İhraç edildi, arıcı oldu: Çocuklar yerine arılar

İhraç edilen öğretmen Hatayı Demir, bir yandan hukuk mücadelesi veriyor, bir yandan da doğduğu köyde arıcılık yapıyor. Demir, “Kadınlar üretimde olmalı” diyor.

Yayınlanma: 07.03.2018 - 22:50
Abone Ol google-news

Hatayı Demir, 43 yaşında. Sınıf öğretmeni. Mesleğini ve çocukları çok seviyor. Eğitim-Sen’li olmasının ‘bedeli’ olarak, 29 Ekim 2016 tarihinde ihraç edildi. Kurban Bayramı’na günler kala açığa alınmıştı. Şimdi, doğduğu köyde arıcılık yapıyor. Mesleğine dönebilmek için de hukuk mücadelesi yürütüyor. “Hem kadın bilinciyle hem de sendikalı olduğum için ah vah demeden yoluma devam ediyorum. Kadınların gücüne güveniyorum. Ben altı yaşımdan beri üretimin içindeyim. Bu insana çok şey kazandırıyor” diyor. Demir, yoksul bir ailenin çocuğu olarak, okul hayatı boyunca hep çalışmış. Üniversitede okurken deri fabrikasında işçiymiş. Daha küçükken çobanlık yapmış. İlk görev yeri Van’ın Çaldıran ilçesine bağlı bir köy. Van’dan Diyarbakır’a gelmiş. 17 yılın sonunda doğayla iç içe daha sakin bir hayat yaşamak için memleketi Tunceli’ye tayin istemiş. Ovacık’ın gözelerine yakın bir köye tayini çıkmış ama meslekten uzaklaştırılmış. “Dersim’de çalışmamış oldum. Orada katıldığım sendikal faaliyet dahi yoktu. Diyarbakır’daki 29 Aralık grevine katılmıştım. Herkes gibi soruşturma geçirmiştim...” diyor. Demir’in OHAL başvurusu ise hâlâ incelemede. Niçin ihraç edildiğini bile bilmiyor. Hukuka ve adalete güvenmek istiyor. Haksızlığa dikkat çekerek, “Okumak için köyde yaşayan bir kız çocuğu olarak o şartlarda ciddi mücadele verdim. Yoksullukla mücadele ettim. Ama yaşam devam ediyor. Üretim de devam edecek. Emeğimin hiçe sayılmasına üzülüyorum ama kahrolmuyorum” diyor.

Minik öğrencilerim

Demir, dede mesleği olan arıcılığa başlama sürecini ise şöyle anlatıyor: “Çobanlık yapacaktım. Ailem ‘tek başına zor olur’ dedi. Şimdi abimle arıcılık yapıyorum. Doğayla iç içe bir iş olması nedeniyle çok sevdim. Moral buldum. Üretirken doğayla bütünleşmek harika. Keşke kadın arkadaşlarımla beraber yapsam diyorum. Arıcılıkla ilgilenmek isteyen, tecrübe edinmek isteyen ihraç edilmiş kadın arkadaşları yazın köye beklerim. Plümür’e bağlı Boğalı köyündeyiz. Kışı da 85 yaşında hasta babama bakarak geçirdim. Babam ihraç edildiğimi bilmiyor. Üzülmesin diye söylemedim. Öğrencilerimin yerini arılarım aldı. Minik çocuklarım onlar benim.”

‘Üretimde olalım’

Demir, ihraç edilen kadın öğretmenlere ise şöyle sesleniyor: “Kadınlar güçlüdür. Sadece kendimizi tanımamız lazım. Tarih boyunca hep erkekler kadınlar hakkında konuşmuş. İçinde bulunduğumuz koşullar iç açıcı görünmüyor ama kendimize güvenelim. Ne olursa olsun üretimde olalım. Alternatiflerimiz olduğunu bilelim. Mücadele edersek bir çok şeyi değiştirebileceğimize inanıyorum. Çocuk istismarının, kadına yönelik şiddetin artması tabii ki üzücü. Diğer yandan kadınlar her geçen gün daha çok haklarına sahip çıkıyorlar. Bütün yasak ve baskıya rağmen kadınlar sokakta.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler