İslami holdinglere yargıdan darbe
Yargıtay, YİMPAŞ'ın 'Anonim şirketlerde ortaklık payı geri istenemez' gerekçesiyle alacaklılarına ödeme yapmamasını haklı bulan yerel mahkeme kararını bozdu. Yargıtay ayrıca YİMPAŞ'ın patronu olan Dursun Uyar'ın 'Yönetim Kurulu Başkanı olarak zarardan sorumlu tutulamayacağına' ilişkin yerel mahkeme kararını da yasalara aykırı buldu.
17 Aralık yolsuzluk operasyonunun ardından Urla villalarıyla adı gündemden düşmeyen Latif Topbaş’la Aytaç Et şirketine 2014’te ortak olan ve şirketin sermayesini 140 milyon TL’ye yükselten Yimpaş’ın patronu Dursun Uyar’a Yargıtay’dan kötü haber geldi. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, yeşil sermaye mağdurunun temyiz başvurusunda “Dursun Uyar’ın da davalı şirketlerin yönetim kurulu başkanı olarak zarardan sorumlu tutabileceğine” karar vererek yerel mahkemenin ret kararını mağdur yararına bozdu. Söz konusu karar bugüne kadar Yimpaş ve benzeri İslami holdinglerin en önemli savunmasını da boşa çıkardı. Yimpaş ve benzeri şirketler tarafından sürekli ileri sürülen “Anonim şirketlerde ortaklık payının geri istenemeyeceği” savunması, yüksek yargı tarafından kabul görmeyerek bozma gerekçelerinden biri olarak gösterildi. 2015 yılının ilk günlerinde Yargıtay kararının ellerine ulaştığını belirten mağdur avukatı Dr. Acun Papakçı, “Bu karar sadece Yimpaş için değil, Kombassan, Jetpa gibi diğer şirketler açısından da örnek karardır. Binlerce holding mağduru için emsal karar olabilir” dedi.
Yimpaş mağduru H.D’nin başvurusunun karara bağlandığı 5 Aralık 2014 tarihli Yargıtay kararı, 2015’in ilk günlerinde mağdur ve mağdur avukatının eline ulaştı. Söz konusu karar bugüne kadar Yimpaş ve İslami holdinglerle en önemli savunmalarından birisini de çökertti. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi yerel mahkemece alacak talebi reddedilen mağdurun temyiz başvurusunu kabul ederek mağdur yararınabozdu. Karardaki ayrıntılar özetle şöyle:
* Bilirkişi ve mahkeme kararına eleştiri: Bozma ilamından sonra Alman bilirkişi raporunda açıkça, vaki olay açısından şirket muhasebe kayıtlarında davacının pay sahibi olduğuna ilişkin bir kayda rastlanılmadığı, defterlerin mevcut durumu nazara alındığında pay sahipliği durumunun şirket kayıtlarından tespit edilemeyeceği belirlendiğine göre, bu durumda taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı anlaşıldığından bu aşamadan sonra davacının zararından davalıların haksız fiil hükümleri uyarınca sorumluluklarının bulunup bulunmadığı üzerinde durularak her bir davalının hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi ve davalıların zamanaşımı definin de buna göre değerlendirilmesi suretiyle oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken bilirkişinin kanaatlerine göre davacının davalı şirkete ortak olduğu yönündeki görüşlerinin benimsenmesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
* Dursun Uyar reddi de doğru değil: ... Olay tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK’nin 336. maddesi uyarınca davalı Dursun Uyar hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan yazılı gerekçeyle reddi de doğru değildir. Zira, 6762 Sayılı TTK’nin 336/5. maddesinde tarif edilen gerek kanunların gerekse sözleşmelerin kendisine yüklediği sair vazifelerin kasten ve ihmal neticesi yapılmaması, TTK’nin 321/son maddesinde de, temsile ve idareye salahiyetli olanların vazifelerini yaptıkları sırada işledikleri haksız fiillerden anonim şirketin sorumlu olacağı hükme bağlandığından davalı Dursun Uyar’ı da davalı şirketlerin yönetim kurulu başkanı olarak gerek MK’nin 50. maddesi gerekse de TTK’nin 321/son maddesi uyarınca zarardan sorumlu tutulabileceği ve bu nedenle kendisine husumet yöneltilebileceği gözetilmeksizin bu davalı yönünden dahi pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
* Sonuç: Mağdur yararına bozma: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına bozulmasına, oybirliğiyle karar verildi.
‘Karar emsal olur’ Dr. Acun Apakçı, 'Bu karar sadece YİMPAŞ değil, Kombassan gibi şirketlerin mağdurları açısından da örnek olacak' ded. Yargıtay’ın kararını Cumhuriyet’e değerlendiren Dr. Acun Papakçı şunları söyledi: “Bu karar mağdurlar açısından son derece önemlidir. Mahkemeler ve bilirkişiler sürekli bir ortaklık var şeklinde olaya yaklaşmış ve Yimpaş adına para toplama faaliyeti ile ortaklık kurulamayacağına dair iddiaları kabul etmemişlerdir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bilirkişilerin tek yanlı tespitleri ile bunlara dayanan kararları hukuki bulmayarak şirket kayıtlarında ortak olarak yazılmış olmanın ortaklık anlamına gelmeyeceğini, devir işleminin bir üçüncü kişi üzerinden yapılması ile şirketlerin sorumluluktan kurtulamayacağını, şirketlerin faaliyetlerinden aynı zamanda yönetim kurulu başkanı Dursun Uyar’ın da sorumlu tutulabileceğine karar vermiştir. Bu karar ile Yimpaş tarafından sürekli ileri sürülen ‘ortaklı payının geri istenemeyeceği’ iddiası kesin olarak çökmüştür. Bu karar sadece Yimpaş için değil, Kombassan gibi diğer şirketler açısından da örnek karardır.” |
Yargıtay’ın kararını Cumhuriyet’e değerlendiren Dr. Acun Papakçı şunları söyledi: “Bu karar mağdurlar açısından son derece önemlidir. Mahkemeler ve bilirkişiler sürekli bir ortaklık var şeklinde olaya yaklaşmış ve Yimpaş adına para toplama faaliyeti ile ortaklık kurulamayacağına dair iddiaları kabul etmemişlerdir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bilirkişilerin tek yanlı tespitleri ile bunlara dayanan kararları hukuki bulmayarak şirket kayıtlarında ortak olarak yazılmış olmanın ortaklık anlamına gelmeyeceğini, devir işleminin bir üçüncü kişi üzerinden yapılması ile şirketlerin sorumluluktan kurtulamayacağını, şirketlerin faaliyetlerinden aynı zamanda yönetim kurulu başkanı Dursun Uyar’ın da sorumlu tutulabileceğine karar vermiştir. Bu karar ile Yimpaş tarafından sürekli ileri sürülen ‘ortaklı payının geri istenemeyeceği’ iddiası kesin olarak çökmüştür. Bu karar sadece Yimpaş için değil, Kombassan gibi diğer şirketler açısından da örnek karardır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Jetpa Holding şirketlerine karşı açılan davalarda da zamanaşımı itirazını değerlendirmiş ve bu şekilde para toplayan şirketlerin kötü niyetli olduğunu kabul ederek reddetmiştir. Bu nedenle bu şirketlerce kandırılan mağdurlar bir anlamda beklemeklerinin karşılığını en yüksek faiz oranı ile tahsil etme imkânına sahiptir.”
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak