DÜ Rektörü, 2 hemşireyi 8 Mart'ta görevden uzaklaştırdı

İzmir'deki DEÜ Hastanesi'nde görevli hemşireler Günseli Uğur ile Arzu Sert, üyesi oldukları SES'in etkinlikleri kapsamında, 5 Mart Cuma günü saat 12.30'da hastane yemekhanesinde pandemi sürecinde yaşamını yitiren sağlık çalışanları için 1 dakikalık saygı duruşu organize etti. SES'in "DEÜ Rektörlüğü işyeri temsilcisi" olan Günseli Uğur, yemekhanede saygı duruşu için çağrı yaparken, "Birçok sağlık çalışanını Covid-19 salgınının yönetilememesi nedeniyle kaybettik. Yönetemiyorsunuz, tükeniyoruz" ifadelerini kullandı. Etkinlikten sadece birkaç saat sonra 17.30'da ise DEÜ İnsan Kaynakları birimi tarafından telefonla aranan Günseli Uğur ve Arzu Sert'e hiçbir gerekçe gösterilmeden haklarında soruşturma açıldığı bilgisi verildi.

KADINLAR GÜNÜ'NDE TEBLİĞ EDİLDİ

Büyük şaşkınlık yaşayan iki hemşire, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde aldıkları tebligatla sarsıldılar. DEÜ İnsan Kaynakları Birimi tarafından Günseli Uğur ile Arzu Sert'e görevden uzaklaştırıldıkları tebliğ edildi. DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar imzalı tebligatta, "Hakkınızda açılan soruşturma dikkate alınarak 2547 sayılı Kanunun 53/B Maddesi ve diğer ilgili mevzuat hükümleri uyarınca, tedbiren görevden uzaklaştırılmanız uygun görülmüştür" denildi.

TEBLİGATLA GÖREVDEN ALINDI

İki hemşire, haklı hiçbir gerekçe olmadan görevden uzaklaştırıldıklarını belirterek tepkilerini dile getirdi. 18 yıllık hemşire olduğunu ve 15 yıldır DEÜ Hastanesi'nde çalıştığını belirten Günseli Uğur, "Hastanemizde sorunlarımızı ifade eden hak arama mücadeleleri gerçekleştirdik. Farklı dönemlerde hastane yönetimi tarafından baskı ve cezalandırılmalarla karşılaştık. Kınama, para cezaları, suç duyuruları oldu. Sağlık işçileri için yevmiye kesmeye kadar varan baskılar oldu. Ben Ağustos ayında 6 aylığına İzmir'deki başka bir hastaneye sürgün edildim. Mahkeme kararı ile başka bir hastanede görevlendirilmem uygun görülmedi ve geçen hafta geri döndüm. Bir hafta sonra açığa alındığım tebliğ edildi" dedi.

"HAK ARAMA MÜCADELESİNİ SİNDİRMEK İSTİYORLAR"

14 Mart Tıp Haftası nedeniyle sendika olarak çeşitli etkinliklerin planlandığını ifade eden Uğur, "Pandemi sürecinde yitirdiğimiz sağlık emekçilerini saygı duruşu ile anmak da bu etkinliklerden biriydi. Biz de 5 Mart'ta saygı duruşu çağrısı yaptık. Çağrı yaptığım esnada söylediğim sözler birilerini rahatsız etmiş olabilir. Zaten beni uzaklaştırmak için fırsat kolluyorlardı. Uzaklaştırma kararının 5 Mart'taki saygı duruşu ile ilişkin olduğunu düşünüyoruz. Hak arama mücadelesini sindirmek istiyorlar" diye konuştu.

"HUKUKSUZ VE AKIL DIŞI BİR KARAR"

Hastaneye yeni atandığını ve yeni bir hemşire olduğunu belirten Arzu Sert ise şöyle konuştu:

"5 Mart'ta hastanede 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirdik. Aynı günün akşamında soruşturma açıldığı bilgisi geldi. 8 Mart'ta İnsan Kaynakları tarafından çağrıldım ve işimden uzaklaştırıldığım bildirildi. Hukuksuz ve akıl dışı bir şekilde verilen bu uzaklaştırılma kararını tanımıyoruz. Mücadelemizi sürdüreceğiz. Hastane içinde sendikal faaliyet meşrudur. Bu etkinlik için izin almaya gerek olduğunu düşünmüyoruz. İstedikleri tam bir korku imparatorluğu kurmak."

"MELİH BULU'NUN İZMİR TEMSİLCİSİ HOTAR"

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası İzmir Şube Eş Başkanı Erkan Batmaz, Rektör Nükhet Hotar'a tepki gösterdi. Batmaz şöyle konuştu:

"Kararı 8 Mart Kadınlar Günü'nde açıklamaları manidar. Soruşturmanın selameti açısından açığa alındıkları söyleniyor. Daha ortada bir soruşturma bile yok. İddia ettikleri soruşturma ne için açılmış onun gerekçesi yok. Aslında ne yapmak istediklerini anlıyoruz. Hukuksuz ve akıl dışı bir uygulama ile karşı karşıyayız. Boğaziçi Üniversitesi'nde Melih Bulu'nun yarattığı korku ikliminin buradaki temsilcisi Nükhet Hotar'a sesleniyoruz. Arkadaşlarımız sağlık emekçilerini andı diye cezalandırılamaz."

İZMİR’DE BÜYÜK TEPKİ

Günseli Uğur ve Arzu Sert'in açığa alınması İzmir'de büyük tepki yarattı. Sosyal medyada "9EylüldeBaskıyaSon" etiketiyle yüzlerce tweet atılırken, "Sağlık emekçilerini anmak suç değildir", "Sendikal faaliyet suç değildir", "Haksız uygulamalara ve baskılara son verin" mesajları paylaşıldı. Sosyal medyadaki protestoya Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası başta olmak üzere, İzmir Tabip Odası, sendikalar, sağlık çalışanları ve yurttaşlar büyük destek verdi.