Huzurevinde koronavirüsten hayatını kaybeden çalışanın kızı: Babam ölüme terk edildi

Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Hacı Süleyman Çakır Huzurevi’nde kronik rahatsızlığına rağmen salgın döneminde çalışarak hayatını kaybeden Sadık Kaya’nın kızı Merve Kaya Erdoğan, yaptığı suç duyurusunda, "Babam doktor raporları olmasına rağmen ne kadar izin istese de verilmedi. Çalıştırılmaya devam etti, ölüme terk edildi" dedi.

Huzurevinde koronavirüsten hayatını kaybeden çalışanın kızı: Babam ölüme terk edildi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.07.2020 - 16:15

Eskişehir’de Süleyman Çakır Huzurevi’nde çok sayıda yaşlı ve personelde korona virüs tespit edildi, yaşamını yitirenler de oldu. Huzurevi çalışanlarından biri olan ve kronik hastalığı bulunan 57 yaşındaki Sadık Kaya, 10 Nisan’da kaldırıldığı hastanede 26 günlük yaşam mücadelesi sonucu hayatını kaybetti. Sadık Kaya’nın kızı Merve Kaya Erdoğan, babasının şeker, obezite ve tansiyon hastalıkları olduğunu anlattı. Kaya’nın anlattıklarına göre, baba Sadık Kaya, kronik olarak sınıflandırılan hastalıklarına rağmen huzurevinde çalıştırılmaya devam ettirildi. Merve Erdoğan Kaya, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Erdoğan’a CHP’li Utku Çakırözer de destek verdi.

"DEVLET SORUŞTURMALARI BAŞLATMALI"

Çakırözer, Merve Kaya Erdoğan ve avukat Kemal Sayılır ile Eskişehir Adliyesi önünden yaptığı çağrısında, “Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi ise devletin yapması gereken tek şey soruşturmaları derhal başlatmak, sorumluları cezalandırmak ve yaşamını yitirenlerin ailelerine ve kamuoyuna sonuçlar hakkında aydınlatıcı bilgi vermektir. Eskişehir Valiliğimizi, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızı ve Cumhuriyet Savcılarımızı bu sorumluluğu yerine getirmeye davet ediyoruz” dedi.

"20'DEN FAZLA ÖLÜM"

Çakırözer, şu açıklamalarda bulundu:

“Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Hacı Süleyman Çakır Huzurevimizde Nisan ayında yaşanan Covid19 salgını sırasında 100’e yakın yaşlımız ve personele hastalık bulaştığı, 20’den fazla yaşlımız ile bir idari personelimizin hayatını kaybettiği ortaya çıkmıştı. Eskişehir’de ve ülke genelindeki diğer huzurevlerinde böylesine çok sayıda yaşam kaybı yaşanmazken Süleyman Çakır Huzurevi’nde yaşanan can kayıpları ile ilgili görevi ihmal iddialarını iki hafta önce gündeme getirmiştim. TBMM’de Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk tarafından yanıtlanmak üzere bir soru önergesi verip, salgının huzurevine bulaşması ve yaşanan can kayıplarıyla ilgili derhal idari ve adli soruşturma açılmasını, sorumluğu bulunan kamu görevlilerinin de görevden alınarak yargılanmasını istemiştim. Bu açıklamalarımızdan 15 gün sonra bugün ikinci kez karşınızdayız.

Huzurevi’nde yaşanan ölümleri Meclis gündemine de taşıyan Çakırözer, 15 gün geçmesine rağmen sorulara yanıt gelmediğini belirterek, sorularının yanıtlamasını istedi. Çakırözer’in soruları şöyle:

- Süleyman Çakır Huzurevinde Türkiye’ye pandeminin bulaştığı 11 Mart itibariyle kaç yaşlımız bakılmaktaydı? Şu anda kaç yaşlı var?

- Yaşlı sayısının 72’den 50’nin altına düştüğü iddiaları doğru mudur?

- Bu süreçte kaç huzurevi sakini hayatını yitirdi? Yaşamını yitirenler kimlerdir?

- 2019 yılının Mart, Nisan ve Mayıs ayları ile 2020 yılının Mart, Nisan ve Mayıs aylarına aylarında Süleyman Çakır Huzurevinde kaç yaşlı ölmüştür? Bu yıl sadece Nisan ayında 20’den fazla yaşlı ölmesi olağandışı değil midir?

- Huzurevinde ölen yaşlılarımızdan kaçı için COVİD teşhisi kondu? Kaçı için doğal ölüm dendi?

- Salgında ölen yaşlıların bir bölümüne, COVİD semptomu göstermelerine, hastanelerin COVİD bölümünde yatmalarına rağmen ölüm nedeni olarak COVİD yazdırılmadığı iddiaları doğru mudur? Son üç ayda Süleyman Çakır Huzurevinde ölen ve doğal ölüm olarak raporlanan yaşlıların dosyaları kayıtları üzerinde kapsamlı bir inceleme yaptıracak mısınız?

- Huzurevinde salgın döneminde ateşi yükselen yaşlıları hastaneye sevk etmek yerine, uzun süre sadece ateş düşürücü ağrı kesici ilaçlar verildiği, hastaneye gidip geri dönen yaşlıların izole edilmeden diğerlerinin arasına konulduğu iddiaları doğru mudur? Doğru ise soruşturulacak mıdır?

- Kronik rahatsızlığı olmasına rağmen huzurevi personeli Sadık Kaya neden çalıştırılmaya devam etmiştir. Sadık Kaya pandemi başladığı süreçte izin istediği halde İl Müdürlüğü tarafından kurumda yatılı olarak çalışmaya zorlandığı doğru mudur? Bu yapılan Cumhurbaşkanlığı genelgesine aykırı bir talimat değil midir? Böyle bir talimat varsa bunun sorumluları hakkında nasıl bir işlem başlatacaksınız?

- Merhum Sadık Kaya dışında Huzurevinde görevli bazı idari ve sağlık personeli de kronik rahatsızlıklarına rağmen zorla çalıştırılmıştır. Bu personelin sayısı kaçtır? Sağlık durumları nedir?

- Eskişehir ve Türkiye’deki diğer huzurevlerinde pandeminin başından itibaren alınan izolasyon tedbirleri Süleyman Çakır Huzurevinde neden titizlikle uygulanmamıştır?

- Salgın döneminde huzurevinde karantina önlemlerinin alınmamasının sorumluları kim veya kimlerdir? Ölümler sonrasında huzurevinde salgın önlemlerini almayanlara ilişkin idari ve adli soruşturma açılmış mıdır?

- Huzurevinin atanmış müdür ve müdür yardımcısının yerine getirmediği müdürlük görevini, neden geçmişte huzurevi idareciliği vasfı dahi olmayan çocuk gelişim uzmanı Meryem Türk’ üstlenmesine izin verilmiştir? Huzurevi yönetimi deneyimi olmayan bu idareci salgın döneminde huzurevinde hangi ihmallere neden olmuştur?

- Şehirdeki en yüksek mülkü idare amiri olan o dönemin Eskişehir Valisinin bu yaşananlardan haberi var mıdır? Yaşananlara göz yumulmasına Valilik nasıl izin vermiştir?


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon