‘Kalplerde yaşayacak’

Fotoğraf: Vedat Arık

Şair küçük İskender, dün Akatlar Kültür Merkezi’nde düzenlenen tören sonrasında Büyük Mecidiye Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi. Akatlar’daki törene küçük İskender’in ailesi, yakınları ve sanatçı dostlarının yanı sıra Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat ile Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç de katıldı. Şairin tabutunun üzerine Fenerbahçe ve Kabataş Lisesi atkıları koyuldu. Kendisi de bir Kabataş Erkek Lisesi mezunu olan şair için yapılan töreni, lisenin bu yılki mezunu Aylin Olgun yaptı. Ayrıca Kabataş Erkek Liseli öğrencilerin şairle yaptığı ve küçük İskender’in kendi anılarını anlattığı bir video gösterimi yapıldı. Kabataş Erkek Liseliler Derneği adına da bir konuşma yapılarak, şaire olan sevgi belirtildi.

‘Şiir Teknesi’nde anılacak
Törende başkan Şükrü Genç de bir konuşma yaptı. Genç, şairle Sarıyer Edebiyat Günleri kapsamında iki kez bir araya gelme şansına eriştiğini söyledi. Başkan, ayrıca Edebiyat Günleri kapsamında düzenlenen “Şiir Teknesi” etkinliğinde bu yıl küçük İskender’in şiirlerinin okunacağını ifade ederek, şairin annesini etkinliğe davet etti. Şükrü Genç, küçük İskender’in “Ben Ölürsem” şiirini de okudu.
Başkan Rıza Akpolat ise “küçük İskender iyi ki girmiş hayatımıza” derken, kültürel mirasımıza yaptığı katkılar nedeniyle kendisine şükran borçlu olduğumuzu dile getirdi. Akpolat, “Biz de onun şiirlerini okuyarak, dilden dile ulaştırarak, bu topraklarda onu sonsuza dek yaşatacağız” diye konuştu.
Sanatçı Orhan Alkaya, “İskender vicdanın sürekliliğiydi” dedi ve küçük İskender’in Adam Sanat dergisinde yayımlanan ilk şiiri “Robinson Kruvazör”ün bir meteor etkisi yarattığını söyledi. Gazetemiz yazarı, ressam Bedri Baykam da şair için “Onun şiirinin evrensel boyutunu bütün dünya keşfetmeye devam edecek. Evrensel bir iz bıraktı, küçük İskender sonsuza dek genç kalacak” ifadelerini kullandı.

‘Son halka’
Gazetemiz Kitap Eki Yayın Yönetmeni, şair Turgay Fişekçi, “Günümüzde zor bulunur iyilikte bir insandı. Belki de onu tanıyanlar en çok onun dostluğunu özleyecekler” dediği konuşmasında, “Cumhuriyet ile birlikte şiirimizde yenilikçi akımlar ortaya çıkmıştır. İskender’in şiiri aslında tüm bu gelişim çizgilerinin son halkasıdır diyebiliriz. Hem geçmiş şiiri içten özümsemiş bir şair hem de ona kendi dünyasını, kendi dilini katarak yepyeni bir şiir yaratabilmiş bir şair. Onun adı şiirimizde büyük gelişimleri, değişimleri yaratmış bütün büyük şair kuşaklarıyla birlikte anılacak” diye konuştu.

‘Büyük bir kayıp’
Fişekçi, ayrıca gazetemiz yazarı Ataol Behramoğlu’nun törene gönderdiği şu mesajı okudu: “Kendi kuşağının ve çağdaş şiirimizin içerikte en gözü pek şairiydi. Erken ayrılışı yakınları ve bizleri olduğu kadar şiirimizin gelişme aşamaları ve ondan bir şair olarak beklentilerimiz bakımından da büyük bir kayıp olmuştur. Şiirleri ve unutulmaz kişiliği ile edebiyatımızda ve yaşadığımız sürece kalplerimizde yaşamını sürdürecektir.”
Şair ve müzisyen Can Bonomo ise son olarak Dünya Ölmeme Günü’nde küçük İskender’i gördüğünü anlatarak, “İskender’i yakinen tanıyan insanlarla birlikteyiz. Çok özel bir insandı, mütevazıydı. Yakınlarına sabır diliyorum. İskender, çarklar ve statükoya her daim karşı çıkmış bir şairdi. İskender’i yaşatmak istiyorsak şiiri yaşatmalıyız” dedi. Eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş ise şairin ardından şunları söyledi: “Bence küçük İskender, kimlik savunmasıyla bilinen bir insandı. İskender aramızdan ayrıldı ama eserleriyle aramızda yaşayacaktır.”
Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Adnan Özyalçıner ise Ortaköy’deki cenaze töreninde, “küçük İskender şiirin büyüğünü yazdı. Onun şiiri kentin yaşanmışlıklarla yoğurduğu insanın ayaklanmasıdır. Bu ayaklanma onun şiiriyle devam edecektir” dedi.