraya davet etti ve “Buyursun gelsin, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde buraları dolaşsın. Bulursa ben Cumhurbaşkanlığı görevini bırakacağım” dedi. Bunun üzerine Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, CHP Genel Merkezi’e davet mektubu gönderdi. Mektuba “Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda, kendilerini iddiaları ile ilgili incelemeler yapmak üzere Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na davet ediyoruz” ifadeleri yazıldı.

CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kasırga’nın resmi yazısını “Hukukun üstünlüğüne inanan ve yargı kararlarına asgari saygısı olan bir Cumhurbaşkanı kaçak sarayda oturmaz. Hukukun üstünlüğü ilkesini içselleştirmiş, helal ve haram kavramlarını vicdanının ve ahlakının temel ölçüsü haline getirmiş Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun kaçak saraya gitmesi söz konusu dahi değildir. Bilgilerinize sunulur” ifadeleri ile yanıtladı.

Kul hakkı yeme merakı

CHP lideri Kılıçdaroğlu, mektubun Genel Sekreter imzasıyla gönderilmesine vurgu yaptı. CHP’nin yanıtının da CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin tarafından kaleme alınmasını istedi.

Kılıçdaroğlu, davet ile ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

Saraylarda işim yok

Saraya gitmeyeceğim. Benim saraylarda işim yok. Altın kaplamalı klozet değil, som altından klozet yapabilir. Ben Erdoğan’ın altın-dolar-avro-kul hakkı yeme merakını çok iyi bilirim. Hele hele israf konusunda sevgili peygamberimizi değil de Papa’yı örnek göstermesi, mütedeyyin vatandaşları derinden etkilemiştir.

ARINÇ DENETLEYEBİLİR

(Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın ‘İsraf konusunda karnemiz kırık’ sözlerini anımsatarak) Arınç gidip Kaçak Saray’daki israfı ve tuvaletleri denetleyebilir.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon