IMF'nin SDR artışından en çok hangi ülkeler faydalanacak?
Dünyanın en büyük ekonomilerinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları, kırılgan ülkelerin pandemiyle mücadele etmelerine yardım etmek için Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) uluslararası rezerv para birimi olan Özel Çekme Hakları'nı (SDR) yeni tahsisle 650 milyar dolar artırmaya hazırlanıyorlar.
SDR'ların ne olduğunu, nasıl kullanıldıklarını ve bunlardan en çok hangi ülkelerin faydalanabildiğini aşağıda açıkladık.
ÖZEL ÇEKME HAKLARI (SDR) NEDİR?
SDR'lar, IMF'nin uluslararası rezerv para birimidir ve dolar, avro, sterlin, yen ve yuana çevrilebilir. SDR'ların tahsisi için oylamada IMF genel kurulunda hissedarların yüzde 85'inin onayı gerekmektedir. ABD'nin yüzde 16.5'lik bir oy hakkı bulunduğu için Washington yönetiminin görüşü belirleyicidir.
Şu ana kadar, IMF yaklaşık 285 milyar dolara eş değer 204.2 milyar SDR tahsis etti.
SDR MEKANİZMASI NASIL ÇALIŞIR?
IMF, SDR'ları üye ülkelerin merkez bankalarına rezerv varlığı olarak ihraç eder. Merkez bankaları bu rezerv varlığını diğer merkez bankalarıyla kolayca döviz değiş tokuşu yapmak için kullanabilir. Birçok merkez bankası gönüllü olarak bu değiş tokuşu yapar ancak bunu yapamazsa, IMF'nin hangi ülkenin SDR'ları kabul etmesinin gerektiğine dair hüküm verme gücü vardır.
SDR'ın değeri beş büyük uluslararası para biriminin oluşturduğu sepet kurla günlük olarak belirlenir. Bu para birimleri ve sepet kurdaki oranları şöyledir: Dolar (yüzde 42), avro (yüzde 31), yuan (yüzde 11), yen (yüzde 8) ve sterlin (yüzde 8).
Yeni bir SDR tahsisi çok hızlı gerçekleşebilir. Uluslararası camiada yeterli destek olduğu takdirde, resmi IMF süreci yalnızca birkaç ay sürebilir. 2009'un Haziran başında, IMF resmi olarak yönetimi kuruluna SDR tahsisi için teklif sundu ve Ağustos sonunda üye ülkeler SDR'larını aldılar.
NE KADAR MİKTARDA BİR ARTIŞ OLACAK?
G20 toplantısının bildiri taslağına göre, dünyanın en büyük 20 ekonomisinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları 650 milyar SDR tahsis edilmesine yeşil ışık yaktılar. Bu miktar, daha önce olası olarak görülen 500 milyar dolardan daha yüksek.
Morgan Stanley'deki ekonomistler, tahsis edilecek SDR'ın bu miktarda belirlenmesinin pratik gerekçeleri olduğuna dikkat çektiler. IMF'nin SDR tahsisleri için özel bir limiti bulunmuyor ancak ABD yasaları, Kongre'nin onayı olmadan Hazine Bakanlığı'nın kabul edebileceği ve oylayabileceği SDR tahsis miktarını sınırlıyor.
SDR tahsisinin miktarı, ABD'nin IMF'deki kotasından daha fazla olamıyor. Bu da, herhangi bir SDR tahsis miktarını bilfiil yaklaşık 680 milyar dolarla sınırlamış oluyor.
EN ÇOK KİMLER SDR'DAN FAYDALANACAKLAR?
SDR'lar üye ülkelerin IMF'deki "kotaları" ile doğrudan orantılı tahsis edildiği için en büyük kısmı yardıma en az ihtiyaç duyan büyük ve zengin ülkeler elde edecek. ABD, Avrupa Birliği (AB) ve İngiltere sağlanan likiditenin neredeyse yarısını elde edecekler.
Analistler, 650 milyar dolarlık bir artışın düşük gelirli ülkelerin ilave rezervlerine kabaca 21 milyar dolar ekleyeceğini tahmin ettiler. SDR tahsisinden yaklaşık 400 milyar dolar elde edecek olan zengin ülkelerin yeni SDR'larının bir kısmını borç vermeleri veya bağışlamaları halinde düşük gelirli ülkelerin alacağı miktar çok daha fazla olabilecek.
Citi'deki analistler, yapılacak artışın Zambiya'nın rezervlerini iki kattan daha fazla arttıracağını ve Zimbabwe'nin rezervlerini ise altı kattan daha fazla arttıracağını hesapladılar. SDR tahsisi, ayrıca Arjantin, Türkiye, Sri Lanka, Güney Afrika, Pakistan ve Nijerya gibi ülkeler için de iyi olacak. Bu ülkeler döviz rezervlerinde yüzde 10 ila yüzde 20 artış görecekler.
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü markanın adı bir kez daha listede!
- CHP'den duruşma sonrası ilk açıklama