Hayata böyle döndürmüşler!
Hayata Dönüş’ün ortaya çıkan yeni hareket planlarında tüm dönem sorumlularının imzası var.
19 Aralık 2000’de Türkiye genelinde 20 cezaevinde eşzamanlı düzenlenen ve 2’si asker olmak üzere 30’u tutuklu 32 kişinin öldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı, “Hayata Dönüş” Operasyonu’na ilişkin olarak 2 harekât planı daha olduğu anlaşıldı. Dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ve dönemin Jandarma Genel Komutanı Aytaç Yalman tarafından imzalanan harekât planlarında, Emniyet grubu olarak tanımlanan ekibin müdahale esnasında keskin nişancı tüfeği, av tüfeği, bombaatar ve gaz bombası bulunduracağı kaydedildi. Bayrampaşa Cezaevi’nde 12 kişinin öldürülmesine ilişkin 14 yıldır karara bağlanamayan davaya Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 15 Şubat Çarşamba günü devam edilecek. Hayata Dönüş Operasyonu sırasında “görev sınırlarını aşarak 12 kişinin ölümüne sebep oldukları, 29 kişiyi öldürmeye teşebbüs ettikleri” suçlamasıyla 39 jandarma görevlisinin yargılandığı davaya bakan mahkemenin yazısı üzerine Jandarma Genel Komutanlığı 2 harekât planı daha gönderdi. Planlarda dava kapsamında ifade veren dönemin Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman’ın imzası bulunuyor ve “Operasyonda bir rolümüz yoktu” şeklinde açıklamada bulunan dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’ın da imzasının bulunduğu harekât planı anlatılıyor.
‘Rolümüz yok!’
Planlarda Kasım 2012 tarihinde ölen İstanbul Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral E. Engin Hoş’un, Bayrampaşa, Ümraniye ve Gebze cezaevlerinden sorumlu operasyon komutanı olduğu kaydedildi. Tantan ve Yalman tarafından imzalanan harekât planlarında Genelkurmay Başkanlığı, Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, MİT Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü,
il valilikleri, Jandarma Genel Komutanlığı Denetleme Başkanlığı, İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı ve Ankara Jandarma Bölge Komutanlığı’nın operasyon kapsamındaki görevleri ifade ediliyor. Eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ise konuyu basından öğrendiğini, o dönem öyle bir plandan kendisinin haberi olmadığını savunmuştu. Basın kuruluşlarının, çevre binalardan çekim yapılması da dahil cezaevi yakın çevresine yaklaştırılmamasının aktarıldığı planda, özellikle helikopterlerden görüntü almalarının önlenmesi, Başbakanlık’tan izin alınmaksızın hiçbir yetkilinin basına bilgi verilmemesi kaydedildi.
En Çok Okunan Haberler
- Meyve suyu devi konkordato ilan etti
- ‘Binadan çıkamıyorum, bu çaresizliğe...'
- ABD’nin Colani’den beş talebi
- CHP'den Erdoğan'a sert yanıt!
- CHP'nin cumhurbaşkanı adayı kim olmalı?
- Volkan Demirel'den Şenol Güneş'e sert sözler
- Bombacı Mülayim neden tutuklandı
- Belgrad Ormanları yapılaşmaya mı açılacak?
- 'Çocukları diri diri yakıyor; Filistin'e özgürlük'
- 'Erdoğan’ın programıyla ilişkisi var mı?'