Eşcinsel davasında yeni gelişme!

Diyarbakır'ın merkez Kayapınar İlçesi'nde 2012 yılının Temmuz ayında eşcinsel olduğu için aile içi şiddete maruz kaldığından evden kaçan ve daha sonra iddiaya göre babası ve amcaları tarafından öldürülerek cesedi yol kenarına atılan R.Ç. davasında karar çıktı. Diyarbakır 3'üncü Ağır Ceza

Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar baba Metin Çiçek ile R.Ç.'nin amcaları Şeyhmus Çiçek ve Mehmet Alican Çiçek katıldı. Duruşmaya ayrıca taraf avukatları, aile bireyleri, Diyarbakır'da bulunan LGBT örgütlerinin üyeleri ve bazı sivil toplum örgütü temsilcileri izleyici olarak katıldı. Davanın karar duruşması olması nedeniyle salonda geniş güvenlik önlemleri alındı.

DURUŞMA OLAYLI BAŞLADI

Duruşmada ilk olarak Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği ve bazı LGBT örgütlerinin üyeleri bireysel olarak davaya müdahillik talebinde bulundu. Duruşmaya katılan CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal da müdahil olmak için mahkemeye dilekçe verdi. Bu sırada söz alan R.Ç.'nin annesi G.Ç., 'Bunları burada istemiyorum' dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, 'Herkesin hakları vardır. Siz karışmayın ve yerinize oturun" dedi.
Duruşmada söz alan avukat Fırat Söylet, "Bu sıradan bir cinayet vakası değildir. R.Ç., eşcinsel bir bireydir. Buradaki vaka sıradan bir vaka değildir. R.Ç.'nin cinsel yöneliminden dolayı öldürüldüğü açıktır" diye konuştu.
Daha sonra söz hakkı verilen Cumhuriyet Savcısı, müdahillik talebinde bulunan dernek ve bireylerin suçtan zarar görme ihtimali olmadığı için talebin reddini istedi. Mahkemenin katılma talebiyle ilgili kararı görüşmek üzere duruşmaya ara verdiği sırada, salonda kargaşa yaşandı. Öldürülen R.Ç.'nin kardeşi S.Ç.'nin milletvekiline küfür etmesi üzerine, izleyici sıralarındaki LGBT mensupları ve aile üyeleri dışarı çıkarıldı. Adliye koridorunda çıkan arbedede, sanıkların yakınları LGBT'liler, avukatlar ve gazetecilere saldırdı. Olaya müdahale eden çevik kuvvet, sanık yakınlarını adliye binasından dışarı çıkardı. Polis bu sırada LGBT üyelerini de koridorun sonuna götürerek, güvenlik kordonu oluşturdu. Olayların çıkması üzerine mahkeme başkanı duruşmaya izleyicisiz olarak devam etti. Katılma talepleri ile ilgili kararını açıklayan mahkeme, başvuranların suçtan zarar görme ihtimali bulunmadığı için talebin reddine karar verdi.

ANNE AĞLAYARAK SANIKLARIN SUÇSUZ OLDUĞUNU SÖYLEDİ

Duruşmada daha sonra Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcılık mütalaasında sanıkların üzerlerine atılı suçtan dolayı cezalandırılmasını istedi. Bunun üzerine söz hakkı verilen R.Ç.'nin annesi G.Ç. vicdanının hiç rahat olmadığını belirterek, "Vicdan azabı çekiyorum. Bir kurşunla 3 kişi bir çocuğu nasıl öldürür anlamıyorum. Evlat acısı bambaşkadır. Oğlumun vurulduğunu duyduğumda yere yıkıldım. Bunun nasıl bir acı olduğunu anlatamam. Oğlumu o haliyle görünce yıkıldım. 3 evladımın üstüne yemin ederim ki bu bir kazadır. Sanıklardan asla şikayetçi değilim. Bir baba asla çocuğunu öldürmez. Mahkeme Başkanı olarak değil, bir baba olarak size yalvarıyorum. Çocuklarımı babasız bırakmayın. Metin ceza alırsa kendimi 14'üncü kattan atarım" dedi.
Daha sonra söz hakkı veriler R.Ç.'nin kardeşi M.Ç. ve R.B. ise babalarını geri istediklerini belirterek, "Bizim babamız evladını öldürmez. Şikayetçi değiliz" dediler.

"BİZ ÖLDÜRSEK DAHA ÖNCEDEN ÖLDÜRÜRDÜK"

Duruşmada söz hakkı verilen sanıklardan R.Ç.'nin babası Metin Çiçek, çocuğunun sürekli evden kaçtığını belirterek, "Batıkent sitesinde bir bayan vardı. Gidip oradan çocuğumu aldım. Çocuğumu psikoloğa götürecektim. Yolda giderken bana saldırdı. Arabada neredeyse kaza yapıyorduk. Boğuştuk, o sırada her zaman yanımda olan ruhsatsız silahın dipçiği ile kafasına vurdum. O sırada silah patladı. Çocuğu kaldıracakken kan gördüm ve dondum. Ben çocuğumu bilerek, planlayarak öldürmedim. Bir baba evladına böyle yapmaz" dedi.
Daha sonra konuşan tutuklu sanıklardan amca Şeyhmus Çiçek, olayla bir alakası olmadığı belirterek, "Benim bu olayla bir alakam yok. Yeğenimi aramaya çıktım. Suçlu olsam karakola kendim gitmezdim. Bu olayı tasarlayarak yapmak isteseydik, yolda bırakmazdık. Ailem ve ben çok perişanız" dedi. Amca Mehmet Alican Çiçek ise, "Ben bu aileyi korumak zorundayım. Yeğenimi nasıl öldürebilirim? Biz öldürseydik daha önceden öldürürdük. Biz öldürseydik, götürüp denizde doğardık. Allah'tan başka kimse de görmezdi. Öldürseydik bulunduğu yere bırakmaz, başka yere götürürdük" diye konuştu.

BABAYA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET, AMCALARA MÜEBBET HAPİS

Avukatların savunmalarının ardından mahkeme kararını açıklamak üzere duruşmaya kısa bir ara verdi. Daha sonra kararını açıklayan mahkeme, R.Ç.'nin babası Metin Çiçek'e 'Üstsoy veya altsoydan birine karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi. Mahkeme Metin Çiçek'in ruhsatsız silah bulundurmaktan ise beraatine karar verdi.

CEZALARDA İNDİRİM YAPILMADI

Mahkeme R.Ç.'nin amcaları Mehmet Alican Çiçek ve Şeyhmus Çiçek'i ise 'kasten öldürme' suçundan ömürboyu hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme sanıklara verilen cezalarda indirim uygulanmadığını da belirtti. Mahkeme sanıklardan Şeyhmus Çiçek'e ayrıca 'ruhsatsız silah taşımak' suçundan da 2 yıl hapis cezası verdi.