Ekonomi politik, ittifak ve dönüşüm!
Türkiye’nin yaşadığı kısır döngüden üretken bir döngüye geçişi mümkün mü? Mümkünse nasıl? Özellikle son on yıldır sancılı siyasi, ekonomik ve toplumsal süreçlerden geçen Türkiye, nasıl oldu da bir gerileme girdabında debeleniyor? Bunun altında hangi nedenler yatıyor? Türkiye’nin sorunlarına kalıcı çözümler bulunabilir mi? Geleceğe olumlu bakmamız için hâlâ gerçekçi nedenler var mı? Prof. Ali Tekin Prof. Ali Tekin, birbirini tamamlayan iki kitabı Kısır Döngü ve Üretken Döngüye Geçiş’te; Türkiye’nin geleceği için karamsarlığa kapılan ancak bir yandan da geleceğe ümitle bakmak isteyen insanları hedefliyor., bu ve benzeri sorulara somut veriler eşliğinde dünyadan da örneklerle yanıtlar arıyor.
SON 200 YILDA TÜRK EKOPOLİTİĞİ
Prof. Ali Tekin, birbirini tamamlayan iki kitabı Kısır Döngü ve Üretken Döngüye Geçiş; Türkiye’nin geleceği için karamsarlığa kapılan ancak bir yandan da geleceğe ümitle bakmak isteyen insanları hedefliyor.
Kitaplar Türkçe ve İngilizce geniş bir siyaset ve ekonomi literatüründen yararlanıyor ve uluslararası ekonomi politik yaklaşımını öne çıkarıyor. Görece benzer ülkelerden referanslarla geniş açılı bir bakış sunuyor.
Kısır Döngü, biraz daha akademik bir anlatıya ve içeriğe sahipken, Üretken Döngüye Geçiş dünyanın ve Türkiye’nin mevcut trendlerine yakından bakıyor ve Türkiye’nin hızla “ilerlemesi” için öneriler ortaya koyuyor.
TBMM’de 21’inci Dönem (1999-2002) DSP Adana Milletvekili olarak dış politika ve Avrupa Birliği konularında çalışmış, Avrupa Anayasa Konvansiyonu’nda görev yapmış yazar Ali Tekin’nin siyasetçi kimliğinin bu kitabın uygulamaya dönük olmasına katkı yaptığı söylenebilir.
BENZER ÜLKELER VE ÇIKIŞ YOLLARI
Kısır Döngü, Türkiye’nin yaklaşık son 200 yılının ekonomi politiği üzerine yoğunlaşıyor ve bunu yaparken, Türk modernleşme tarihindeki gelişmeleri tarihi gelişim açısından “benzer ülkeler” olarak gördüğü Japonya, Güney Kore ve çeşitli Avrupa ülkelerinin modernleşme tarihleriyle karşılaştırmalı bir yöntem izliyor.
Kısır Döngü, Türkiye’nin geri kalmışlığını ve modern ile post-modern, Doğu ile Batı, “büyük hedefler” ile “yetersiz kapasite” arasında bocalamasını, ülkenin ekonomi politiğinin arka planındaki “taşıyıcı” koalisyonun siyasi ve ekonomik kurumların “dışlayıcı”, “sömürücü” niteliklerini korumasıyla açıklıyor.
farklı bir Türkiye okuması yapan ve ufuk açan Kısır Döngü, Türkiye’nin bu geri kalmışlık ikilemlerinden ‘çıkış’ yollarının genel bir haritasını da çiziyor ve ekonomi, siyaset ve dış politika kurum ve normlarının ‘kapsayıcı’ yönde dönüşümünü tartışıyor.
DÖRT BAŞLIKTA ÜRETKEN DÖNGÜ!
Prof. Tekin, ikinci kitabı Üretken Döngüye Geçiş’in başında Türkiye’nin, imparatorluk geçmişi, güçlü devlet geleneği ve modern dönemde Batı karşısında bağımsızlığını koruyabilmiş olmasıyla günümüzün diğer “geç” ülkelerinin büyük çoğunluğundan ayrıştığını not ediyor.
Ancak, bu durum, 2020 itibariyle Türkiye’nin; orta gelir düzeyine, oldukça sorunlu bir “demokratik” siyasete, orta gelir tuzağında bocalayan, insani gelişme endekslerinde görece zayıf oranlara sahip, orta büyüklük ve “güçte” bir ülke olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Özellikle son on yılda Türkiye’nin küresel sistem içindeki “konumu” giderek somut gerçekliklerden kopuk bir yaklaşımla ele alınıyor. Oysa, somut verilere yaslanan gerçekçi analizlere ihtiyaç var. İşte Üretken Döngüye Geçiş bu ihtiyaca yanıt vermek istiyor.
Kitap, Türkiye’nin içinde bulunduğu kısır döngüden kurtulup üretken bir döngüye geçişini ve bunun sürdürülebilir kılınmasını dört konu çerçevesinde ele alıyor.
MUHALEFETİN EKSİKLİĞİ
Birincisi, kısır döngüden üretken bir döngüye nasıl geçiş yapılabileceği konusu. Ortak ana hedefler ve stratejik anlayışlar etrafında bir araya gelmiş bir entelektüel ve siyasi kadronun, herhangi bir dönüşüme öncülük etmesi zorunludur.
Tersi durumda, görüş ve önerilerin tutarlı, bütünsel bir anlayışa evrilmesi mümkün değildir. Örneğin, günümüz Türkiye’sindeki muhalefetin en büyük eksikliği bu noktadadır.
İkinci önemli konu, üretken kulvara girmek için Türkiye’nin siyasi, ekonomik ve diplomatik alanlarda hangi kurumsal dönüşümleri gerçekleştirmesi gerektiğidir. Üretken Döngüye Geçiş böylesi bir dönüşümün mantık silsilesini ayrıntılı olarak ortaya koymaya çalışıyor.
İTTİFAK VE DÖNÜŞÜM!
Üçüncü ve daha zorlayıcı olan konu ise; kurumsal bir dönüşüm ajandasının ülkenin siyasi pratiğinde yaşama geçirilebilmesi için arka planda bu ajandayı destekleyen kapsayıcı, toplumsal meşruiyeti yüksek bir alternatif iktidar ittifakı nasıl bir araya getirilebilir? Bu ittifak ve dönüşüm ajandası, nasıl sürdürülebilir kılınabilir?
Son konu ise, ülkenin mevcut deneyim ve birikimlerinin değerlendirilmesiyle ilgili. Bölümde, Türkiye’nin tarihi süreç içinde kapsayıcı kurumlarla ve toplumsal/siyasi kapsayıcılıkla ilgili birikimleri nelerdir ve nasıl değerlendirilmelidir? Bu konularda dünya üzerinde yüksek bir etik konuma sahip hangi “iyi uygulama” örneklerinden yararlanılabilir? sorularını yanıtı irdeleniyor.
Üretken Döngüye Geçiş, hem küresel eğilimleri hem de Türkiye’nin bugün ve geleceğini anlamaya, anlamlandırmaya çalışanların, özellikle de siyasete ve ekonomi politiğe ilgi duyanların mutlaka okuması gereken bir kitap.
Kısır Döngü - Türkiye’nin Geri Kalmışlığının Ekonomi Politiği (1820-2020) / Ali Tekin / İnkılâp Yayınevi / 304 s. / 2020.
Üretken Döngüye Geçiş - Küresel Değişim Işığında Türkiye İçin Dönüşüm Ajandası / Ali Tekin / İnkılâp Yayınevi / 208 s. / 2020.
En Çok Okunan Haberler
- Narin Güran davasında karar açıklandı!
- DEM Parti açıklamayı erteledi
- Yolcu otobüsü şarampole devrildi
- Erdoğan'dan yeni 'asgari ücret' açıklaması
- Mahkemenin kararı bekleniyor!
- Sendikalara 'grev', Erdoğan'a 'istifa' çağrısı!
- Yurtdışı seyahatte yeni dönem 1 Ocak'ta başlıyor
- Teğmen Ebru Eroğlu'nun savunması ortaya çıktı!
- Türk Böbrek Vakfı Başkanı 'pestisit' kabusunu anlattı
- Faturasını düzenli ödeyenden o para alınmayacak