Erdoğan’a ‘medyayı rahat bırak’ çağrısı
Gazetecileri Koruma Komitesi, Başbakan Erdoğan’a yazdığı açık mektupta Türkiye’nin artık gerçek demokrasiyi tanımlayan ilke ve uygulamalardan uzaklaştığı eleştirisinde bulundu.
Merkezi New York’ta bulunan Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yazdığı açık mektupta Türk hükümetine, medyanın bağımsızlığını kısıtlayıcı uygulamalardan geri adım atma çağrısı yaptı.
Komitenin Başkanı Joel Simon tarafından kaleme alınan mektupta, “Yakın geçmişe kadar Türkiye, özgürlük, demokrasi ve hoşgörü arayışındaki bölge için bir model olarak anılıyordu” denilerek Türkiye’nin artık gerçek demokrasiyi tanımlayan ilke ve uygulamalardan uzaklaşmasından dolayı eleştirildiği kaydedildi. Gazetecilerin hapsedilmesini, muhalif görüşlü gazetecilerin işlerinden çıkarılmasını “Türk demokrasinin gerilemesi ve reform sürecinden keskin dönüş” diye niteleyen CPJ, Erdoğan’ın attığı adımların Türkiye’nin otoriter bir çizgide ilerlediği yönündeki uluslararası görüşleri haklı çıkardığını, Türkiye’nin uluslararası ortaklıklarını tehlikeye attığını savundu.
Eski Washington Büyükelçisi Namık Tan, ABD büyükelçisi Francis Ricciardone ile birçok AB yetkilisine birer kopyası gönderilen mektupta, Erdoğan’a “serbest bilgi akışını engelleyen tüm önlem ve yasaların geri alınması” çağrısı yapıldı.
İnternet Türkiye’de şart
Türk basınının ağır baskı altında olduğunu da belirten komite, Türkiye’de internetin bilgi paylaşımı için hayati bir araç haline geldiğini vurguladı. Yolsuzluk iddiaları ve gizli görüşmelerin sosyal medya aracılığıyla kamuoyuna sızdırılmasının ardından hükümetin bu iddiaları duyuran medya araçlarını ve gazetecileri hedef aldığına dikkat çekildi. YouTube ve Twitter’ın erişiminin yasaklanması örneği üzerinden, her devlette gizli verilerin sızdırılması sorunu olduğu ancak bunları yayınlayan medya organları ve takip eden gazetecileri cezalandırmanın “ne demokrasiye ne de ulusal güvenliğe hizmet ettiği” de mektupta yer aldı.
‘AA, AKP’nin kuklası’
Anadolu Ajansı’nın (AA) iki yabancı editörü, ajansın hükümetin propoganda aleti haline gelmesini protesto için istifa ettiklerini duyurdu. AA’nın İngilizce haberler bölümünde editörlük yapan Kate O’Sullivan ve Laura Benitez, yayın kuruluşunu “AKP’nin kukla tiyatrosu”na benzetti. O’Sullivan ve Benitez, vice.com internet sitesinde yer alan makalelerinde “Biz, basının seçmenleri bilgilendirmek, seçilmişleri sorgulamak ve okura gerçek bilgi sunmak yönünde bir sorumluluğu olduğuna inandığımız için gazeteci olduk. Ajanstan bu nedenle ayrıldık” dedi. Geçen ocak ayında kurumda çalışmaya başlayan gazeteciler ancak kısa süre içinde kendilerini haberlere hükümetin istediği şekli veren kişiler olarak bulduklarını kaydetti. “Haber değil basın bülteni de yazsak olurdu” diyen gazetecilerin yazısında şu ifadeler dikkat çekti: ‘Bana Dışişleri Bakanı öyle dedi dolayısıyla doğru’ deniyordu. İç haberlere dair editoryal politika kısaca şuydu: Soru sorma. Hiçbir zaman... Ermeni soykırımına hiçbir zaman değinme; İngiliz cihatçılar Suriye’ye İstanbul üzerinden gitmiyor; Rusya, Suriye rejimine para verdiği için kınanmalı ama çok da değil, çünkü petrolünü ve doğalgazını seviyoruz.”
En Çok Okunan Haberler
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Bir acayip Türkiye hikâyesi
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Jose Mourinho'dan genç futbolcuya övgü!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- Kılıçdaroğlu'ndan Özel'e 'Suriye' yanıtı
- Başkan Özarslan’dan açıklama
- Bu kebapçılara dikkat!