Görsel ve işitsel bir yumruk gibiydi

Deneysel sesler... Elektronik ses, ışık ve müzik odaklı performanslarla bezeli bir “yumruk” geçti İstanbul’dan; Sónar İstanbul... Özellikle deneysel müziğini multimedya şovları ile birleştiren Moderat’ın sahnesindeki yumruk ve el imajları özgürlüğe sıkı bir davet gibiydi.

Bugüne kadar 29 farklı şehirde, 53 kez düzenlenen ve elektronik müzik dünyasının prestijli festivallerinden olan Sónar, 24-25 Mart tarihlerinde Türkiye’de ilk kez Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde düzenlendi.

Özgüven yakışıyor

Festivale gitmek üzere, İstanbul metrosundan Zorlu’ya uzanan alt geçitteki “yürüyüş bandı”nda uzunca yürüyüp günlük sporumu yaptıktan sonra Zorlu PSM’ye giriyorum. Sónar’ın alanındayım. İlk olarak festivallerde yemyeşil çimlerin üstünde koca minderlere yayılan gençlerin bu kez mermer zeminde sarı minderler üstüne yayılması takılıyor gözüme... Fuayedeki koltukta oturanlar da var. AVM’de sinemaya gitmek gibi... Ağırlıklı olarak üniversiteli gençler alanda. Derin dekolteli, file çoraplı, mini şortlu genç kızlar konser alanında kendinden emin dans ettiler iki gün boyunca. Hem kıyafet hem de duruş olarak bu özgüvenli hali her mekânda görmek artık kolay değil!

Şarj başı sohbetleri

Saatlerce müzik dinleyip sosyal medya için de video çekimi yapınca yolum çoğunlukla başı kalabalık olan ‘şarj istasyonları’na düştü. Burada ‘şarj başı’ sohbetleri yaptım. Mesela bir üniversite öğrencisi şöyle dedi: “Eğer Türkiye daha kötüye giderse bu isimler belki bir daha konser için gelmeyebilir. Bu hem ilk hem de son fırsat olabilir diye yaklaşık 15 arkadaş Sónar’ı kaçırmama kararı aldık. Daha önce Moderat konser vermişti. Bileti bize pahalı gelmişti. Şimdi 170 TL’ye tek biletle hepsini izliyoruz.”

Yürüyen merdivenlerden çıkarken bir gencin kız arkadaşına şu yorumu yaparken kulak misafiri oluyorum: “Bu tekno müzikleri Barselona’da, Zorlu’da değil de Güngören’de dinleseydik apaçi derlerdi!”

Bas müzikten ‘elektro-pop’a uzanan iki günlük Sónar’a yaklaşık 10 bin dinleyicinin katıldığı belirtildi. Sónar’da deneysel sesler ve multimedya şovları ile Moderat, ‘Global tekno elçisi’ Nina Kraviz, HVOB, “Art pop’un kraliçesi” Roisin Murphy, “katmanlı ambient müzik” olarak tanımlanan tarzıyla Tim Hecker, elektronik müzik sahnesinin şu sıralar en çok konuşulan Hollandalı ikilisi Weval öne çıktı.

Yakın gelecek

Sónar’ın temelleri 22 yıl önce müzik yazarı Ricard Robles ile görsel sanatçı ve müzisyenler Enric Palau ve Sergi Caballero tarafından Barselona’da atıldı. “Yakın Gelecek” temasıyla düzenlenen Sónar Istanbul’a ayrıca house, soul, hip hop ve cazı harmanlayan İngiliz prodüktör Floating Points, prestijli plak şirketi WARP Records’un öne çıkan figürlerinden biri olan Clark, elektro-pop’u tekno ile birleştiren müziği ile Hvob, ikonik dubstep (elektronik dans müziği türü) prodüktörü ve Hyperdub’ın kurucusu Kode9, hip-hop ve elektronik müziği buluşturan müzisyen Nosaj Thing, tekno sahnesinin modern yüzü Matias Aguayo, estetik müzik zevkleri ile elektro soul ikilisi Honne, ünlü caz müzisyenleri Jimi Tenor ve Nicole Willis’in deep house projesi Cola&Jimmu katıldı.