Katil suçunu itiraf etti
İzmir'deki cinayetlerle ilgili failin Muğla'nın Bodrum ilçesinde yakalandığı öğrenildi. Zanlı H.A'nın ilk ifadesinde suçunu itiraf ettiği belirtildi.
Muğla Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, İzmir'deki 3 cinayetle ilgili elde edilen deliller doğrultusunda kimliği belirlenen zanlının yakalanması için İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından başlatılan çalışmada, zanlının Muğla'nın Bodrum ilçesinde olduğunun belirlenmesi üzerine harekete geçildiğini bildirdi.
İzmir'den gelen özel oluşturulmuş ekip ile Muğla Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin, yeri belirlenen zanlıyı yakalayarak gözaltına aldığı belirtildi. Operasyonu Muğla Emniyet Müdürü Kadir Ay bizzat yönetirken, zanlının Bodrum'daki ilk ifadesi sırasında da hazır bulundu. Yoğun güvenlik önlemi alınan Bodrum İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde zanlının sorgusu sürüyor. Zanlının İzmir'de 3 kardeşinin bulunduğu ve onların da gözaltına alındığı öğrenildi.
İzmir'de 3 gün içinde peş peşe işlenen cinayetlerin zanlısının, Mardin'in Nusaybin ilçesi nüfusuna kayıtlı 27 yaşındaki H.A. olduğu, zanlının üzerinde, cinayetlerde kullanılan silah ile maktullere ait bazı eşyaların ele geçirildiği öğrenildi. Ele geçirilen silah ve eşyalar, olay yeri inceleme ekiplerince incelemeye alındı.
Kimlik tespitinden 9 saat sonra yakalandıCumartesi gecesi banka görevlisi Ebru Yaşar'ın öldürülmesinin ardından cinayetlerin devam etmesiyle başlatılan soruşturma çerçevesinde, Asayiş Şube Müdürü Şerafettin Arslan koordinasyonunda uzman ekip oluşturuldu. Konularında uzman 40 kişiden oluşturulan ekip, Asayiş Şube, Cinayet Büro ekipleri ve diğer bürolardan da takviye alarak zanlıya ulaşmak için her türlü delili değerlendirdi. İstihbarat, Terörle Mücadele, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekiplerinin de destek verdiği soruşturmada, 300'ü aşkın polis görev yaparken, koordinasyonu yürüten ekip ise cinayet çözülünceye kadar 40 saati aşkın süreyi uykusuz geçirdi. Zanlının, kimliğinin belirlenmesinin ve Bodrum'da olduğunun tespitinin ardından 9 saat içinde yakalandığı bildirildi.
Eski kız arkadaşını öldürmeyi planladığı iddiası
Bodrum'da kaldığı evde öldürdüğü kişilere ait bazı ziynet eşyaları ve telefonlar ele geçirilen ve sabıkası bulunmayan zanlı H.A'nın, Bodrum'da bulunan eski kız arkadaşına husumet beslediği ve ilçede o kişiye ulaşmak istediği, bu kişiyi de öldürmeyi planladığı iddia edildi. Adli sağlık raporunun alınmasının ardından zanlının sorgulanmasına başlandı.
Muğla İl Emniyet Müdürlüğü'nden açıklama
İzmir'deki cinayetlerle ilgili Muğla'nın Bodrum ilçesinde yakalanan zanlı H.A'nın (27), üzerinde ele geçirilen suç aletleri ve malzemelerle ilgili Muğla İl Emniyet Müdürlüğünce açıklama yapıldı.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
''Şüpheli, yapılan operasyonla kalmış olduğu otel odasında yakalanmıştır. Söz konusu otel odasında yapılan aramada cinayetlerde kullandığı suç aleti, 1 adet (7.65) çapında tabanca, 20 adet (7.65) mermi, 1 adet bıçak, 1 adet göz yaşartıcı biber gazı, birer adet sahte ehliyet ve kimlik ele geçirilmiştir.''
Zanlının üç kardeşi de gözaltına alındı
İzmir'de peş peşe işlenen 3 cinayetin zanlısının İzmir'de yaşadığı belirlenen 3 kardeşinin de gözaltına alındığı bildirildi. İzmir'in Balçova ilçesinde, cumartesi gecesi, banka çalışanı Esra Yaşar (27) arkasından yaklaşan bir kişi tarafından tabancayla yüzünden vuruldu ve çantasıyla cep telefonu alındı. Polis cinayetin zanlısını ararken pazar gecesi yine aynı ilçede birkaç sokak ileride üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla (22) başının arkasından yine tabancayla vuruldu ve çantasıyla cep telefonu alındı. Pazartesi gecesi de Konak ilçesi Fevzipaşa Bulvarı'nda Mustafa Has (30) isimli travesti, park halindeki otomobilde silahla başından vurularak öldürüldü, onun da çantası ve cep telefonu alındı. 3 cinayetin de 7.65 milimetre çapında silahla işlendiği belirlendi.
Cinayetlerin ardından İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ın talimatıyla soruşturmayı yürütmek için konularında uzmanlaşmış özel ekip oluşturuldu. İzmir Valisi Cahit Kıraç, olaylarla ilgili yaptığı ilk açıklamada, ipuçlarının değerlendirildiğini, önleyici zabıta hizmetlerine ağırlık verildiğini söyledi. Üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla'nın öldürülmesinin ardından görgü tanıklarıyla görüşen polis yetkilileri, buna göre katil zanlısının robot resmini çizerek kamuoyuna dağıttı. Zanlının ''30-35 yaşlarında, 1.75 boylarında, esmer tenli, kirli sakallı, siyah deri mont, siyah pantolon, beyaz gömlekli ve düzgün aksanlı'' olduğu belirtildi. Robot resmin çizilip dağıtılmasının ardından polise çok sayıda ihbar geldi.
Ayşe Selen Ayla'nın öğrenim gördüğü İzmir Ekonomi Üniversitesi'ndeki arkadaşları, genç kızın öldürülmesiyle ilgili sessiz protesto yürüyüşü yaptı, yakalarına arkadaşlarının fotoğrafını takarak olay yerine karanfil bıraktı. Yurttaşlar, cinayetlerin ''seri katil'' tarafından işlendiği söylentileri üzerine tedirginlik yaşadı. Mermi çekirdeklerinin incelenmesi sonucu, bankacıyla travestinin aynı silahla öldürüldüğü belirlendi.
'Zanlı, kaldığı pansiyonda uyurken yakalandı'
Muğla Valisi Ahmet Altıparmak, Bodrum'da yakalanan zanlının ifade işleminin ardından İzmir'e gönderileceğini bildirdi. Altıparmak, Muğla ve İzmir Emniyet Müdürlüğü ekiplerince ortaklaşa düzenlenen operasyonla Muğla'nın Bodrum ilçesinde yakalanan zanlının ifade işlemlerinin sürdüğünü belirtti. ''Zanlı ilk ifadesinin ardından, olayların yaşandığı İzmir'e gönderilecek. Bu olayda, İzmir ve Muğla Emniyet Müdürlüğü ekipleri başarılı bir çalışma sergilediler'' diyen Altıparmak, olayla ilgili soruşturmanın geniş kapsamlı olarak sürdürüldüğünü ifade etti.
Muğla Emniyet Müdürü Kadir Ay ise zanlının dün Bodrum ilçesine gelerek, bir pansiyona yerleştiğinin tespit edildiğini aktararak, ''Bu gelişme üzerine İzmir ve Muğla Emniyet Müdürlüğü ekipleri operasyon kararı aldı. Zanlı, kaldığı pansiyonda uyurken yakalandı. Polis ekiplerine herhangi bir mukavemet gösteremedi. Zanlının üzerinden çıkan para ve pasaportla ilgili araştırmalar sürüyor. Zanlının odasında yapılan aramada ele geçirilen maktullere ait bazı eşya da inceleniyor'' diye konuştu.
Zanlı, İzmir'e gönderildi
İzmir'deki cinayetlerin Muğla'nın Bodrum ilçesinde yakalanan zanlısı, ifade işleminin ardından yoğun güvenlik önlemleri altında İzmir'e gönderildi. Muğla ve İzmir Emniyet Müdürlüğü ekiplerince ortaklaşa düzenlenen operasyonda yakalanan Mardin Nusaybin nüfusuna kayıtlı zanlı H.A. (27), İzmir'den gelen polis ekipleri tarafından Bodrum Emniyet Müdürlüğü'nden çıkartıldı. Yoğun güvenlik önlemleri altında İzmir'e gönderilen zanlının bulunduğu aracın hareket ettiği sırada trafik ekipleri, İlçe Emniyet Müdürlüğü'nün bulunduğu caddeyi ulaşıma kapattı.
Yurttaşlar zanlının bulunduğu polis aracına saldırdı
İzmir'deki cinayetlerin zanlısının Bodrum'da gözaltında olduğunun duyulmasının ardından çok sayıda vatandaş, sabahın erken saatlerinden itibaren İlçe Emniyet Müdürlüğü çevresinde toplandı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'nden çıkartılarak, İzmir'e götürülmesi sırasında zanlıya tepki gösteren yurttaşlar, bulunduğu araca saldırdı. Polisler, yurttaşları güçlükle engelledi. Yurttaşlar, zanlının bulunduğu polis aracına aralarında özel harekat polislerinin de bulunduğu 4 polis aracının İzmir'e kadar eşlik edeceği bildirildi.
'Tek tesellimiz, katil zanlısının elde olması'
İzmir Valisi Cahit Kıraç, Emniyet müdürü Ercüment Yılmaz ile Valilik binasında basın toplantısı düzenledi. İzmir'in yaşanan acılara büyük önem verdiğini, hassasiyet gösterdiğini belirten Kıraç, kendisinin de gece gündüz sokaklarda olduğunu söyledi. Yurttaşların tedirgin olmaması için, görevlerinin başında bulunulduğunun bilinmesi, polisin 24 saat vatandaşların güvenliği için görevinin başında olduğunu ifade etmeye çalıştıklarını dile getiren Vali Kıraç, ''3 insanımızı kaybettik ama tek tesellimiz, katil zanlısının elde olması. Adaletin önüne çıkarılacaktır. İzmir polisini, Emniyet müdürümüzün şahsında kutluyorum. Güzel bir başarıya imza attılar'' diye konuştu.
Türkiye'nin en güvenli illerinden birinin İzmir olduğunu vurgulayan Vali Kıraç, yurttaşların huzur, güven içinde gönüllerinde sokakta, caddede, Kordonboyunda istedikleri şekilde hayatlarını yaşadığını belirtti. Yaşanan olayların, İzmir'in imajını bozucu bir olay olduğunu bildiren Vali Kıraç, cinayetlerin, İzmir polisinin yüz akı bir çalışmayla çözüldüğünü kaydetti. Vali Kıraç, cinayete kurban giden 3 kişinin ailelerine de başsağlığı diledi.
Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz
İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz da öncelikle olaylarda ölenlere rahmet, ailelerine başsağlığı diledi. İlk olay olduğu andan itibaren Vali Kıraç'ın direktifleriyle İzmir'de geniş kapsamlı çalışma grupları oluşturduklarını belirten Yılmaz, ''Bu çalışma grupları içinde delilleri toplayan, teknik olarak bunları değerlendiren, deliller ile sanık, deliller ile olay yeri arasında bağ kurmaya çalışan, artı sokakta çalışma grupları olup, kapı kapı dolaşan, kameraları toplayan, artı huzur timlerimiz ve sivil ekiplerimizle ilgili ilimizde böyle bir olayın tekrar etmemesi için cansiperhane görev yapan arkadaşlarımız oldu'' dedi.
Görevlendirilen polis sayısının 350 civarında olduğunu ifade eden Yılmaz, balistik inceleme sonucunda tek bir silahtan cinayetlerin işlendiğinin anlaşılmasından sonra daha derinliklere inildiğini bildirdi. Yılmaz, şunları söyledi: ''Ele geçen bir ip ucunda yapılan yeni alan çalışmasında, bir otobüs firmasıyla Bodrum'a gittiğini tespit ettik. Şube Müdürü, bir emniyet amiri, bir komiser, 4 tane polis memurundan oluşan bir uzman ekibimizi Bodrum'a gönderdik. Sabaha karşı Bodrum'daki yerleri de tespit edildikten sonra, Bodrum Cumhuriyet Savcılığımız ve İlçe Emniyet Müdürlüğü aracılığıyla adli işlemler başlatıldı. Muğla'dan gelen destek kuvvetle yakalandı. Şahıs şu anda ilimize doğru geliyor. Bizim olaylarda, üç olayda da görüntülememiz yok. Olayı gören kimsemiz yoktu. Ama çizilmiş robot resmimiz vardı. Zanlının daha rahat etmesini, daha rahat dolaşmasını sağlamak amacıyla böyle bir taktik yapıldı. Bu her zaman yapılmaz. Ara ara, çok zor durumlarda gerekli olduğu anlarda kullanılır. O bakımdan evet, robot resim zanlıya benzemiyordu.''
'Yeni gözaltılar olup olmayacağını zaman gösterecek'
Vali Kıraç, Emniyet Müdürü Ercümen Yılmaz ile düzenlediği basın toplantısında soruları da yanıtladı. Yeni gözaltılar olup olmayacağı yönündeki bir soruya Vali Kıraç, şöyle cevap verdi: ''Sorgu henüz başlamadı, şu an yoldalar. Yeni gözaltılar olup olmayacağını zaman gösterecek. Henüz ilimiz sorgu ekipleri konuları incelemedi. İzmir ve Türkiye'nin bu konuya gösterdiği tepkide geldiği noktada, polisin başarılı bir operasyonla bu sancıyı ortadan kaldırdığını sizlerle paylaşmak istedik. MOBESE çalışmamız yürüyor. Türkiye'nin en kapsamlı MOBESE sistemini İzmir'e kuruyoruz. Kısa süre sonra sizlerle paylaşacağız. Civardaki güvenlik kameralarının görüntüleri var. 3. öldürdüğü şahsa ait bir telefonun satılması noktasından hareket sağlandı. Olayları gören yok, görgü tanığı yoktu. Eldeki kameralar var ama çok net değil.''
Sabıkası olup olmadığı yönündeki bir soru üzerine Vali Kıraç, zanlının sabıkası olmadığını kaydetti. Zanlının İzmir'de yaşayan bir kardeşi olduğunu, onunla ilgili çalışmaların sürdüğünü ifade eden Cahit Kıraç, ''Şahıs daha önce İzmir'de bir restoranda garsonluk yapmış. Bodrum civarlarında yaşayan yakınları var. Onlardan da konu sorulacak tabii'' diye konuştu.
'Avrupa'nın en gelişmiş polis teşkilatlarından biri'
İzmir Emniyet müdürü Ercüment Yılmaz da Türk polisinin Avrupa'nın en gelişmiş polis teşkilatlarından biri olduğunu belirterek, polisin yaptığı çalışmanın çok titiz olduğunu kaydetti. Delil toplama, delil değerlendirme ve delilden sanığa gitmede Türk polisinin çok büyük aşama kaydettiğine işaret eden Yılmaz, ''Bu teşkilatımızın bir başarısı olduğu gibi aynı zamanda bize güvenen, İzmir'de yaşayan vatandaşımızın da bir desteğidir, güvenidir. Sayın Valimizle dün akşam sokak sokak dolaştık. Baktık ki vatandaşımız rahat şekilde dolaşıyor. 'Biz size güveniyoruz, bunu en kısa sürede yakalayacağınızı biliyoruz' diyorlardı. Bu güven bize çalışma azmi, şevki veriyor'' dedi.
Zanlının psikolojik durumuyla ilgili bir soru üzerine Yılmaz, henüz zanlıyla temas olmadığını, sorgulanmadığını ifade etti. Bu durumun ancak zanlı geldikten ve sorgulanmaya başladıktan sonra değerlendirilebileceğini dile getiren Yılmaz, ''3. cinayetten sonra elde ettiği telefonun satışı, ilk ipucu noktası oldu'' dedi.
Zanlı ilk ifadesinde suçunu itiraf etti
İzmir'den giden bir uzman ekip tarafından Bodrum'da gözaltına alınan ve İzmir'e getirilmek üzere yola çıkarılan zanlı H.A'nın ilk ifadesinde suçunu itiraf ettiği belirtildi. Zanlı H.A'nın öldürdüğü kişileri tanımadığı ve para için cinayetleri işlediğini söylediği öğrenildi. Zanlının, öldürdüğü kişilerden aldığı cep telefonlarını sattığı yerlerde araştırma yapıldığı, ancak zanlının sattığını söylediği fiyat ile alıcıların söyledikleri fiyat arasında tutarsızlık bulunduğu için polis yetkililerinin gün içinde kıymet tespiti yapacakları bildirildi. Zanlının yanında bulunan çantada bir miktar para olduğu da belirtildi. Cumartesi gecesinden itibaren ikisi İzmir'in Balçova ilçesinde, biri de Konak ilçesi Fevzipaşa Bulvarı'nda 3 kişi başlarından vurularak öldürülmüş, bu kişilerin cep telefonlarıyla çantaları alınmıştı.
Zanlı İzmer'e getirildi
İzmir'de peş peşe işlenen 3 cinayetin zanlısı olan, Bodrum'da yakalanan H.A. İzmir'e getirildi. İzmir'den giden uzman polis ekibi tarafından alınan H.A'nın İzmir Emniyet Müdürlüğüne girişi sırasında çevik kuvvet ekipleri ve sivil polisler çevrede geniş güvenlik önlemi aldı. Üzerinde çelik yelek bulunan H.A, gazetecilerin cinayetle ilgili sorularına cevap vermedi. İzmir Emniyet Müdürlüğü binası önünde toplanan vatandaşlar, zanlı H.A'ya tepki gösterdi.
Zanlının cinayet işlerken kullandığı silahını Bodrum'da bir restorandan çaldığı, yaşadığı Bodrum'dan bir hafta önce İzmir'e geldiği ve cinayetleri işlediği öğrenildi. Balçova'da cinayetlerin işlendiği sokaklara yaklaşık 300 metre uzakta ailesi yaşayan zanlının cinayetleri işledikten sonra yaya olarak evine gittiği ve gasbettiği çantaları saklamak üzere yanında poşet bulunduğunu öne sürüldü.
Cinayet bürosu ekiplerinin son cinayetin işlendiği Fevzipaşa Bulvarı'nda bulunan dükkanların güvenlik kamerası kayıtlarını incelediği, görüntülerden birinde polisi görünce telaşlanan kişiden şüphelenildiği, bu kişi üzerinde yoğunlaşıldığı, zanlının ilk kamera görüntülerinin bunlar olduğu bildirildi. Zanlının Bodrum'da yakalandığında üzerinde 600 lira ve 200 dolar bulunduğu, pasaport olmadığı belirtildi.
Balistik incelemede silahın 3 cinayette de kullanıldığı belirlendi
İzmir'de işlenen cinayetlerin zanlısı olarak Bodrum'da yakalanan H.A'nın üzerinde ele geçirilen tabancanın balistik incelemesinin yapıldığı ve inceleme sonunda silahın 3 cinayette de kullanıldığının belirlendiği bildirildi. Alınan bilgiye göre, Bodrum'da yakalanarak İzmir'e getirilen zanlı H.A'nın üzerinde bulunan tabanca, balistik inceleme için Kriminal Laboratuvar'a gönderildi. Tabancanın balistik incelemesinde, silahın 3 cinayette de kullanıldığı kesinleşirken, konuyla ilgili hazırlanan rapor da İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne gönderildi.
'Zanlının yakalanmasıyla biraz teselli bulduk'
İzmir'de öldürülen ve katil zanlısı Bodrum'da yakalanan üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla'nın babası Sertel Ayla, ''Belki kızımızı, biricik kuzumuzu geri getirmeyecek ama zanlının yakalanmasıyla biraz teselli bulduk'' dedi. Ayla, tek çocuğunu böyle bir olayda yitirmekten büyük üzüntü duyduklarını bildirdi. ''Büyüttük, yetiştirdik. Mimar olmak istedi, üniversiteye gönderdik. Bölümünde hazırlık sınıfını geçti, bayram ettik'' diye konuşan Ayla, kızıyla hayaller kurduklarını, ancak hepsinin bir anda sönüp gittiğini vurgulayarak,olay günü saat 22.00'de kızıyla telefonla görüştüklerini anlattı. Telefonda kızına kendisine dikkat etmesi yönünde nasihatlerde bulunduğunu dile getiren Ayla, zanlı H.A'nın yakalandığını sabah televizyondan öğrendiklerini kaydetti.
Ayla, kızının ölümüyle büyük acı yaşadıklarını dile getirerek, şöyle konuştu: ''Evlat acısı sözlerle anlatılamayacak bir şey, başımıza geldi. Zanlının yakalanması biraz yüreğimize su serpti. Belki kızımızı, biricik kuzumuzu geri getirmeyecek ama zanlının yakalanmasıyla biraz teselli bulduk. Yakalanmasaydı çok üzülecektim, ömür boyu kafamda soru işareti kalacaktı. Suçlular gerekli cezayı bulacaktır, buna inanıyorum. Bütün resmi kurumlarımız konuyla çok yakından ilgilendiler. Onlar da derdimizi dert edindiler. Acımızı paylaşan, olayların aydınlatılmasında fedakarlık yapan herkese çok teşekkür ediyorum.''
'Bu tür olaylarda idam cezası uygulansın'
Bu tür olaylarda idam cezası uygulanması gerektiğini söyleyen Ayla, ''Bu tip seri cinayetler işleyen, ağır vakalara karışan, etrafına çok büyük zararlar veren insanların caydırıcı olması için kısas olarak aynı şekilde cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum. Bunu söyleyerek bütün evlat acısı yaşayan ailelerin hislerine tercüman olduğumu düşünüyorum. Başbakanımız, bakanlarımız, bütün milletvekillerimiz ve siyasi partilerden bu konuda çalışma yapmalarını rica ediyorum'' diye konuştu.
'Katil zanlısının yakalanmasıyla rahatladık'
Balçova'da cinayetlerin işlendiği sokakların bağlı olduğu Korutürk Mahallesi Muhtarı Ekrem Esenlik, 3 cinayetin ardından mahallelerinde büyük tedirginlik yaşandığını kaydederek, katil zanlısının yakalanmasının sevindirici olduğunu söyledi. İzmir'de peş peşe işlenen üç cinayetin katil zanlısının yakalandığı haberi, cinayetlerin işlendiği mahallede yaşayanları rahatlattı.
Korutürk Mahallesi Muhtarı Ekrem Esenlik, mahallelerinde ilk kez böylesi olayların yaşandığını kaydederek, şunları söyledi: ''22 yıldır mahalle muhtarıyım. 28 bin nüfusu var mahallemizin. İlk kez böyle bir olay oluyor. En sakin, en temiz mahalle olarak tanınan bu mahallede böyle bir olayın olması Balçovalıları üzmüştür. Kısmen teselli bulduğumuz olay, katil zanlısının yakalanmış olmasıdır. Onun da acı tarafı, bu kişinin de mahallemizden olmasıdır. 2000 yılından bu yana mahallemizde kendi evlerinde oturmaktadırlar. Dokuz Eylül ve İzmir Ekonomi üniversitelerinde öğrenim gören kız öğrencilerimiz müthiş tedirginlik yaşadı. Aileleri hemen her gün bize telefon ettiler. Onlar da rahatladılar. Yakalanmasına çok sevindik. Katil zanlısını tanırım. Belge almak için birkaç kez muhtarlığımıza gelmişti. Garson olarak çalışan birisi olarak biliyordum. Daha ziyade arkadaş grubunun çok iyi kişiler olmadığı yönünde bilgiler aldım.'' Esenlik, mahallenin MOBESE kameralarıyla donatılmasını istediklerini kaydetti.
Zanlıyla acılı baba peş peşe tıraş olmuş
Mahallede berberlik yapan Abdurrahman Kuktay ise katil zanlısının ilk cinayetin ardından pazar günü dükkana gelip saçlarını kestirdiğini kaydetti. Çok konuşmadıklarını belirten Kuktay, ''Cinayetlere çok üzüldük. İlk cinayette ölen banka çalışanı Esra Yaşar'ın babası, cenaze için geldiği İzmir'de dükkanda tıraş olmuştu. Hemen ardından katil zanlısı geldi. Peş peşe tıraş oldular, hatta karşılaştılar'' dedi.
Diğer yandan mahalleliler katil zanlısı H.A'nın düzgün giyinen, asık yüzlü bir kişi olduğunu öne sürerken, bu kişinin cinayet zanlısı olarak yakalanmasına şaşırdıklarını ifade ettiler. Mahalle sakinlerinden İsmail Kurdaş ise zaman zaman karşılaştıkları H.A'nın uzun palto giydiğini, davranışları nedeniyle psikolojisinin bozuk olduğunu düşündüğünü kaydetti.
Zanlının anne ve babasının olaydan haberi olmadığı bildirildi
İzmir'de peş peşe işlenen 3 cinayetin zanlısı olan, Bodrum'da yakalanan H.A'nın anne ve babasının olaydan haberi olmadığı bildirildi. H.A'nın anne ve babasının Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Akarsu beldesinde taziye ziyareti için bulunduğunu, zanlının ailesinden önce İzmir'e taşındığı, 5 yıl önce ailesinin de kente gittiğini belirten vatandaşlar, H.A'nın 14–15 yıl önce İzmir'e gittikten sonra bir daha beldeye dönmediğini ve belde sakinlerince tanınmadığını söyledi.
H.A'nın annesiyle babasının olaydan habersiz olduğunu belirten yurttaşlar, ''Aile İzmir'e yaşıyor. Babası S.A. şehirlerarası otobüs firmasında şoför olarak çalışıyor. Annesi S.A. ev hanımıdır. Onlar da İzmir'de yaşıyor. Annesi, bir akrabasının taziyesi için şu anda köyde bulunuyor. Babasıyla annesinin henüz olaydan haberi olmadı. İkisi de hasta olduğu için şu anda söylemeyi uygun görmedik. Ne olup bittiğini henüz kimse bilmiyor. Yetkililerden işin özünü öğrendikten sonra annesine ve babasına söyleyeceğiz'' dedi. Belde sakinleri, hala olayın şokunu yaşadıklarını, bu olayın ferdi olduğunu, tüm Mardin'e mal edilmemesi gerektiğini ifade etti.
'Emniyet mensupları beni ve ailemi çok incitti'
İzmir'de öldürülen, katil zanlısı Bodrum'da yakalanan bankacı Esra Yaşar'ın babası İsmet Yaşar, adaletin yerine bulacağından emin olduklarını belirterek, ''Ancak olay sonrası emniyet mensupları beni ve ailemi çok incitti'' dedi. İzmir'in Balçova ilçesinde öldürülen banka memuru Esra Yaşar'ın cenazesi Adıyaman'da toprağa verildikten sonra taziyeleri kabul eden baba İsmet Yaşar ve aile fertleri, Esra Yaşar'ın öldürülmesinin ''töre cinayeti'' olarak yansıtılmaya çalışıldığını ancak kendilerinin olayın bir kapkaççı tarafından işlendiği kanaatinde olduklarını söylediklerini belirtti.
İsmet Yaşar, kızını böyle bir olayda kaybetmekten dolayı çok üzgün olduğunu ancak cinayet zanlısının yakalanmasına sevindiğini belirterek, şöyle konuştu: ''Yalnız bu olayda bizi üzen bazı olaylar yaşandı. Olaydan sonra acımızı düşünmeden bizleri apar topar emniyete getiren memurların bize olan davranışları ve tutumları beni kızımın ölümünden daha çok etkiledi. Emniyet mensupları beni ve ailemi çok incitti. Çünkü bizler olayın şoku ve acısını yaşarken onların davranışları ve ifademizin alındığı masanın yanındaki diğer masada bulunan memurların gülerek birbirleriyle şakalaşmasından çok rahatsız oldum. Kızımın katili yakalandı. Bundan sonra adalet gereğini yapacak ve cezasını verecektir. Ama bizler yaşadığımız acıyla kalacağız ve kızımız geri gelmeyecek. Olan olmuştur, bundan sonra yapacağım bir şey kalmadı. Adalete güveniyorum. Buradan sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. İzmir Balçova Emniyet Müdürlüğünde yaşadıklarımız ortada, bunların değiştirilmesini istiyorum. Onların psikolojileri bozulmuş.''
En Çok Okunan Haberler
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- 2 kişiyi öldüren Servet Bozkurt yakalandı!
- AKP'li Tayyar'dan Uras'a: 'Sanki hükümet sözcüsü'